Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) Meclisi İYİ Parti Grup Başkanvekili Adnan Beker, Ankara Masası Genel Yayın Yönetmeni Fatih Atik'in sunduğu programda AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan'ın "3 bin işçi işten çıkarıldı. Kime diyet ödüyor?" sözleriyle ilgili açıklamalarda bulundu.
" Bu bir iftiradır, kul hakkıdır, vebaldir"
Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş'ın hizmetten başka kimseye diyet borcu olmadığını belirten Beker " Hakan bey bir yerlerden duymuş söylüyor öyle bir şey yok. Ben buradan Hakan Han Özcan'a sesleniyorum. Bırakın 2 bin işçiyi, işini gücünü alın teriyle kazananı, belediyede emek sarf eden bir Allah'ın kulunu sadece AK Partili diye, Mehmet Özhaseki'ye çalıştı diye çıkaran adam değildir. Hangi belediyeyse bu Türkiye'de fanatik adam çalışırken siyaset yapıyorsa, işe gelmiyorsa, sarhoş geliyorsa, amirleriyle kavga ediyorsa bu da zaten dediği rakamın yüzde 10'u değildir. Diyorlar ki, ABB 3 bin kişiyi işten çıkarttı. O zaman yayınlasınlar. Bugün meclis var grup başkanları gelsin desin ki yalan söylüyorsunuz. Sen çıktın bugün Fatih beyin huzurunda, Ankara Masası'nda milletin gözüne baka baka yalan söylüyorsun desin. Bu bir iftiradır, kul hakkıdır, vebaldir." dedi.
Beker sözlerine şöyle devam etti;
3 bin insanı biz işten atmış olsaydık belediyenin önünde çadır kurarlardı. Siz ABB'ye 3 yıldır bir insanın gelip de beni işten çıkardılar diye bir yazı gördünüz mü? Kendini zincire bağlayan, 100 kişinin gelip eylem yaptığını gördüğünüz oldu mu? 3 bin kişiyi ekmeğinden edeceksiniz, o kişiler evde oturacak. Onun bedduasını bile Allah göstermesin. 3 bin değil, 2 bin değil 1500 kişi, kaç kişiyse bize liste göstersinler.
"Terör örgütünden bir insan çalışamaz"
ABB çalışanlarına ilişkin iddialara da yanıt veren Beker "ABB'de hiçbir terör örgütünün 1 tane insanı çalışamaz. Bu kampanyayı Mansur Yavaş'a taşradan muhafazakar, milliyetçi kesime böyle bir mesaj verdiler ki oy vermesinler diye. Biz 3 yıldır o belediyedeyiz. Bu belediyeye giren bütün personel yeni alınan veya daha önce aldıkları. 30 bin çalışanı vardı. Nasıl giriyordu bu personel. Adliyeye gidip temiz kağıdı alıyor, başvurusunu yapıyor. Devletin, Adalet Bakanlığının, savcılığın verdiği belgeyi istiyoruz. Bunlardan bir şey çıkmaz." ifadelerini kulandı.