Gürkan Zengin: AK Parti-MHP ve İYİ Parti arasında mutabakat sağlanabilir

Gazeteci Gürkan Zengin, siyasette yeni bir senaryoya dikkat çekerken, AK Parti, MHP ve İYİ Parti arasında bir mutabakatın olabileceğini söyledi.
Ankara Masası
|
11 Ocak 2021, Pazartesi - 21:27
Gürkan Zengin: AK Parti-MHP ve İYİ Parti arasında mutabakat sağlanabilir

Gazeteci Gürkan Zengin, Ankara Masası özel yayınında Gökhan Gökyıldırım’ın konuğu oldu.

Zengin, siyasette yeni bir ittifakın oluşabileceğini belirtirken, AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve İyi Parti arasında oluşabilecek bir mutabakatın sembolik bir Cumhurbaşkanlığından güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişte sağlanabilineceğini söyledi.

AK Parti ve MHP’nin yüzde 50 artı 1 oy alamayacağını hissettiği zaman bu adımının atılma ihtimalini değerlendiren Zengin “Bugün  tabii senaryo olarak konuşuyoruz, spekülasyon yapıyoruz ama eğer AK Parti-MHP bloku Cumhur İttifakı kendi gücünün yüzde 50 artı 1’ de bunu elde edemeyeceğini düşünürse, o zaman İyi Parti’yle sembolik bir Cumhurbaşkanlığında güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişte mutabakata varabilir. Evet, Meral Hanım da Cumhurbaşkanı olabilir. Evet, Devlet Bahçeli ve Tayyip Erdoğan yine iktidarda kalırlar.  Böylece hem muhalefet buna CHP’yi de katın, bak biz zorladık ve başkanlık sistemi ucube başkanlık sistemini yıktık yeniden parlamenter sisteme dönüşü sağladık derler. Kitlelerine bunu anlatırlar. Sembolik bir Cumhurbaşkanı, hem de muhalefetten bir Cumhurbaşkanı neden olmasın Meral hanım neden olmasın çok istediğinden eminim.” Diye konuştu.

"Başka formülasyonlar üzerinde anlaşırız"

İyi Parti’den Ak Parti’ye parlamenter sisteme dönüş üzerinden mesaj yollandığını belirten Zengin “Şu anda parlamenter sisteme gitmek parlamenter sistemde ilk seçimde Erdoğan ve Bahçeli yönetimin devamını sağlayacak. Benim gördüğüm bu. Partiler gerek AK Parti, gerek MHP ama daha çok AK Parti ve İyi Parti bu kozları ellerinde tutuyorlar. Yani mesela AK Parti-İyi Parti açısından bakıldığı zaman AK Parti’ye zımnen bir mesaj pozisyonlama itibariyle verilen bir mesaj. MHP’ye o kadar da mahkum değilsin. Benimle de konuşabilirsin sistemi konuşuruz. Başka formülasyonlar üzerinde anlaşırız. Bir adım ileri iki adım geri konuşuruz. Benimde bir oy blokum var, milletvekili blokum var. MHP’ye o kadar da mahkum, muhtaç değilsin. Böyle düşünme. AK Parti açısından da MHP'ye zımnen pekala verilebilecek bir mesajdır bu. Sen yoksun ama İyi Parti var falan. Fakat bunlar çok da gerçekçi değil. Bunlar genel görüntü itibariyle mümkün görünüyor. Fakat ben AK Parti ile MHP'nin ideolojik bazda da, özellikle de dış politikanın eksenini oluşturduğu temel yaklaşımlar da başka herhangi başka bir parti ile mutabakata varamayacak kadar derin bir işbirliği ve ilişki ve mutabakatlık için yani bir mutabık olduğunu düşünüyorum.” Dedi.

Gürkan Zengin siyasetin sıcak gündemine ilişkin şunları söyledi;

İktidar ve muhalefet açısından nasıl bir siyasi süreci yaşıyoruz?

