Abdrurrahman Yıldırım: “(Ekonomide) Makas değişikliği normale dönüş aslında”

Habertürk Ekonomi Yazarı Abdurrahman Yıldırım, yeni ekonomi yönetiminin, ekonominin gerektirdiği kararları alması halinde piyasalara güvenin önemli ölçüde geri geleceğini belirterek, “Ama bu güven de öyle bir günde ya da bir kararla ya da bir değişiklikle hemen geri kazanılacak gibi durmuyor” dedi.
Büşra Bayrak
|
16 Kasım 2020, Pazartesi - 19:06
Abdrurrahman Yıldırım: “(Ekonomide) Makas değişikliği normale dönüş aslında”

Abdurrahman Yıldırım, Ankara Masası’ndan Gökhan Gökyıldırım’ın sorularını canlı yayında cevapladı.

Piyasaların Amerikan seçimlerinin geride kalmasını belirsizlik döneminin geçilmesi olarak değerlendirdiğini anlatan Yıldırım, “Biden’in kazanması daha pozitif olarak görüldü. Bunun yanında Senota’da çoğunluğu sağlayamaması da yine bir denetim mekanizması şeklinde değerlendirildiği için bu da pozitif algılandı.” dedi.

Yıldırım, küresel çapta aşının bulunduğunun açıklanmasının da olumlu etkiyi katladığını ifade etti.

Piyasalarda bayram etkisi

ABD seçimleri ve aşı haberlerinin küresel piyasalarda tam bir düğün bayram etkisi yarattığını kaydeden Yıldırım, Türkiye’de bunları destekleyecek önemli gelişmeler olduğuna işaret etti.

"Ekonomideki değişim bu kez güçlü, farklı ve çok kararlı"

Yıldırım şunları söyledi:

“Merkez Bankası Başkanı değiştirildi. Ardından Hazine ve Maliye Bakan istifa etti. Bu istifanın kabul edildi yerine de atama yapıldı ve ardından da yine Cumhurbaşkanı'nın açıklamaları geldi. Ekonomide, hukukta, demokraside yeni bir değişim, yeni bir dönem başlatıldığına ilişkin. Şimdi henüz açıklama aşamasında bu yeni reformlar değişimler vesaire. Gerçek olan ise ekonomi yönetiminin değişmesi ve Perşembe günü Merkez Bankası'nın bir faiz kararı verecek olması. Dolayısıyla burada Merkez Bankası'nın eski rolüne ne ölçüde soyunacak, faizleri ne ölçüde artırabileceği piyasayla ne ölçüde paralel gidebileceğini göreceğiz. Ancak Sayın Cumhurbaşkanının kendisine en yakın olan kişiden dahi tasarruf edebildiğini göstermesi, sanki ekonomideki değişimin bu kez güçlü, farklı ve çok kararlı olacağına işaret ediyor.”

Habertürk Ekonomi Yazarı Abdurrahman Yıldırım, piyasalarda bir makas değişikliği yorumları yapıldığını aktardı.

"Kurda daha istikrarlı bir gidiş olabilir"

“Bu makas değişikliği normale dönüş aslında.” diyen Yıldırım şöyle devam etti:

“İşte dinamik ekonomik yönetimi bırakarak daha kurallı ekonomi yönetimine geçmek, daha kurumların ne yapacağının belli olduğu, daha önceden açıklandığı şekline sadık kalındığı bir yönetim tarzına geçmek, bu şekilde algılayabiliriz. Piyasalar da bu şekilde algıladı. Bu değişimin aynı zamanda Amerika'daki seçimlerin hemen ertesine denk gelmesi de dikkat çekici. Bu konuda henüz bir bilgi yok. Henüz bir açıklama yok bile bilen tek kişi olabilir o da Sayın Cumhurbaşkanı. O açıklama yapmadıktan sonra da bu yönde bir yorum yapmak elbette zor. Ama sonuç itibariyle eğer Türkiye bu ekonomi yönetimi değişikliğiyle beraber eğer kötüye gidişi durdurabilirse ki döviz rezervlerinin azalması ve Türk lirasının aşırı değer kaybetmesi, bunun dışında fazla bir şey yok kötüye giden. Ama bu ikisi de önemli. Yani böyle devam ederse hakikaten Türkiye'nin kazanımı olur, bir dalga yakalamış olur. Eğer bunun üzerine hukuk reformu, demokrasi gibi bu konularda yeni açılım yapılabilirse, dolayısıyla ekonomi tarafına bu yönden de destek olabilir ve de kurallı yönetimle beraber belki yabancıların da Türkiye ilgisi yeniden çekilebilir ve yabancıların da gelmesiyle beraber döviz rezervinde artış  döviz gelirlerinde bir artı sağlayabilir. Kurda daha istikrarlı bir gidiş olabilir. Türk lirasının aşırı değer kaybı durabilir. Bütün bunlar elbette bir ekonomik kazanımdır Türkiye'nin güçlendirilmesidir. Dışarıdan gelebilecek siyasi, ekonomik şoklara karşı yada yaptırımlara karşı Türkiye'nin direncini artırılması demektir.”

