İsrail, 7 aydır Gazze’de taş üstünde taş bırakmadı.
Sadece bir şehrin üzerine 7-8 atom bombası büyüklüğünde bomba yağdırdı.
On binlerce masum Filistinli hayatını kaybetti.
Savaş suçu ve soykırım meşru müdafaa altına gizlendi.
Savaşın kurbanları ve kaybedenleri her zamanki gibi çocuklar oldu.
Pek çoğu hayatını, hayatta kalabilenlerse geleceklerini kaybetti. Pek çoğu öksüz ve yetim kaldı. Hayatları boyunca ağır travmaları anımsayacaklar, o yükü taşımak zorunda kalacaklar.
5 yaşında deyip geçmeyin, her şeyin farkında.
“Annem hamileydi. Onu karnından vurdular” cümlesiyle “hem annemi hem kardeşimi elimden aldılar” diyor adeta…
“7 aylık hamileydi” derken İsrail askerlerinin işlediği savaş suçunu ele veriyor. Bunun ne denli vicdansız, ne denli merhametsiz olduğunu taşlaşmış kalplere anlatıyor. O hamile kadını vuran silahtan çıkan mermiyi gönderenlere mermi gibi sözler gönderiyor.
Babasının da aynı hafta öldüğünü anlatırken kendisini bekleyenleri kabullenmiş, göğüslemiş görünüyor.
“Gördün mü?” sorusuna “Önümde oldu” diye yanıt veriyor.
“Koridora çıktığımıza anne babamı getirdiler ve gözümün önünde öldürdüler” sözleri bu acıyı kalbine kazıdığını, asla unutmayacağını gösteriyor.
Özgür ve bağımsız Filistin işte bu çocukların omuzlarında yükselecek.
Videonun başında “Nasılsın?” sorusuna verdiği “Elhamdülillah” yanıtı ise tahammülü zor acıları tevekkül ile kabullendiğini ortaya kouyor.
Daha sonra “Canın en çok ne çekiyor?” sorusuna ise çok masum bir yanıt veriyor.
“Hamburger, kebap ve pizza”
Faysal Ahmet Halidi belki şu an güvenli ellerde ama halen on binlerce Filistinli çocuk acı çekiyor ve İsrail tehdidi altında bulunuyor.