Ünlü heykeltıraş Sait Rüstem, Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı’nın zorlu yolculuğunu anlattı

Ankara Polatlı’daki, Türkiye’nin en büyük anıtı özelliğini taşıyan ‘Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı’nı yapan ünlü heykeltıraş Sait Rüstem, anıtın yapım aşamasını ve Başkent’teki eserlerini Ankara Masası’na anlattı. Sanatçıların sorunlarına da değinen Rüstem, “Pandemi döneminde birçok sanatçı mağdur oldu, galeriler kapandı ama basında hiç duyamıyoruz. Sanatçının atölyesine gidip, sıkıntısını gösteren, çözüm arayan yok” dedi.
Zeliha Demirci
|
12 Mayıs 2021, Çarşamba - 19:21
Ünlü heykeltıraş Sait Rüstem, Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı’nın zorlu yolculuğunu anlattı

Sovyetler Birliği, Azerbaycan Cumhuriyeti Ressamlar İttifakı, Uluslararası UNESCO Rusya Ressamlar İttifaklarına üye olan, Kültür ve Turizm Bakanlığının davetiyle de 1992 yılında Türkiye’ye gelen Azeri asıllı ünlü heykeltıraş Sait Rüstem, Gölbaşı’nda bulunan atölyesinde eserlerini yaratmaya devam ediyor.  Türkiye’nin en büyük anıtı olan, Polatlı Kartepe’deki ‘Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı’nı yapan heykeltıraş Sait Rüstem, eserlerini Ankara Masası’na anlattı.

Ülkenin hemen hemen her ilinde bir eserinin olduğunu dile getiren Rüstem, “Kars’ta, Afyon’da, Giresun’da ve Çankırı’da eserlerim var. Edirne'de, Kırkpınar Ağaları Kurtdereli, Kel Aliço ve Koca Yusuf olmak üzere üçlü bir grubum var. Ankara ise 7-8 tane heykelim var. Ankara Büyük Tiyatro ve Opera Sahnesi bahçesindeki  Leyla Gencer ve Cüneyt Gökçer’in anıtı, Jandarma Genel Komutanlığı önündeki Jandarma Anıtı, İbn-i Sina anıtı var. Ahmet Taner Kışlalı vefat ettikten sonra da Kültür Bakanlığının isteği üzerine anıtını yaptım. Bunlar gibi birçok anıtım var ama kendimi en çok tatmin ettiğim anıt, Bolu’da yaptığım Deprem Anıtı'dır. En büyük anıtım da Polatlı’daki Dur Yolcu Mehmetçik Anıtımdır.” ifadelerini kullandı.  

"53 kişi gece gündüz çalıştık ve 8 ayda bitirdik"

Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı’nın yapımını anlatan sanatçı Rüstem, “Genelkurmay Başkanlığının yarışması oldu ve benim eserim beğenildi. Üzerinde bazı değişikler yapıldı ve 2008 senesinde Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı’nı diktik. Anıtı yapmak çok kısıtlı süremiz vardı ve komutanlar ağustos ayındaki devir teslime yetişmesini istediler. Sponsorlarımız da iyi destek verdi ve biz seferber olduk. Benim akademiden arkadaşlarım vardı onlarım davet ettim. Yaklaşık 53 kişi gece gündüz çalıştık. Hiç dinlenmeye vaktimiz olmadı ve 8 ayda bitirdik. Anıt 32 metre uzunluğunda, 10 katlı binaya denk geliyor. Çok ilginç bir anımız var. Anıtın 28 Ağustos'ta açılışı yapılacaktı. 26 Ağustos’ta heykelin kafası yoktu komutanlardan biri geldi, ‘Valla heykelin kafasını koymazsan senin kafanı keserim’ dedi. Tabii espriydi bu. Biz en son ayın 27’sinde heykelin kafasını koyduk ve tamamladık. Çok çalıştık, önce 1 metre boyunda küçük bir çalışması yapılıyor. Sonra bunu büyütme teknikleri var. Ben bütün detayları önceden hazırlarım, model çalışması bana ait oluyor. Daha sonra kalıplama, döküm ve kaynak işlerinde ekip olarak devam ediyoruz.” şeklinde konuştu.

Gelecek projelerine değinen Sait Rüstem, “Sadece Ankara için değil, Türkiye için gerçekten güzel projelerimiz var. Çok güzel şehitliklerimiz var. Mesela Köroğlu’nun 50 metrelik bir heykeli, büyük bir Mevlana anıtı söz konusunda. Hepsinin projeleri hazır. Kültür Bakanlığımız destek verirse daha değişik projelerimiz var. Ardahan'da büyük projelerimiz var. Heykelin gerçekten maliyeti çok yüksektir. Bu tip çalışmalarda basit malzeme kullanırsın ama ömrü kısa olur. Kalıcı ve uzun ömürlü malzeme kullanmak için de yüksek bütçeye ihtiyaç vardır.” dedi.

"Sanatçının beklentisi maddi değil, manevidir"

Sanatçıların sesine kulak verilmesini gerektiğinin altını çizen ve sorunlarından bahseden Sait Rüstem, "Sanatçılar olarak biz sadece ilgi istiyoruz. Azerbaycan'ın Kültür Bakanı Türkiye geldiği zaman bir toplantıda görüştük. Bana ‘ne ihtiyacın var?’ diye sordu. Ben de, ‘Sayın bakanım benim maddi olarak bir ihtiyacım yok’ dedim. Sanatçılar çalışan insanlardır. Onlar ekmeğini taştan çıkarır. Onların sıkıntısı para kazanmak değil. Ben bakanımızdan sadece bir şey rica ettim; ‘Sayın bakanım, sanatçıları küstürmeyin’ dedim. Sanatçılar hassas insanlardır. Onlar küstüğü zaman gerçekten bunalıma girerler. Onları küstürmek de ilgisizliktir. Umarım ilgi gösterirler. Çünkü sanatçının beklentisi maddi değil, manevi beklentilerdir. Biz sanatçılar gidip kapıda beklemek istemiyoruz. Bizi hemen içeri almalılar. Bizim derdimizi dinlemeleri lazım. Biz üreten insanlarız. Bizim gerçekten zamana çok ihtiyacımız var. Bunu da ben yüksek sesle söylüyorum. Yetki sahibi olan insanlar, sanatçılara değer versinler. Sanatçılarla arada bir toplansınlar, dertlerini dinlensinler." ifadelerini kullandı.

"Sanatçının hakkında 3 dakika haber yapmak zor geliyor"

Sanatçı Rüstem şöyle devam etti: "Sadece ben kendimi düşünmüyorum geçim derdi olan insanlar var. Benim arkadaşım köyüne yerleşti, hayvancılıkla uğraşıyor. Üniversiteyi bitirdi, ömrünü verdi, atölye kurdu ama köye muhtaç kaldı. Pandemi döneminde birçok sanatçı mağdur oldu, galeriler kapandı ama basında hiç duyamıyoruz. Sanatçının atölyesine gidip, sıkıntısını gösteren, çözüm arayan yok. Bütün haberlerde 2-3 dakika gerçekten çok basit konulardan bahsediliyor ama bir sanatçının hakkında 3 dakika cümle sarf etmek zorlarına gidiyor. Peki biz sanatçıları nasıl tanıtacağız? Sanatçılarımızı nasıl ödüllendireceğiz? Yeter ki bize çalışın, üretin deyin. Sanatçılara zaman ayırmak lazım."

http://www.ankaramasasi.com/haber/771041/unlu-heykeltiras-sait-rustem-dur-yolcu-mehmetcik-anitinin-zorlu-yolculugunu-anlatti
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.