Anadolu Ajansı Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, zanlı Cemal Metin Avcı'nın tutuklanan kardeşi Mertcan Avcı'nın ifadesine ulaştı.
Buna göre, Mertcan Avcı ifadesinde, cinayetin işlendiği tarihte bağ evine gittiğini, ancak olayla ilgili herhangi bir şey görmediğini söyledi.
Katilin aile üyelerine ait araçlar cinayet mahallinde
Bölgedeki MOBESE kameralarında aile üyelerine ait araçların cinayetin işlendiği bağ evine geçiş yaptığını tespit eden jandarmanın sorusu üzerine zanlı bu araçları kullanmadığını belirtti.
Avcı, ağabeyinin kendisini bağ evine çağırdığını ancak buraya motosiklet ile gittiğini kaydetti.
Tutuklanan kardeş telefon görüşmelerini hatırlamadı
Bağ evine gittiğinde ağabeyinde bir gariplik sezmediğini belirten Avcı, bağ evi deposundan alkol alarak iş yerine gittiğini anlattı.
İfadesinde, olay gecesi geç saatlerde aile üyeleriyle sıkça telefon görüşmesi yaptığı belirtilerek, görüşmelerin içeriğinin sorulması üzerine Mertcan Avcı görüşme içeriklerini hatırlamadığını, birkaç defa annesinin aradığını ancak o saatlerde iş yerinde ve ağabeyinin yanında olduğunu, ilerleyen saatlerde de iş yerini kapatarak eve gittiğini dile getirdi.
Gültekin ailesinin avukatından "haklı çıktık" açıklaması
Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir de, AA'ya yaptığı açıklamada, soruşturmanın başladığı ilk günlerden itibaren cinayetin tek kişi tarafından işlenemeyeceğini, suç delillerini gizleme, yok etme ve değiştirme suçlarının tek başına işlenemeyeceğini söylediklerini vurguladı.
"Cinayetin tek başına işlenmesi hayatın olağan akışına aykırı"
Mertcan Avcı'nın tutuklanmasının, olayın tek kişi tarafından yapılmadığı ihtimalini daha da güçlendirdiğine işaret eden Epözdemir, "Burada eylemlerin planlı olduğu, tasarlamanın söz konusu olduğu, cinayetin canavarca hisle ve eziyet çektirerek gerçekleştirildiğini ifade etmiştik. Cinayetin tek başına işlenmesinin hayatın olağan akışına ve fizik kurallarına aykırı olduğunu söyledik." dedi.
Epözdemir, şöyle konuştu:
"Başkaca faillerin de olduğunu düşünüyoruz"
"Nitekim soruşturmanın geldiği noktada bu iddialarımız ve haklılığımız net bir şekilde ortaya çıktı. Biz, kamuoyu ve soruşturma dosyası tek bir şüpheliye yönelmişken bu işin peşini bırakmadık ve ısrarlı bir şekilde soruşturma dosyasına taleplerimizi sunduk. Soruşturmanın genişletilmesi için HTS baz sinyal kayıtları, kamera ve MOBESE kayıtlarının incelenmesi için talepte bulunduk. Bu taleplerin kabulüyle birlikte toplanan deliller ışığında Mertcan Avcı da suç delillerini değiştirme, gizleme ve yok etmeden tutuklandı. Tarihe not düşmesi açısından söylüyorum ki biz başkaca faillerin de olduğunu düşünüyoruz. Özellikle sonraki süreçte cesedin yok edilmesine yardım eden başkaca faillerin de olduğunu düşünüyoruz."
Epözdemir, hukuki mücadelelerinin sonuna kadar devam edeceğinin altını çizdi.
Pınar Gültekin cinayeti
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz'da Akyaka Mahallesi'nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı.
Ailesinin, Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada, Gültekin'i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek, görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.
Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de delilleri görünce, bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin'i tekrar barışma isteğini geri çevirmesi üzerine bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra bir varile bırakarak Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmişti.
Cemal Metin Avcı, "canavarca hisle öldürmek" suçundan tutuklanmıştı.
