İmamoğlu'ndan İBB'ye özel teftiş açıklaması

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediyeye yönelik özel teftiş başlatılmasına ilişkin "Böyle bir sürecin uygulanması akıllara zarar" değerlendirmesinde bulundu.
Ankara Masası
|
27 Aralık 2021, Pazartesi - 12:28
İmamoğlu'ndan İBB'ye özel teftiş açıklaması

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Genel Merkezi'ndeki toplantının ardından açılan soruşturma ile ilgili konuştu.

"Böyle bir sürecin uygulanması akıllara zarar" değerlendirmesinde bulunan İmamoğlu, "Soruşturma açılması gereken kişi 557 terörist dışarıda ve işlem yapılmadıysa İçişleri Bakanının olması gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mektup tepkisine de yanıt veren İmamoğlu, "Sayın Cumhurbaşkanı eğer utanılacak mektup arıyorsa ben hatırlatayım 31 Mart seçimlerimde rakibim lehinde cezaevinden rica edilen mektup utanılacak bir mektuptur." dedi.

İmamoğlu'nun konuşmasından satırbaşları şöyle:

"Sayın İçişleri Bakanının terörle ilgili mücadelesini ona öğretecek değiliz. Ama yanlış giden bazı hususları aktarmak isterim. İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturan zat 12 Aralık günü TBMM'de konuştu. İBB'de tam 557 terörist olduğunu iddia etti. Bir gün önce yaptığı konuşmada da Türkiye'de toplan terörist sayılarının 164 olduğunu söylemişti. Neyse tabii her verisi yanlış olan sayın bakana dair şunu hatırlatmak isterim. 12 Aralık'ta bu konuşmayı yapmıştı dün akşam itibariyle tam 2 hafta geçti üzerinden, bu 15 gün boyunca İçişleri Bakanlığı ne yaptı? Ben yaptıkları hususlar konusunda ben hiçbir duyum almadım. 

"Soruşturmaya izin verdim"

İBB olarak bir kısım işlemler başlattık. Devlet adabına uygun bir şekilde bu beyanı ciddiye alarak 15 Aralık'ta benim olurumla teftiş kurulunda bir araştırma ve gerekiyorsa bir soruşturmaya izin verdim. Bu 15 Aralık'ta benim soruşturmaya dair verdiğimizin belgesidir. Aynı tarihte ise İçişleri Bakanlığı'na yazı yazdık. Bilgi istedik. Dedik ki bakanlığa bize bu konuda bilgi verin, kimdir bunlar, listeyi yolların biz de gereğini yapalım. Bir teröristle ilgili bir tespitiniz varsa bunu ciddiye alalım değil mi? Bakanlık buna hiçbir yanıt vermedi. 

"Bakanlık uykudan kalktı"

Uyuyan bakanlık dün saat 20.00 itibariyle bu uykudan uyanıp Tweet attı. Tweet atarak hakkımızda bir soruşturma izni işleminin başlattığını duyurdu. Açıkçası Twitter'dan bir soruşturma izni vererek başlattığını ilk kez duyuyorum. 15 gün sonra pazar akşamı böyle bir tweetle süreci başlatmak aklına geldi acaba neden? Çünkü Sayın Cumhurbaşkanı pazar günü konuştu. İstanbul'da danışma kurulunda konuştu. İstanbul'la ilgili içi siyaset dolu mesajlar verdi. Buradan cumhurbaşkanının bu konuşmasından sayın bakan bir rol kapma çabasıyla ortaya çıktı. 

"Terörist konusunda takdirde bulunmuşsan tut kulağından götür at hapse"

Önce İBB Başkanı olarak  İstanbul'da 86 bin çalışanı olan bir belediyenin başkanı olarak bu açıklamayı kınıyorum. Burada bütün terör örgütlerinin kalın puntolu reklamını yapan bir bakanlık! Bu açıklama biçimini de devlet adamına uygun olmadığını, ve bu şekilde atılan adımı kınıyorum. Hangi biriniz sayı ile tespit yapıldıktan sonra bir bakanlığın teftiş başlattığını duydunuz? Yani sayı veriyorsunuz bunlar terörist diyorsunuz hükümde bulunuyorsunuz sonra teftiş başlatıyorsunuz. Ya ne teftişi sen bakanlıksın, terörist konusunda takdirde bulunmuşsan, netleşmişse tut kulağından götür at hapse. Böyle bir sürecin uygulanması akıllara zarar. Açıkçası bu işin prosedürü bellidir ama siyasetin ve siyaset aklının hatta kendi siyaset kulvarındaki şahsi çıkarların devlet adabının ve bir bakanlık kültürünün işleyişinin önüne geçtiğini net olarak bu davranışta görüyoruz. 

