Kılıçdaroğlu: Kanunsuz ve yasal dayanağı yok

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun, Merkez Bankasının rezervindeki döviz satışının dayandığını açıkladığı, Hazine Müsteşarlığı ile Merkez Bankası arasındaki 21 Şubat 2017 tarihli protokolün, kanunsuz olduğunu ve yasal dayanağının bulunmadığını söyledi.
Ankara Masası
|
20 Nisan 2021, Salı - 17:05
Kılıçdaroğlu: Kanunsuz ve yasal dayanağı yok

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Merkez Bankasının dolar rezervine değinerek, "128 milyar doları hangi yöntemle sattın? Bunu, benim bilmeye ihtiyacım var. Türkiye'nin hakkını savunuyorum. Bu satışı hangi tarihlerde yaptın? Hangi kurdan sattın? Bunun da cevabı yok. Bu ticaretin alıcıları kim, bunu da bilmiyoruz. Bu satış işleminin altında kimlerin imzası var?" sorularını yöneltti.

Sordukları sorulara tatmin edici cevaplar alamadıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, partisinin il ve ilçe başkanlarına binalara afiş asmaları talimatı verdiğini ve bu afişler için bilboardlar kiraladıklarını anlattı.

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun, "dövizin, 21 Şubat 2017 tarihi itibarıyla Hazine Müsteşarlığı ile Merkez Bankası arasında yapılan protokole göre satıldığı" açıklamasında bulunduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, "Bu protokolü dayandırdıkları kanun var. Onu da açıkladı. Ama o kanunun ikinci maddesi, 4059 sayılı Hazine Müsteşarlığı Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun'un ikinci maddesi, 2018 yılında kanun hükmünde kararname ile iptal edildi. İptal edildi ama satışlar devam ediyor. Öyle tahmin ediyoruz, bilmiyoruz. Protokol, şu anda kanunsuz bir protokol. Yasal dayanağı olmayan bir protokol." dedi.

"Yine sormaya devam edeceğiz"

Para verdikleri halde bilboardlarda ilanların yayımlanmadığını iddia eden Kılıçdaroğlu, polislerin afişleri indirdiğini aktardı. Kılıçdaroğlu, "Neden indiriyorlar? Korkuyorlar. Neden indiriyorlar? Millet öğrenmesin diye. Neden indiriyorlar? Çünkü hesabını veremiyorlar. Yine sormaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

Anayasa Mahkemesinin, bir siyasi parti binasına asılan "Katil, hırsız AKP" yazılı pankartın indirilmesini, "ifade özgürlüğünün ihlal edilmesi" şeklinde görerek, karar aldığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Bu lafa, bu Anayasa Mahkemesi, 'Siyasetçi en sert eleştirilere tahammül etmek zorundadır' diyor. Biz, '128 milyar dolar nerede?' diyoruz, kaldırıyorlar. Bu ne demektir? Yargı da askıya alındı." diye konuştu.

"Merkez Bankası suça ortak olmak istemedi"

Sordukları sorulara farklı cevaplar aldıklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, Merkez Bankasının internet sitesine bakıldığında böyle bir paranın olmadığını belirtti.

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan'ın "Ne kadarlık döviz satım işlemi gerçekleştirilmiş, ne kadarlık döviz alımı gerçekleştirilmiş, hepsini görebilme imkanınız var." dediğini aktaran Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"128 milyar doların satıldığını Hazine ve Maliye Bakanı kabul ediyor. 'Tamamen açık ve şeffaf' diyor. Açık ve şeffafsa, hadi bana söylemiyorsun, ekonomi yazarlarına söyle. Hadi bana söylemiyorsun, MHP Genel Başkanı'na söyle. 'Bilgi kirliliğinin ortadan kaldırılması açısından bu verilerin yayımlanmasında fayda görüyorum. Takdir Merkez Bankasının.' Takdir Merkez Bankasının da siz Merkez Bankasına bir şey bırakmadınız ki. Açıklama yapıyor Lütfi Elvan: 'Parayı Merkez Bankası satmadı ki. Satılan dövizler, Hazine'nin Merkez Bankasındaki dövizleridir. Bir banka tarafından Hazine adına piyasada satılmıştır.' Hazine adına satmışsa, sen de Hazine ve Maliye Bakanısın, sen açıkla. O da açıklayamıyor. Kendisini kurtarmaya çalışıyor. 'Benim dönemimde olmadı. Merkez Bankası açıklasın' diyor. Protokole göre, Hazine yapmış bu işi. Merkez Bankası neden bundan kaçtı? Çünkü Merkez Bankası suça ortak olmak istemedi. 'Alın bir protokol yapalım, parayı size verelim, ne yapıyorsanız yapın, bizi bulaştırmayın' dedi. İşin Türkçesi budur. O nedenle çuvallıyorlar. O nedenle yaptıkları açıklamaların tamamı tutarsız. O nedenle geçen hafta çarşamba günü, kamuoyu bu soruya benden cevap bekler diye Erdoğan grup toplantısı yapamadı."

