Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici partisinin genel merkezinde düzenlendiği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Mustafa Destici, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in katıldığı televizyon programında "Abdülhamid Han Osmanlı padişahı. O günün şartlarında oluşan demokrasi rüzgârlarının yansıması var. Hürriyet ve İtilaf, İttihat ve Terakki Cemiyeti, bu istibdat sistemine karşı, istibdat rejimine karşı tekleşmeye tek adamlığa doğru giden bir sisteme karşı başkaldırıdır. Buranın öznesi eğer Abdülhamid ise bugünün öznesi Recep Tayyip Erdoğan'dır." ifadelerini kullanmasıya başlayan tartışmalara katıldı.
"100 yıl önce yaşananları tekrar yaşatmak istiyorlar"
Yunanistan'ı kukla olarak kullanan ABD başta olmak üzere emperyalist güçlerin Türkiye'yi savaşın içine çekmeye çalıştığını belirten Destici, geçmişten örnek vererek "Bilerek ya da bilmeyerek kahrolsun istibdat, yaşasın özgürlük diye ateşli nutuk atanlar, 1908-1909’da yaşananları bir kere daha gözlerinin önüne getirsinler. Hiç şüpheniz olmasın 100 yıl önce yaşananları bize tekrar yaşatmak için planlar kurulduğunu herkes duysun ve bilsin. O dönemde Abdülhamid Han'ı al aşağı edilip, iktidar değiştikten kısa bir süre sonra, iki Alman gemisine Türk bayrağı çekilerek Karadeniz’e gönderildi ve Türkiye savaşın içine girdi." dedi.
Tarihten ders alınması gerektiğini belirten Destici, Türkiye'nin gelişmesinden memnun olmayan güçlerin yine aynı oyunu ve tezgahı işletildiğini aktardı.
"Kabul edilebilinir bir tanımla değil"
Toplantının sonuna doğru, Ankara Masası muhabiri Ecem Çetin, II. Abdülhamid Han'ın siyasetin gündemi olduğunu hatırlatması üzerine Destici "II. Abdülhamid Han devletimizi, ülkemizi en zor şartlarda yönetmiş ve Türkiye’nin toprak bütünlüğünün korunması, bu topraklarda vatandaşların güvenli ve özgür bir şekilde yaşamaları için büyük bir mücadele vermiş, bir devlet adamıdır. Abdülhamid Han’ın özellikle o dönem payitahttaki emperyalistlerin temsilcilerine ya da onların uzantılarına, onlarla iş birliği yapanlara karşı vermiş olduğu mücadeleyi istibdat olarak göstermek, kabul edilebilinecek bir tanımla değil." diye konuştu.
