AK Parti Ankara İl Başkan Yardımcısı Mehmet Yılmazer, Esra Yılmaz Aksoy'un istifasını değerlendirdi

AK Parti'den istifa eden Mamak Belediye Meclis Üyesi Esra Yılmaz Aksoy’un iddiaları hakkında konuşan AK Parti Ankara İl Başkan Yardımcısı Mehmet Yılmazer, “Eğer yolsuzluk iddiasında bulunmuşsa bunu ispata mecburdur." dedi. Yılmazer, partiden olduğu gibi Yılmaz'ın meclis üyeliğinden de istifa etmesi gerektiğini söyledi.
Büşra Bayrak
|
11 Haziran 2021, Cuma - 19:30
AK Parti Ankara İl Başkan Yardımcısı Mehmet Yılmazer, Esra Yılmaz Aksoy'un istifasını değerlendirdi

AK Parti'den istifa eden Mamak Belediyesi Meclis Üyesi Esra Yılmaz Aksoy'un, Mamak Belediyesi Gönül Çarşısı'nda yolsuzluk yapıldığına yönelik iddiasına iktidar partisi rest çekti.

Yılmaz’ın istifası ve iddialarıyla ilgili Ankara Masası’na konuşan AK Parti Ankara İl Başkan Yardımcısı Mehmet Yılmazer, partisinden ayrılan Yılmaz’ın meclis üyeliğinden de istifa etmesinin daha doğru bir tutum olacağını belirtti.

Ankara Masası Gündem Özel yayınına katılan İYİ Parti Ankara İl Başkanı Yetkin Öztürk’ün, AK Parti Keçiören Meclis Üyeleri İbrahim Uyar ve Emir Kuşdemir'in istifa ederek partilerine geçmeleriyle ilgili "AK Parti'den daha çok kopuşlar olacak. Bizi izlemeye devam etsinler" şeklindeki sözlerine değinen Yılmazer, "Maalesef İYİ Parti İl Başkanı sizin programınızda 'Daha neler yapacağız' gibi bir ifade kullandı, talihsiz bir ifade. Demek ki siyasetten anladıkları bu. Ama şunu söyleyeyim, bakın bu istifaların her biri münferittir. Bunun devamının geleceğini düşünenler yanılırlar, yolda kalırlar. Keçiören'deki istifalarla ilgili sizin programınızda ben konuyu zaten ifade etmiştim. Bu münferit bir olaydır, istifa edilmiştir. Esra Yılmaz Hanımın da istifası yine münferit bir olaydır.” diye konuştu.

"Böyle bir olayın yaşanmış olabileceğini düşünmüyorum"

Yılmaz’ın yaşadıklarını Mamak Belediyesi’nin tümüne teşmil edilmeye çalışılmasının etik olmadığını aktaran Yılmazer, “Yerel yönetimler başkanı olduğum için süreç içerisinde yaşananlara vakıf olduk. O da şudur: Benim bildiğim, anladığım, öğrenebildiğim kadarıyla, bir belediye çalışanı ile bir belediye meclis üyesi ama aynı zamanda belediye çalışanı olan Esra Yılmaz'ın aralarındaki aynı çalışma ortamı içerisindeki sözlü diyaloglardır. Bu sözlü diyalogların ayrıntısına şahit değilim. Esra Yılmaz’ın belirli iddiaları var. Bu konuyla ilgili de bildiğim kadarıyla bir tazminat davası yönlendirilmiş durumda. Dolayısıyla konu yargıya intikal etmiş bir pozisyonda. Müddei burada da iddiasını ispata mecburdur. Ancak Esra Yılmaz'ın ifadelerine katılmadığımı, böyle bir olayın yaşanmış olabileceğini düşünmüyorum. Ama iddia dediğim gibi ispata mecburdur. Bir yolsuzluk iddiasında bulundu. Eğer yolsuzluk iddiasında bulunmuşsa bunu da ispata mecburdur. İspat etmedikçe de yargısız infaz yapmanın doğru olacağını düşünmüyorum. Çünkü burada yaşanan olay tamamen iki çalışan arasındaki kavgadır ve bu kavganın bizim siyasetimiz ile bir ilgisi yoktur. Evet eğer bir kavga yaşanmışsa, bir belediye meclis üyesi ve belediye çalışanı olan ve iki belediye çalışanı arasında böyle bir kavga olmuşsa, bunun Mamak Belediyesi’nin tümüne teşmil edilmeye çalışılması da etik değildir. Bu konuda alınması gereken önlemler alınmış mıdır? Mücadele edilmiş midir, konuşulmuş mudur? Bunu artık tarihe bırakıyorum. Yani şahit oldukları Esra Yılmaz'da da diğer tarafta da belki görüşmeler gerçekleştirilmiştir zamanında.” diye konuştu.