Bir araştırma şirketinin, "128 milyar dolar nerede sorusuna nasıl cevap verirdiniz?" diye araştırma yaptığını anlatan Kılıçdaroğlu, araştırmaya katılanların yüzde 6,2'sinin "Muhalefetin bu soruyu sormasını engellerdim", yüzde 82,8'nin "Şeffaf bir iktidar olmanın gereği olarak cevap verirdim" yanıtını verdiğini vurguladı.

Kılıçdaroğlu, AK Parti seçmeninin yüzde 71,2'sinin, MHP seçmeninin yüzde 86,1'inin "Bu soruya cevap verilsin" dediğini dile getirdi.

"Erdoğan'ın buna makul bir cevap vermesi lazım"

Ekonominin yönetilemediğini öne süren Kılıçdaroğlu, dağıtılan patates için insanların kavga ettiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vatandaşı görmediğini iddia eden Kılıçdaroğlu, "Vatandaşa yalan söylüyor. 'Uzaya gideceğiz, aya gideceğiz beyler, meraklanmayın' diyor. Sen aya gideceğine otur, vatandaşın bir karnını doyur. Bu ülkede görülmemiş bir şekilde 128 milyar dolar, arka kapıdan birilerine peşkeş çekildi, Merkez Bankası devre dışı bırakılarak. Kime sattıkları, kaça sattıkları, hangi kur üzerinden sattıkları belli değil. Arka kapıdan kodamanlara sattılar." değerlendirmesinde bulundu.

"Milletime söz veriyorum; sandık gelecek iktidar olacağız, o kodamanlardan 128 milyar doların hesabını soracağım ve burunlarından getireceğim." diyen Kılıçdaroğlu, 128 milyar doların, çocuğuna mama alamayan annenin, yıllarını verdiği dükkanını kapatan esnafın, işçinin, çiftçinin, sağlıkçının parası olduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu soruya makul bir cevap vermesi gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "O kodamanlara aktardığı paranın miktarını açıklaması lazım. Kime gitti bu paralar? Kim aldı, hangi kurdan aldı, kimler vurgunu vurdu?" diye sordu.

Türkiye'nin ekonomik buhranla karşı karşıya olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "128 milyar dolar, Merkez Bankasının kasasında olsaydı bugün, Türkiye'nin itibarı, ekonomisi farklı bir yerdeydi. Bu olayı örtmek için 'emekli amiraller darbe yapıyor' mizansenini koydular ortaya. Yetmedi, arkasından da benim ve arkadaşlarım için dokunulmazlığın kaldırılmasını istediler. Erdoğan, kiminle gelirsen gel, nasıl gelirsen gel, vız gelir tırıs gider." görüşünü paylaştı.

Bunun hesabını soracağını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Fakir fukaradan çalınan bütün hakları aynen iade edeceğim ve telafi edeceğim. 'Yiğide savaş bayramdır' diyoruz. Bir daha söyleyeyim, Erdoğan duysun diye, yiğide savaş bayramdır. Unutmasın, bu salonda binlerce yiğit kadın ve erkek vardır." diyerek konuşmasını tamamladı.

(AA)

http://www.ankaramasasi.com/haber/722819/kilicdaroglu-kanunsuz-ve-yasal-dayanagi-yok
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.