Şimdi 2021 senesine maalesef diyeceğim eften püften konularla girdik. Daha yapıcı gündemlerin yerine o bilindik hatta unutulmuş halledilmiş olduğunu düşündüğümüz konuların gündeme taşınmasıyla girdik. Nedir işte bakıyorsun Fikri Sağlar’ın türban meselesindeki sözleri Can Ataklı’nın değişik yorumlara vesile olan darbe konusundaki sözleri, Canan Kaftancıoğlu’nun Boğaziçi üniversitesindeki protesto gösterilerine katıldığı, Kılıçdaroğlu’nun sözde Cumhurbaşkanı dün önceki gün sözleri, hep bunlar nedir diye bakıldığı zaman ve bunların hükümet tarafından iktidar tarafından nasıl kullanıldığı istismar edildiğini de gördüğümüzde negatif gündem dediğim bu.

Şimdi bu negatif gündem iktidar açısından oy getiren, oy tabanını konsolide eden bir gündem. Özellikle böyle bu muhalefetin  yumuşak karınları diyebileceğim konular var. İşte bu darbe, türban, başörtüsü. Efendim işte bu Canan Kaftancıoğlu'nun kimliğinden twit'lerinden politik kimliğindeki algıdan kaynaklanan durumlar.

Bunlar yumuşak karınları. Fakat ne ilginçtir ki, genel merkezden veya Genel Merkez'in dışında yine CHP'yle irtibatlı CHP'li isimlerden veya CHP'ye yakın gazetecilerden de açık yapılan açıklamalar, konuşmalar youtube konuşmaları veya twitler dönüyor dolaşıyor yaptıklarıyla istismara açık özellikle hükumetin de bu istismar etme eğilimi ortadayken haller sergileniyor.  Bunlara baktığınız zaman hükumet bunları mükemmelen istismar ediyor eder. Siyaset biraz da budur. Maalesef abartılı bir biçimde de istismar ediyor ve oy tabanını konsolide ediyor. Muhalefet ise tamamen yanlış bir stratejiyle.

Hani böyle olsun diye yapmadıkları çok açık ama ya dillerini tutamıyorlar ya kendilerine hakim olamıyorlar. Veya analist mesela bu sözde cumhurbaşkanı ifadesi yazılı bir metinde gördüğümüz anladığımız kadarıyla geçen bir hikaye.

"Fikri Sağlar herhangi biri değil"

Şimdi bunları böyle kullandığınız zaman sözde cumhurbaşkanı dediğiniz zaman zımnen tanımadığınızı ima ediyorsunuz Cumhurbaşkanını. Yüzde 52 ile seçilmiş bir Cumhurbaşkanını tanımasan ne olur kimsenin haddine değil, Türk milletinin, Türk seçmeninin yüzde 52 ile seçtiği bir Cumhurbaşkanını tanımıyorum iması ya da ne bileyim işte türban meselesinde Fikri Sağlar'ın ettiği laf yani Fikri Sağlar herhangi biri değil.

Tamam Genel Merkez'in görüşlerini yansıtmıyor ama hükumetin istismarına açık bir kişiliktir. CHP'lidir bin yıllık CHP’lidir, SHP’lidir. Bu ülkenin CHP'li SHP'li bakanıdır. Kültür Bakanlığı yapmıştır. Şudur budur parti meclisinin üyesidir. Hep vardır siyasette. Şimdi bu adam kalkıp derse ki işte ben türbanlı hakime güvenmiyorum.

"Bazı gollük paslar alıp gole çeviriyor"

Doğru kararlar vereceğine inanmıyorum falan. Bu tartışılır ve bunu istismar eder Hükümet.  Hangi hükümet, muazzam kan kaybına uğramış, kendi oy tabanına yüzde 50 artı 1'i elde etmek imkanlarını artık iyice daralmış görmüş bir hükümet.  İşte yine demin sözünü ettiğim darbedir. Türbandır, Canan Kaftancıoğlu’dur gibi konular üzerinden muhalefetin verdiği bu dün Sinan Oğan'ın televizyon programındaki bazı gollük paslar alıp gole çeviriyor. Mesele bu.

