Futbolun balon gibi şiştiğini belirten Yıldırım “Bir yerde patlayacak” uyarısı yaptı.
Yıldırım, kulüplerin aşırı borçlu ve zararda olduğunu, kar payı dağıtabilecek durumda olmadığını belirtti.
"5 haftada yüzde 128 hisselerde artış çok şaşırtıcı"
“İflas etmiş ya da iflas ettiği resmileşmemiş ama batık hale gelmiş, faaliyetlerini neredeyse sürdüremez duruma gelmiş” sözleriyle kulüplerin içinde bulunduğu finansal tablonun vahametine işaret eden Yıldırım, “Böyle bir durumdaki kulüplerin borsada değerlerinin böyle yüzde yüzden fazla artması, yüzde yüz yirmi sekiz civarında, böyle 5 hafta içerisinde artması hakikaten çok şaşırtıcı. Ve de ekonomik gerçeklerden, ekonomik temellerden kopuk olduğunu gösteriyor bize. Tamam burada bir beklenti var. Beklenti, işte borçların ertelenmesi, borçların vadeye yayılması, kulüplerin rahatlatılması… Ama kulüplerin kasasına hani bu 6.2 milyar lira konulmuyor. Yani bunu 5 yıl yerine 12 yılda ödeyecekler. Dolayısıyla kulüplerin faaliyetlerini sürdürmesi için gelire ihtiyaçları var.” şeklinde konuştu.
"Futbol yerlileştirilmeli, millileştirilmeli"
Abdurrahman Yıldırım, kulüplerin yeniden yapılandırılması gerektiğini vurguladı.
Yıldırım şunları söyledi: “Keşke altına başka yapısal önlemler konabilseydi. Bir paket halinde hem futbolun yeniden yapılandırılması, hem yerlileştirilmesi hem millileştirilmesi konusunda adım atılsaydı ve bunun bir ödülü olarak da diyelim borçların ertelenmesi gündeme gelseydi ve futbol kulüplerinin gelir ve gideri arasında bir denge kurulsaydı iki yakası bir araya gelseydi kulüplerin ve borçla bu iş döndürülmeseydi çok daha bence iyi ve kalıcı olacaktır. Toplumun sırtına da yük olmayacaktı futbol. Olabilir. Evet, bu bir çaredir ve çözümdür.”
"Süper Ligde başarılı örnekler çoğalmaya başladı"
Uzun vadeli planlamalarla başarı sağlanabileceğini anlatan Yıldırım, Süper Lig’de başarılı modelleri de şöyle ifade etti:
“Bu konuda örnek Altınordu spor kulübü. Sonra Gençlerbirliği. Sonra Kasımpaşa mesela şu anda. Göztepe şu anda. yani örnekleri olmaya başladı. Bence de yani bu top oyunu sonuçta. Toplumun sırtına bu kadar yıkılmaması lazım. Yani futbolla hiç ilgisi olmayan insanlardan bu konuda destek ya da vergi niteliğinde bir kaynak almamamız lazım. Futbolla ilgisi olanlar bunu finanse etmesi lazım. Zaten seyirci geliyor, seyirci bunun bedelini ödüyor. Niye daha fazlasını kulüplere ya da yabancı futbolculara ödeyelim. sadece yabancı futbolculara ödediğimizi zannetmiyorum o sırada yani bir yabancı futbolcunun değeri diyelim bir ise 1 birimlik iş ise işte yabancı olduğu için Güney Amerika'da Güney Afrika'da olduğu için yani bu verilen para 2 gösteriliyor. Aradaki 1 komisyonculara ve aracılara gidiyor yani niye buna katlanalım? Biz pahalı futbolcu ithal ediyoruz. aslında o futbolcuyu pahalı ithal edilebildiği ve gösterilebildiği için belki de ithalata yönelmiştir.”
"Yerli futbolcu yetiştirme düzenini kurmamız lazım"
"Yerli futbolcu yetiştirme düzenini kurmamız lazım. bunun maliyetini göze almamız lazım. bu maliyetler içerisinde zaman maliyeti de var. Yani bugün altyapıyı kurdunuz yarın hemen size yıldız futbolcular yetişeceğinin garantisi yok. bu yıllar alan çaba.” diyen Yıldırım, futbolun finansal kurtuluş reçetesini de verdi.
Yıldırım’ın reçetesi ve daha fazlası Gökhan Gökyıldırım’ın Özel Röportajında izleyebilirsiniz.
