Bülent Kaya, Ankara Masası Gündem Programında Genel yayın Yönetmeni Fatih Atik’in konuğu oldu.
Fatih Atik’in, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun bir yandan 28 Şubat mağduruna diğer yandan Uludere’ye giderek helalleşme hamleleri yaptığını hatırlatması üzerine Kaya, Türkiye siyasetinin çok kutuplaştığını ve kimliklere sıkıştığını söyledi.
Kaya, “Değişik siyasi fikirlere sahip 6 partinin Türkiye ortak paydasında bir araya gelmesi bu anlamda önemliydi. Zaten 6 parti bir araya gelerek aslında toplumsal bir helalleşmeyi sağlamış oldu” şeklinde konuştu.
CHP’nin de ülke meselelerinin tartışılmasının önüne geçen kimlik siyasetinin zararlarını görmüş olduğuna işaret eden Kaya, “Ülkeyi bu kimliklere sıkışan siyasi yapıdan çıkarıp değişik kesimlere seslerini duyurma gayreti içerisinde görüyoruz. Bu elbette siyaseten olumlu” ifadesini kullandı.
Kaya şöyle devam etti:
“(CHP’nin helalleşme adımları) siyaseten olumlu”
“Eskiden beri sağ sol kavramları üzerinden ülkenin esas meselelerinin tartışılmasını gölgede bırakacak şekilde bir kimlik siyasetinin zararlarını Cumhuriyet Halk Partisi olarak kendileri de görmüş olmalılar ki ülkeyi bu kimliklere sıkışan siyasi yapıdan çıkarıp değişik kesimlere seslerini duyurma hususunda bir gayret içinde olduklarını görüyoruz. Bu elbette siyaseten olumlu. Çünkü niye? Biz kimlikler üzerinden birbirini anlamamaya başlamak yerine kimliklerimizi bir tarafa bırakıp ne dediğimizi duymaya dönük adımları ben de olumlu buluyorum. Türkiye’deki siyasi iklimin yumuşamasına sebep olur.”
“Roboski kavramına Adalet ve Kalkınma Partisi de karşı çıkıyor mu?”
“ Sayın Bahçelinin buna sert çıkması Cumhur İttifakı’nın kendi iç meselesidir. Çünkü biz biliyoruz ki Adalet ve Kalkınma Partisi özellikle ağırlıklı olarak yani daha önceki yerleşim yerlerinin isimlerinin iadesiyle ilgili bir süreç başlamıştı. Hala o sürecin arkasında. Dolayısıyla Roboski kavramına Adalet ve Kalkınma Partisi de karşı çıkıyor mu?”
“MHP sert çıkışlarla milliyetçi oyların tamamını Ak Parti’den çekip kendi bünyesinde mi toplamaya çalışıyor?”
“ Bu Cumhur İttifakı’nın politikası mı? Yoksa Milliyetçi hareket Partisi’nin bir politikası mı? Bunu kendi aralarında düşünüp değerlendirmeleri lazım. Yada MHP bu sert çıkışlarla Cumhur İttifakı içerisindeki milliyetçi oyların tamamını Ak Parti’den çekip kendi bünyesinde mi toplamaya çalışıyor yine bu onların kendi iç meselesi.”
“(MHP’nin Erdoğan konseptli mitingleri) bana son derece ilginç geldi”
“Ve yine 4 Eylül’de Sivas’ta başlatacakları Cumhurbaşkanı eksenli , konseptli bir çalışma Ak Parti’nin kendi seçmen kitlesini MHP’ye çekmeye dönük bir strateji mi? Bu Cumhur İttifakı içerisinde bir tartışmaya, bir çekişmeye yol açar mı yine onların kendi iç meselesi. Çünkü bir siyasi partinin henüz seçim sathı mahalline girilmeden , henüz resmi adaylık başvurusu dahi yapılmadan mitinglerini bir başka partinin genel başkanını tanıtmaya dönük bir konsept üzerinden yürütmesi bana son derece ilginç geldi.”
“MHP Ak Parti ve MHP arasında bir kavganın işareti”
“ Yani buradan şunu hissediyorum. MHP, Cumhurbaşkanı seçiminde sayın Erdoğan’a oy verecek ama milletvekili seçiminde Ak Parti yerine Milliyetçi Hareket Partisi’ne kayacak seçmenlere göz dikti. Bu da önümüzdeki günlerde Ak Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi içerisinde bir tartışmanın, bir kavganın işareti manasına gelir.”