İki şeye bu nabız yoklamalar,  anketler Cumhur ittifakını olacaksa yeni katılımlar şunlar bunlar. Bunlar iki şeyi  belirleyecek. Bir tanesi seçimi belirleyecek. Yani bir erken seçim olup olmayacağını elbette iktidar bloku belirleyecek. Erdoğan ve Bahçeli belirleyecek ama neye bakarak belirleyecekler. Biz makul bir zamanda gideceğimiz bir seçimde yüzde 50 artı 1'i alır mıyız? Buna bakacaklar. Eğer işte ekonominin de bu pandemi meselesiyle sıkıntıya girdiği bir dönemde bu dönem biraz atlatılırsa işte Nisan, Mayıs, Haziran aylarında etkisi azalırsa bu pandemi'nin oy oranlarına kendilerini destekleyecek gruplara bugün nabız yoklamalarını yapmaları ondan. Bakacaklar yüzde 50 artı 1’i görürlerse pekala bir erken seçim olabilir.

"Başkanlık sisteminde devam mı?"

Ekonomi ve ekonomideki işler daha vahim, daha kötü bir hale gitmeden yüzde 50 artı 1'i elde edebileceklerini inanırlarsa giderler. Bu nabız yoklamalarının belirleyeceği ikinci şeyse sistem parlamenter sisteme dönüş mü güçlendirilmiş veya eski sistem neyse yoksa başkanlık sisteminde devam mı?

Yine aynı şey yüzde 50 artı 1 erişim alanında mümkündür diye görürlerse işte bu Hüdapar’lar, Saadet Partisi’yle, Demokratik Sol Parti’yle yapılan temaslarda ona da karar verecekler. Eğer yüzde 50 artı 1 her halükarda elde edilemiyorsa ne yapılırsa yapılsın bütün bu temasların neticeleri olumlu da olsa elde edilemiyorsa o zaman parlamenter sisteme zaten muhalefette hazır.

Dönüş görüşmeleri başlar ve parlamenter sistem de yeniden iktidarda olacakları iktidarda kalacakları bugünkü rakamlara baktığımızda açık görülüyor. Dolayısıyla derler ki buyurun kardeşim parlamenter sistem diyordunuz. Girelim  parlamenter sisteme. Sembolik bir cumhurbaşkanı güçlü, güçlendirilmiş bir başbakan kim olacak birinci parti görülüyor ki AK Parti olacak. Tek başına iktidar olabilir mi? Parlamenter sistemde bile diye soruyorum. Olamazsa da MHP var ve dolayısıyla AK Parti, MHP bir koalisyon hükumeti ve yine iktidarda kalmaya devam edebilir. Muhalefetin yanlış stratejilerinden biri de bu. Şimdi değiştirelim diyor. Şuanda değiştirelim diyor ve değiştirdiğin zaman ne kazanacaksın nasıl bir izah ediyorlar? Yani siyaseten nasıl izah ediyorlar?

"AK Parti’ye verilen bir mesaj"

Birinci parti ve MHP'yle işbirliği bir koalisyon hükumeti oluşturursa parlamenter sistemde yine Erdoğan, Türkiye yönetmeye devam ederse bu böyle görünüyor. Hani bunun tersi çok zor görünüyor. Dolayısıyla niye şimdi istiyorsunuz? Parlamenter sisteme geçişi bu dönem çok iddialısınız yüzde 51’ini alacağınızı düşünüyorsunuz, alırsınız ondan sonra gidersiniz parlamenter sistem arayışlarına işte nasıl döndürürüz falan.

Böyle bir kamuoyunda vaadiniz var ama, şu anda parlamenter sisteme gitmek parlamenter sistemde ilk seçimde Erdoğan ve Bahçeli yönetimin devamını sağlayacak. Benim gördüğüm bu. Partiler gerek AK Parti, gerek MHP ama daha çok AK Parti ve İyi Parti bu kozları ellerinde tutuyorlar. Yani mesela AK Parti-İyi Parti açısından bakıldığı zaman AK Parti’ye zımnen bir mesaj pozisyonlanma itibariyle verilen bir mesaj. MHP’ye o kadar da mahkum değilsin. Benimle de konuşabilirsin sistemi konuşuruz. Başka formülasyonlar üzerinde anlaşırız. Bir adım ileri iki adım geri konuşuruz. Benimde bir oy blokum var, milletvekili blokum var. MHP’ye o kadar da mahkum, muhtaç değilsin. Böyle düşünme.