"Soruşturmanın Bakanlığa açılması gerekiyor"

İBB iştiraklerinde bir kişinin işe girmeyle ilgili prosedürleri bellidir. Adli sicil kaydı istersiniz, o kişi bu belgeyi de Adalet Bakanlığı'ndan alır. O zaman İçişleri Bakanı yanlış yere soruşturma açıyor. Soruşturma açması gereken yer Adalet Bakanlığı. Biz çünkü işe aldığımız her çalışanın adli sicil kaydını isteriz. Dolayısıyla bence bir başka soruşturma açılması gereken yer de bu 557 teröristi tutuklamıyorsa İçişleri Bakanlığı olduğunu düşünüyorum hatta bakanın kendisi olduğunu düşünüyorum. ben bu denli risk taşıyan güvenliği bu kadar riske taşıdığını gördüğü bir içişleri bakanıyla ilgili bir işlem başlatmıyorsa da ben bir vatandaş olarak sayın Cumhurbaşkanını göreve çağırıyorum.

"Millet buna artık gülüyor"

Buradan hepinizin hafızanda tazelemesi gereken bir husus var. Aynı şahsiyetler İstanbul seçiminde de bütün sandık görevlilerini de terörist ilan ettiler. Çaldılar dediler, sonra biz bunu hukuken söylemedik siyasi olarak söyledik dediler. Günün sonunda ne oldu, elde var sıfır. Tek bir kişi, bakın seçimin iptal edildiği sürecin öncesinde yine terörist ilan ettikleri binlerce kişiden tek bir kişi ile ilgili ne bir soruşturma ne bir tutuklama ne bir tespit yapıldı. Millet buna artık gülüyor. Bizler iki kere İstanbul’da halkın cevap verdiği yapılan hatadan sonra büyük bir demokrasi dersi vermiş bir süreci yaşamış insanlarız.

"İçişleri Bakanlığı’nın ortaya koyduğu bu tavır gündemi kaydırma"

İstanbul’la ilgili kim konuşuyorsa konuşsun 16 milyon insanın huzurunda konuşurken dikkatli olmaya davet ediyorum. Biz bugün İstanbul olarak 1 milyona yakın sosyal yardım talebi almış kurumuz. Burada bulunan belediye başkanı arkadaşlarım bunları milyonlarca diyebilecek bir durumdayız. Bu kadar güncel ekonomik ve problemli bir süreci yaşarken İçişleri Bakanlığı’nın ortaya koyduğu bu tavrı tamamen gündemi kaydırma başka yere taşıma çabası olduğunu düşünüyorum. Bizim verilemeyecek hiçbir hesabımız yoktur. Hele hele vatanperverliğimizi, cumhuriyetimize bayrağımıza olan duygularımızı sorgulayacak kişi henüz doğmadı bu topraklarda."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mektup tepkisi

Yanlış bilgilerle konuşan, ne yazık ki aldatılan bir cumhurbaşkanımız var. Ben büyük Türkiye Cumhuriyeti’nin saygı değer cumhurbaşkanlığı makamının yanlış şeyler söylemesini istemediğim için kendilerini bilgilendirmek zorunda hissettim. Ben ilk defa da mektup yazmıyorum, devletin farklı kurum ve kuruluşlarına şu anda bakanlık yapan birçok bakanın kendi makamında mektuplarım vardır. Çünkü tarihe not düşmeyi severim. Yanlış yapıldığında uyarmayı a severim. Mektup yazarım resmi kayda da bunları sokarım. Çünkü devletin hafızasında kalması gereken hususlardır bunlar. Sayın Cumhurbaşkanı eğer utanılacak mektup arıyorsa ben hatırlatayım 31 Mart seçimlerimde rakibim lehinde cezaevinden rica edilen mektup utanılacak bir mektuptur. Benim mektubun hiç utanılacak bir mektup değildir. Benim mektubum bir uyarı mektubudur. Bundan sonra da yazmaya devam edeceğim. Ama açıkçası benim saygılı ve bilgilendirici bir dilim vardır.

" İçişleri Bakanı görevinden istifa etsin"

Bunları tespit etmiş bakan yerinde oturuyor, gevrek gevrek de bunları basının önünde söylüyor, o kişiler de İBB 'de görev mi yapıyor şu anda? Valla hemen İçişleri Bakanı görevinden istifa etsin. Görevini yapmayan İçişleri Bakanı, Ya görevini yaptın onları tutuklasın ya da benim 15 gün önce kendisine yazdığım mektuba yanıt versin. 15 gündür bunu bize açıklamayan basın önünde açıklayan bu akıl nedir biliyor musunuz? Aynen şöyle; biz onu hukuken söylemedik siyaseten söyledik diyecek yarın öbür gün. Ayıptır. Derhal tutuklasınlar. İstihbarat ben değilim, otursunlar İçişleri Bakanı Adalet Bakanı gitsinler Sayın Cumhurbaşkanı'na bu konuda hesap versinler hesap verecek ben değilim.


http://www.ankaramasasi.com/haber/1197760/imamoglundan-ibbye-ozel-teftis-aciklamasi
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.