Sağlık Bakanlığının, 17 günlük kapanmanın tamamında aile hekimlerinin çalışmasını öngören bir genelge yayınlamasının ardından Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN) ile Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), “Bayram tatilinde aile hekimliklerine gitmeyeceklerini ve aile hekimliklerinin kapalı olacağını” duymuştu. Ankara Masası’na konuşan AHEF Genel Sekreteri Uzm. Dr. Hüseyin Güntürkün, alınan kararının gerekçesini ve Bakanlıktan gelen yeni yazının içeriğini anlattı.
"Sağlık Bakanlığı yazısı, Cumhurbaşkanlığı genelgesine aykırı"
İş bırakma eylemindeki amacın, aile hekimlerinin itibarının zedelenmesinin önüne geçmek olduğunu dile getiren Dr. Güntürkün, “Tam kapanmayla birlikte, 27 Nisan tarihinde Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanlığı tarafından bir genelge yayınlandı. Bu genelge bütün sağlık kurumlarında işleyişin nasıl olacağını da anlatıyordu. 30 Nisan itibariyle de Sağlık Bakanlığı tarafından bir yazı yayınlandı. Birinci basamakta asgari personelle çalışmamız gerektiğine ve bayram haftasında, 10-12 Mayıs'ta yarım gün idari izinli olduğumuza yönelik bir yazıydı. Bu tabii mutad uygulamalara aykırı. Biz resmi ve dini bayramlarda Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM) idari izinli oluyoruz, ASM'leri açmıyoruz. Çünkü sağlık hizmeti aciller ile yürütülür. Diğer kamu çalışanları gibi bizim de idari izin hakkımız var. Bu nedenle biz de genelgeye itiraz ettik. Sağlık Bakanlığı yazısının, Cumhurbaşkanlığı genelgesine aykırı olduğunu, idari izin hakkımızın kısıtlanamayacağını söyledik. Ve bununla alakalı da sendikalara ve Türk Tabipler Birliği'ne bir çağrıda bulunduk. Tamamından olmasa da sendikalardan da destek geldi. Sonrasında biz Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu olarak, 10-11-12 Mayıs'ı kapsayacak şekilde 3 günlük iş bırakma kararı aldık. Buradaki amacımız itibarımızın zedelenmesine önüne geçmek. Yani bu sadece idari izin hakkımızı kullanmak istiyoruz diye değil. Çünkü biz pandemi boyunca yok sayılan, unutulan, itibarsızlaştırılan bir sağlık meslek grubuyuz. Ve birinci basamak olarak aşılamanın yüzde 90’nını üstlendik. Son 10 yıl içerisinde yüzde 50'ye yakın gelir kaybımız var. Kişisel koruyucu ekipman, maske dağıtımı hala sorunlu. Ve bu gelir kaybı ile beraber pandemide yeni iş yükleri aldık. Elbette aşılamayı yapacağız, salgında da en ön safta savaşacağız ama bir taraftan da var olan haklarımızın gasp edilmeye çalışılmasına itiraz ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Bakanlık yeni bir düzenleme yaptı ve yetkiyi aile hekimlerine bıraktı
Eylem kararının ardından, Sağlık Bakanlığının gönderdiği yeni yazıyı açıklayan Güntürkün şöyle devam etti: “Bugün sabah, bununla alakalı yeniden bir düzenleme yapıldığı ve yetkinin aile hekimlerinde olduğu yönünde bakanlıktan bir yazı geldi. ‘10-11-12 Mayıs’ta koruyucu sağlık hizmetini sürdürecek şekilde planlama yaptıysanız, aşılarınızı planladıysanız izinlisiniz’ demeye getirilen, daha önceki yazılarını düzelten yazı geldi. ‘İzin hakkınız vardır’ demiyor ama ‘aile hekimleri kendi planlamasını yapsın’ diyor. Bu da tabii ki bizim izin kullanacağımız anlamına geliyor. Bu sevindirici bir gelişme. Çünkü hiçbir aile hekiminin böyle bir hak kaybına uğramasını istemeyiz. Federasyon olarak da biz bu anlamda elimizden geleni yapıyoruz. Şunu da ekleyelim; aile hekimlerimiz, kayıtlı hastalarının aşı randevuları varsa mağduriyet yaşanmaması için mutlaka iptal etsin ve hastaneye yönlendirsin. Ya da hastalarının aşı randevularını ayın 17’sinden sonraki günlere öteleyebilir. Çünkü bugünlerde idare izinliyiz.”