AK Parti açısından da MHP'ye zımnen pekala verilebilecek bir mesajdır bu. Sen yoksun ama İyi Parti var falan. Fakat bunlar çok da gerçekçi değil. Bunlar genel görüntü itibariyle mümkün görünüyor. Fakat ben AK Parti ile MHP'nin ideolojik bazda da, özellikle de dış politikanın eksenini oluşturduğu temel yaklaşımlar da başka herhangi başka bir parti ile mutabakata varamayacak kadar derin bir işbirliği ve ilişki ve mutabakatlık için yani bir mutabık olduğunu düşünüyorum.

"MHP gibi hükümete destek verecek parti görünmüyor"

Dış politika Türkiye'de çok önemlidir. İç siyaseti belirler, dış dinamikler çok önemlidir ve bu da baktığınız zaman yani bütün bu Mezopotamya alanında, Libya'da, Akdeniz, Doğu Akdeniz'de, Amerika ile ilişkilerde MHP'yle kuracağı AK Partinin bu ilişki mutabakat, İyi Parti ile kurulamaz. İyi Parti’nin ontolojisi İyi Parti MHP'ye milliyetçilik üzerinden siyaset yapıyor ama  Dış Politika'daki konuşmalarına, çizgilerine neye tepki verdiklerine parlamentoda neye oy verdiklerine neye nasıl itiraz ettiklerine baktığımızda MHP gibi hükümete net, samimi, kuvvetli bir destek verecek bir parti görünmüyor.

Dolayısıyla dış politikada dış politika konusu da AK Parti'nin öyle kolay kolay manevra yapabileceği bir alan değil. Türkiye'nin manevra yapabileceği bir alan değil. Dolayısıyla ben çok gerçekçi görmüyorum. MHP'den ayrılır da İyi Parti’yle ittifaka girer de bunlar çok gerçekçi değil, kağıt üzerinde mümkün gibi görünen ama fiiliyatta çok zor, neredeyse imkansız olan şeyler. Bir şartla parlamenter sisteme geçilirse o zaman bir takım büyük pazarlık ortamında parlamenter sisteme geçilir.

"Sembolik bir Cumhurbaşkanı neden olmasın"

Sembolik bir cumhurbaşkanı oluşur. Muhalefet blokundan da oluşabilir. Pekala, Meral Akşener de oluşabilir. Bugün  tabii senaryo olarak konuşuyoruz, spekülasyon yapıyoruz ama eğer AK Parti MHP bloku Cumhur İttifakı kendi gücünün yüzde 50 artı 1’ de bunu elde edemeyeceğini düşünürse, o zaman İyi Parti’yle sembolik bir Cumhurbaşkanlığı'nda güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişte mutabakata varabilir. Evet, Meral Hanım da Cumhurbaşkanı olabilir. Evet, Devlet Bahçeli ve Tayyip Erdoğan yine iktidarda kalırlar.  Böylece hem muhalefet buna CHP’yi de katın, bak biz zorladık ve başkanlık sistemi ucube başkanlık sistemini yıktık yeniden parlamenter sisteme dönüşü sağladık derler. Kitlelerine bunu anlatırlar. Sembolik bir Cumhurbaşkanı, hem de muhalefetten bir Cumhurbaşkanı neden olmasın Meral hanım neden olmasın çok istediğinden eminim.

Koalisyon protokolü metninde şu şu konularda bir klasik hükumet protokolü şeklinde olmayabilir ama belirli parlamenter sisteme geçiş gibi bir temel başlıkta efendim işte Cumhurbaşkanlığı sembolik olacağı temel başlığın da İşte Gelecek Partisi'nin geçen günlerde açıkladığı parlamenter sistem şöyle olmalı diye bir takım önerileri var. Şimdi zannediyorum bu ayın sonunda İyi Parti de kendi parlamenter sistem formülasyonunu açıklayacak. Oralarda dile getirilen eski sistemdeki bazı arazları giderecek formülasyonlar üzerinde bir mutabakata varılan bir değişim olabilir.

