Mayıs ayında açmaya başlayan nilüferler, ağustos ayının ortasında en olgun haline ulaşıyor. Uzak Doğu'da "lotus" olarak da tanınan bitki, sabahları güneşle birlikte açıp öğle saatlerinde ise kapanıp, suyun altına giriyor.
Beyşehir gölünde yaklaşık 8 bin dekarlık alana yayılan nilüfer bahçesi eskiden beri bölgede bulunmasına rağmen, ulaşımın olmaması nedeniyle sadece yöre halkı tarafından biliniyor.
''Buranı görsel güzelliğinin herkes tarafından bilinmesi için harekete geçtik''
Küçüklüğünden beri bölgenin tanıtımını yapmayı hayal ettiğini söyleyen Beyşehir Kültür ve Derneği Başkanı Mustafa Büyükkafalı,''O yaşlarda, küçük fotoğraf makinemle fotoğraflar çekerdim. İki yıl öncesinde, buranın görsel güzelliğinin herkes tarafından bilinmesi için harekete geçtik. Fotoğrafçıları buralara getirmeye başladık. Ayrıca,Bölgenin tanıtımı ve korunmasıyla ilgili bir de proje hazırladık. Bu kapsamda, yürüyüş iskelesi ve seyir terası yapılması planlanıyor. Şu anda sadece teknelerle ulaşım sağlanabiliyor. Tamamlandığında yürüyerek de ziyaret edebilecek'' diye konuştu.
''Buraya 'Nilüfer Bahçesi' ismini koyduk''
Ulaşım imkanı olmadığı için insanların nilüfer tarlalarını keşfedemediğini belirten Bölgede 20 yıldır balıkçıkla uğraşan İbrahim Erdoğan,'' "Nilüferler, Çiftliköy Limanı'ndan başlayarak, sahil boyunca 7 kilometrelik bir alana yayılıyor. Buraya öncelikle 'Nilüfer Bahçesi' ismini koyduk. Belediye ve yerel medya sayesinde elimizden geldiğince bölgeyi tanıtmaya çalıştık. Bölgeye gezmeye gelenleri zaman zaman teknemle gezdiriyorum." dedi.
