Fotoğrafa merakının küçük yaşlarda başladığını ifade eden Aktar, "Çocuk yaşlarda, ulusal gazete kuponlarını biriktirerek edindiğim küçük filmli makineler ile fotoğraf çekmeye başladım. " dedi.
Fotoğrafın kendisi için bir tutku olduğunu belirten Aktar, "Öncelikle kendim için fotoğraf çekiyorum. Yani anılarımı yaşatacağım, belgeleyeceğim, sevdiklerimle paylaşacağım ve çocuklarıma miras olarak bırakabileceğim fotoğraflar benim için ön planda." ifadelerini kullandı.
Fotoğrafın hayat olduğunu kaydeden Aktar, "Fotoğraf çekmediğim bazı anlarda o anların bir daha yaşanmayacağına dair kaygı duyuyorum, fotoğraf çekme arzusunun, farklılıkları fark edip o anları dondurma isteği olduğuna inanıyorum" diye konuştu.
Fotoğraf çekerken insan ögesine elinden geldiğince yer verdiğini vurgulayan Meriç Aktar, şu şekilde devam etti: İçerisinde insan olmayan fotoğraf her zaman eksik fotoğraftır diye düşünürüm. Fotoğraf çekmeden önce, doğru ışık koşullarında, kadrajımı kompozisyon kurallarına göre ayarlar ve öyle fotoğraf çekmeye çalışırım.