"O görevle sınırlı bir mutabakata varılır"

Birlikte hükumet kurarlar demiyorum, birlikte hükumet kurmaya en yakın formül Cumhur ittifakı içinde MHP'yle AK Parti bloku. Eğer parlamenter sisteme geçerlerse bunu kurabilirler de o oy oranına geçebilecekleri de bugünkü rakamlarla söylüyorum mümkün görünüyor. Ama hani böyle adok derler ya, bir fiiliyatı bir görevi icra etmek üzere o görevle sınırlı bir mutabakata varılır, Sistem değişir. Cumhurbaşkanının konumu, parlamentonun konumu, gensoru yeniden geliyor. İşte Bakanlar Kurulu yeniden güçlendirilir.

Meclis'in ağırlığı biraz daha artar ve istikrarsız hükumetler dönemini de yaratmayacak şekilde bu yeni yaratıcı öneriler ve Gelecek Partisi'nden gelmiş olan bazıları var.  İyi Parti’den çıkacak olan bazı öneriler var. Onlar da devreye sokularak bir adok görevlendirme ve mutabakata ulaşılabilir diyorum. Hükümet demiyorum hükümete en yakın gerçekçi analizler hala AK Parti, MHP bloku veya öteki iki blokun birlikte hükümet kurması zor görünüyor ama mutabakat olur.

Bu da Türkiye’yi rahatlatır. Parlamenter sisteme geçilmesi, cumhurbaşkanının yeniden sembolik yetkilere sahip bir cumhurbaşkanı oluşması, ortak bir takım anayasayı değiştirmeye dönük ortak mutabakatların sağlanması, hani iktidar  muhalefet iletişimin yeniden kurulması gibi bir sürü bir şeyi başarır yani bu formülasyon. Görelim bakalım ama bunların hepsinin tek şartı var. Bu Cumhur İttifakı’nın bütün bu temaslardan ve bu arayışlardan sonra hala yüzde 50 artı 1'e ulaşamayacağını görmesi, bunu görürse bunlar olur.

Tayyip Erdoğan Türk siyasetinde çok derin izler bıraktı. Yani en kötü performansı sergilediği dönemlerde bile tabanın ona karşı bir teveccühü var. Tabanda ciddi bir kesimin ona karşı bir tırnak içine alalım minneti var, onun bir hatırı var.

"Hepsini birlikte aşmış bir siyasi liderlikten bahsediyoruz"

Tayyip Erdoğan dediğinizde yani 1950’lerdeki, Menderes’i Demirel'i, Özal'ı hepsini üst üste koyun. Hepsini birlikte aşmış bir siyasi liderlikten bahsediyoruz. Yaptıklarıyla da Türkiye siyasi hayatında ki gerçekleştirdikleri ile de hizmet alanıyla da daha pek çok vesayetinden, Türk-Kürt açılımından efendime söyleyeyim sayısız ama bu başörtüsü meselesinden muhafazakar kitlelerin hani o yaygın siyasi teori ile o çevrenin merkeze taşınma süreçlerinde Türkiye'deki bir takım yasakların aşılmış olmasında Tayyip Erdoğan'ın çok ciddi bir, özellikle sağ muhafazakar kesimde hatırı var ve o partinin içinden çıkmış Ahmet Davutoğlu olsun, İşte Ali Babacan olsun, Erdoğan yaşarken bu isimlerin anlamlı bir güç oluşturabileceğine inanmıyorum. Erdoğan yaşadığı sürece siyasi hayatta kaldığı sürece AK Parti tabanını bu yeni hareketlerin sarsabileceğine de inanmıyorum. Dış politikada geliriz zaten izlenen dış politikada, yani son yıllarda izlenen dış politikanın da kimilerinin zannettiği gibi AK Parti’ye oy falan kaybettirmediğini Erdoğan'ın şahsında yani başını kaldırmış bir Türkiye görüntüsünün de bu kitlelerde çok ciddi bir karşılığı olduğunu düşünüyorum.