"Etik olan tutum belediye meclis üyeliğinden de istifa etmek olurdu"

Yılmaz'ın  meclis üyeliğine AK Partililer tarafından seçildiğine dikkat çeken Yılmazer, bu nedenle kendisinin partiden olduğu gibi Meclis'ten de istifa etmesi gerektiğine vurgu yaparak, "Anlaşılamayan uzlaşılamayan bir durum olmuş olabilir.  Bu durum Esra Yılmaz'ın partisini değiştirmeye neden olan bir durumsa -ki yazık ki böyle olduğunu düşünmüş ve AK Partimizden istifa etmiş. Bana kalırsa doğru tutum, etik olan tutum aynı zamanda belediye meclis üyeliğinden de istifa etmek olurdu. Çünkü Esra Yılmaz'ın belediye meclis üyesi olarak seçilmesine katkı AK Partili olmasıdır. AK Partili olarak aday olmuştur. Halk ona AK Partili olduğu için oy vermiştir. Elbette aksi düşündüğü tutumlar durumlar var ise bunu dile getirmesi kadar tabii bir durum yoktur. Demokratik toplumlarda bu olur, eleştirel bir tutum olur. Ama parti içerisinde parti disiplini gereği olması gerektiği şekilde olur. Bu şekilde oluyorsa demek ki yapacak bir şey yok,  İYİ Parti'yi daha anlamlı bulmuş. Bundan sonra İYİ Parti'de çalışacakmış. İYİ Partili bir belediye meclis üyesi olmayı o kendisine yakışır görüyorsa bizim diyeceğimiz bir söz yoktur.” ifadelerini kullandı.

"İstifa açıklaması yapacağına dair önceden bir bilgi geldi "

Büyükşehir Belediye Meclisi'nde konuşturulmadığını iddia eden Murat Köse'nin kendi yönettiği Mamak Belediye Meclis'inde Esra Yılmaz'ın konuşmasını engellediği yönündeki yorumların sorulması üzerine Yılmazer, iki olayın birbirinden farklı olduğuna dikkat çekti.

Olay günü  Kırıkkale'deki gazetecilerden birtakım duyumlar aldığını aktaran  Yılmazer, "Esra Yılmaz olarak ifade edilmedi ama okların onu gösterdiğini anladım. İstifa açıklaması yapacağına dair bir bilgi geldi. Bir haber geldi. Muhtemelen bu belediye başkanımıza da geldi." ifadelerini kullandı. 

"Sansasyona sebebiyet vermek adına bir söz isteme mevzusu var"

Yılmaz'ın istifa etmeye yönelik söz istediğini savunan Yılmazer, "Şimdi bir belediye meclis üyesi partisinden istifa etmek üzere ise bunu belediye meclisinden mi yapar? Eğer bir partiden istifa edecekse o partinin ilçe başkanlığı vardır, gider orada istifasını verir ve çıkar. Orada basın açıklaması mı yapacak? Tabi ki yapabilir. Normal demokratik usuller ve parti disipliniyle bunu yapsaydı. Diyelim ki parti disiplinini düşünmüyor. Ama bir siyasetin de genel bir değerler silsilesi, bir yapılma şekli var. Bunu yapardı ve geçerdi. Ama değil orada sansasyona sebebiyet vermek adına bir söz isteme mevzusu var. Orada da sözü reddedilmiş değil. Aranızda anlaşın denilmiş, hiç bir cevap verilmemiş. Dolayısıyla bunu grup başkanvekilinin önerge üzerine konuşmayı istemesi ile yasal olarak bir taleple, gündem dışı konuşmayı birbirine karıştırmamak lazım. Gündem dışı konuşmak zaten yasal olarak belediye meclisinin takdirindedir. Buna söz verip vermemek belediye başkanının takdirindedir. Diyelim ki, böyle gündem dışı konuşmaya ilişkin belediye başkanı söz vermemişse bile evleviyetle şunu söyleyebiliriz, kanuna yönetmeliğe uygun davranmıştır. Dolayısıyla bu bir susturma değildir. Esra Yılmaz da Facebook üzerinden bir paylaşım yapmış. Zaten açıklama yapmayı engelleyeceğimiz bir mecra yok. Sosyal medya bugün dünyada her yerde çalışan bir durumdur. Buna Mansur Yavaş da alışacak tüm siyasetçiler de alışacak. Ama şunu söylemek lazım, siz eğer bir konuda, bir yerde, bir belediye meclis üyeliğini işgal ediyorsanız, görevinizi yaptınız mı, yapmadınız mı buna bakmalısınız. Görevinizi yaptınız ve vicdanınız rahatsa ve siz bu görevi hangi parti amblemi ile aldıysanız o parti amblemi ile bırakmanız gerekir. Değilse bunun ben çok etik olduğunu düşünmüyorum. Bu benim şahsi kanaatimdir. Bunun dışında da diyecek başka bir söz yok“ dedi.

http://www.ankaramasasi.com/haber/830704/ak-parti-ankara-il-baskan-yardimcisi-mehmet-yilmazer-esra-yilmaz-aksoyun-istifasini-degerlendirdi
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.