"Güven hemen geri kazanacak gibi durmuyor"

Habertürk Ekonomi Yazarı Abdurrahman Yıldırım,  piyasaların ekonomi yönetiminin kendi yanında olduğunu, desteklediğini ve ekonominin gerektirdiği kararları aldığını görürse güvenin de önemli ölçüde geri geleceğini vurguladı.

Yıldırım şöyle devam etti: “İş yapma iştahı artar. Hem reel sektörde işte işler açılır insanlar, yatırımcılar, karar vericiler, girişimciler daha bir korkmadan işte fırsat gördükleri alanlarda yatırım üretim artışı ve istihdam artışına gidebilir. Tüketiciler daha bir iştahlı tüketime soyunabilir. İşte borçlanma düzeyi artabilir. Bütün bunlar önemli bu açıdan. Ama dediğim gibi bu güven de öyle bir günde ya da bir kararla ya da bir değişiklikle hemen geri kazanacak gibi durmuyor, zaman gerekiyor.”

"Türkiye'de daha fazla yatırım artışı olabilir"

Türkiye'nin son yıllarda giderek hukuktan ayrıldığına ilişkin yurt dışında yaygın bir kanaat oluştuğuna da dikkati çeken Yıldırım, Türkiye'de yapılmasına karar verilmesine rağmen Wolsvagen yatırımının Slovakya’ya gitmesini bu çerçevede sorgulamak gerektiğini söyledi.

Yıldırım şunları anlattı: “ Dolayısıyla yabancılar için hukuk önemli yerliler için de elbette önemli. Yani bunun içinde illa bir ekonomik kaynak gerekmiyor. Ekonomik kaynak gerektirmeden, ekonomi pozitif etkileyebilecek bir alan aslında hukuk alanı hukuk alanında ilerleyebilirsek reformlar yapabilirsek bu reformları da ne diyeyim? Avrupa çerçevesinde Avrupa'ya uyumlu şekilde dünyayla uyumlu yapabilirsek. Özgürlükleri daha artıracak şekilde kişi hürriyetlerini daha artıracak şekilde işte medya özgürlüğünü daha artıracak şekilde yapabilirsek bence buradan bir ekonomik yarar da sağlayacağız. Çünkü imajımızı değiştirmiş olacağız. Türkiye daha bir serbestçe ziyaret edilebilir iş yapılabilir, yatırım yapılabilir işte  mülkiyet haklarının sağlam olduğu sağlamlaştırıldığı bir ülke görüntüsü ortaya çıkar ve buna güvenerek Türkiye'de daha fazla yatırım artışı olabilir. Yani bunun yolu da bence işte bu son dönemlerde yine çok tartışma konusu olan bazı kişilerin belki serbest bırakılmasıyla başlayabilir. Ama bunlarda yetmez. Yani bir sürü gazeteci de var, yine hapiste yatan düşünce suçlusu olarak yatan yani bunları da kapsaması lazım ve daha da önemlisi yani bugün bunlar serbest kalabilir ama uygulama ve bu uygulamaya olanak sağlayan mevzuat değişikliğinin yapılması lazım. Yani aksi takdirde Türkiye işte hem Avrupa'dan ve batıdan giderek uzaklaşır ve demokratik olmayan ülkeler sınıfına konur. Ama işte bununla da kalmıyor buradan dönüyor ekonomiye diyor ki sizin ülkenizde ben rahatlıkla gelip istediğim zaman seyahat edemeyeceğim geldiğim zaman başıma bir şey gelecek ya da en ufak bir şeyden dolayı tutuklanabilirim yargılanabilirim hapse girebilirim. Dolayısıyla ben şirketimin ya da yatırımım için gelip orada toplantı yapamayacaksam yönetim kuruluna katılamayacaksam yatırımımı da orada yapmam.  Dolayısıyla ve özellikle de üst düzey yöneticilerin Türkiye'ye gelirken tedirgin olduklarını duyuyoruz. Dolayısıyla şirketlerin yatırımlarını Türkiye'ye kaydırmak konusunda bu konuda bir çekinceleri var. Hukuk ve güvenlik alanında Türkiye'nin sıkı düzeni onları rahatsız ediyor. Dolayısıyla da bu son olarak pandemi sonrası ortaya çıkan işte Çin'den uzaklaşmak istiyor uluslararası yatırımcılar ve tedarik zincirlerini daha çok kendi tüketim merkezlerine kendi ülkelerine yaklaştırmak istiyorlar ve burada da işte ortaya alternatif bazı ülkeler çıkıyor. Hindistan, Vietnam ve Türkiye gibi mesela Türkiye bu adaylardan birisi. Birisi ama hukuk reformunu yapabilirse…”

Habertürk Ekonomi Yazarı Abdurrahman Yıldırım'ın Ankara Masası'ndan Gökhan Gökyıldırım'ın sorularını cevapladığı geniş röportajın tamamını tek tıkla izleyebilirsiniz.

http://www.ankaramasasi.com/haber/369938/abdrurrahman-yildirim-ekonomide-makas-degisikligi-normale-donus-aslinda
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.