Davutoğlu'nun olsun Babacan'ın olsun ama bilhassa Babacan'ın dış politikaya yönelik eleştirilerinin de bir karşılığının olmadığını düşünüyorum. Erdoğan dış politikasını o kitlelerin hala ciddi bir biçimde desteklediğine inanıyorum.

Terör koridoru

Bu PKK’nın silahlandırılması sürecinde PKK’ya iş bahane edilerek alanlar açılması işinde McGurk,  en önemli aktörlerden bir tanesi sahadaki en önemli aktörlerden bir tanesiydi. PKK’ya meşruiyet sağlayan o resimlerin verilmesinden tutun, Birtakım politikaların üretilmesine kadar McGurk , bölgede en önemli…şimdi bide hem Ortadoğu'dan hem de Afrika'dan sorumlu oldu. Bu bizim Libya alanında da başımıza belalar açacağı anlamına geliyor. Ha bu işler belli olmaz, en büyük karar verici değildir. Tamam ama karar vericilere ciddi etkilerde bulunabilecek bir aktördür sahayı bilen…Türkiye ile ilgili garez diyebileceğimiz pozisyon lambaları var. Kasım 2019'da görevden ayrıldıktan sonra zannediyorum attığı twitlere bir bakın. Türkiye IŞID ile işbirliği yapmaktan öyle diyor ki İşte Trump’ın cevap vermesi gereken ama cevap veremeyeceği işte 10-15 soru Bu işte Işid liderleri nasıl oluyor da Türkiye'nin 5 kilometre hemen güneyindeki bir bölgede yakalanabiliyorlar? Türkiye nasıl oluyor da şu işi yapabiliyor? Nasıl oluyor da Işid militanları buradan şuraya geçmiş. Yani böyle tamamen öfkeli, kuvvetli bir Türkiye muhalifi olarak kendini konumlandırmış, savaşıyor adam yani. Böyle bir adamın bu kadar etkili bir pozisyona gelmesi çok ciddi sıkıntıların işareti.

Trump'ın azil süreci

İkinci meseleye gelince Trump’ın azledilmesi meselesi. Bunu bir mesaj olarak şimdi aslında adamın 8 10 günü kalmış gidecek. 20 Ocak'ta görevi teslim edilecek. Törene katılsa da katılmasa da bu iş bitti. Yeni başkan geldi ve 8-10 gün niye gerek duyuluyor? İşte bir mesaj verelim. Yani işte böyle şuursuzluklar yapan bir başkanı biz azledelim. Amerikan tarihine böyle bir davranış sergilendiğinde azledilir bir başkan.

Bu görüntüyü verelim bu mesajı verelim derdindeler. Şimdi hem Senato'nun hem Temsilciler meclisinin hem de Demokratların eline geçmiş olması buna bir imkan sağlıyor gibi ama Ben buna ne vakit yeteceğini  nede bazı politik yansımaları itibariyle göze alınabileceğini zannediyorum. Bu Trumpizm hikaye, Bunların belli bir tabanı var. 74-75 milyon oy almış, daha önce aldığı oydan 4 yıl önce aldığı oydan 10 milyon daha fazla oy almış bir adam bunu biraz daha mağdur görüntüsüne sokarsanız, gelecek seçimlerde o olmasa bile ona yakın insanlar veya o zihniyeti taşıyan insanlara bir mağduriyet algısı yaratılır.

Başımıza daha beter belalar açabilir duygusuyla bu topada girmezler diye düşünüyorum. Ama Amerikan sistemi Amerikan Toplumu'nu tanımıyoruz bilmiyoruz. Belki de 8-10 gün içinde bu mesaja, bu Amerikan müesses nizamı ihtiyaç duyuyordur yaparlar mı yaparlar ama anladığım kadarı ile tartışmalardan işte uzmanların görüşlerinden biz vakit itibari ile de pek mümkün olmadığını anlıyorum. Zannetmiyorum böyle bir şey olacağını ama olursa da çok şaşmam doğrusu.

http://www.ankaramasasi.com/haber/514023/gurkan-zengin-ak-parti-mhp-ve-iyi-parti-arasinda-mutabakat-saglanabilir
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.