Naim Babüroğlu'dan dikkat çeken Afganistan açıklaması

Afganistan'ın başkenti Kabil'de Hamid Karzai Havalimanı'nın güvenliği ile ilgili önemli bir adım atıldı. Bu kapsamda ABD'den teknik bir heyet Türkiye'ye geldi.

Milli Savunma Bakanı Akar, ABD ile yapılan Afganistan görüşmeleriyle ilgili olarak "Teknik heyet geldi. Şu an için alınmış bir karar yok. Mevcut personel dışında bölgeye giden personelimiz bulunmuyor" açıklamasında bulundu.

Peki bölgede neler oluyor?

Ankara Masası Genel Yayın Yönetmeni Gökhan Gökyıldırım'ın sorularını yanıtlayan Emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu, önemli değerlendirmelerde bulundu. 

Babüroğlu, Şu anda 500 Türk askerinin havalimanının güvenliğini sağladığının altını çizdi.

NATO'nun "Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için" şeklinde özetlenebilecek meşhur 5. maddesinin teröre karşı  George W. Bush zamanında  ilk kez Afganistan'da uygulandığını belirten  Babüroğlu, aradan geçen 20 yıl sonra yenilen ABD'nin çekildiğini söyledi. 

ABD'nin en az 2.500 asker kaybettiğini, 2 trilyon dolardan fazla da maddi kayba uğradığını ifade eden Babüroğlu, "Afganistan bugün maden yönünden zengindir ancak bunların kullanılır hale gelmesi için belirli bir sisteme ihtiyaç var. ABD bu madenlerden bile 2 trilyon dolar elde edemez. Dolayısıyla ABD çekiliyor, yenildi." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin de NATO üyesi olduğunu ancak 20 yılda hiçbir zaman muharip güç olarak görev almadığına dikkat çeken  Babüroğlu, daha çok insani yardım yapıldığını belirtti. 

"Taliban güçleniyor"

Bundan dolayı Afganistan halkıyla Türk askeri arasında sıcak bir iletişim olduğunu kaydeden Babüroğlu, "Olumlu bir durum var. Yani Türk askerinin oradaki konumu çok olumlu ancak Afganistan artık eski Afganistan değil. Taliban, Afganistan coğrafyasının yaklaşık yüzde 70’ini şu anda kontrol eder durumda. Taliban yavaş yavaş ilçe merkezlerini kontrol etmeye başladı. ABD istihbarat kaynaklarına ve ABD uzman görüşlerine göre; CIA’nin istihbarat raporlarını incelediğimizde Taliban güçleniyor. Taliban 6 ay içerisinde Afganistan'ın kontrolünü ele geçirme yeteneğine sahip." şeklinde konuştu. 

" Afganistan çok maliyetli bir coğrafyadır"

Taliban'ın yönetimi ele geçireceğini ve CIA’nin istihbaratına göre Afganistan'ın iç savaşa doğru sürükleneceğini dile getiren  Babüroğlu, "Kimdir bu Taliban? El Kaide'yle işbirliği olan ve 1979'da Sovyetler Birliği, Afganistan'ı işgal ettiğinde -ki bu işgal ilginçtir. Sovyetler Birliği'ni o zamanki Afganistan hükümeti çağırmıştı. Yani Afganistan hükümeti Sovyetler Birliği'ne gelin asker bulundurun demiştir. Sovyetler Birliği bunun üzerine 29 Aralık 1979'da tanklarıyla Afganistan'a girmiştir. Ve 10 yıl sonra çekilmiştir. Arkasında 50.000 ölü ve milyarlarca dolar gömerek çekilmiştir. Ve Sovyetler Birliği çekildikten 1 yıl sonra dağılmıştır. Dolayısıyla Sovyetler Birliği'nin çöküşü, dağılışı Afganistan’la başlar. Afganistan çok maliyetli, çok pahalı bir coğrafyadır. Oraya giden devletlere pahalıya mal olmuştur. ABD gelmiştir , ikinci Vietnam'ını yaşamıştır. ABD, yenilmiştir." dedi. 

Afganistan'daki riskler

"Türkiye şimdi Afganistan'a giderse ne olur?" diye soran  Babüroğlu,  "ABD niye kalmıyor sorusu anlamlı değil mi? Türkiye NATO üyesi güzel ama ABD oradaki emniyeti sağlasın, devam etsin... ABD özel askeri şirketlerle sağlasın, sağlamıyor. Neden? Çünkü artık oraya vereceği enerjiyi maddi durumu Çin’e kaydırmak istiyor. Dolayısıyla Türkiye şu anda gönüllü. ABD'nin de istediği durum bu." diye ekledi. 

Bunun yerine Birleşmiş Milletler şemsiyesi altında oluşturulan misyona  Türkiye'nin önderlik yapmasının daha uygun bir seçenek olduğunu vurgulayan  Babüroğlu,
riskin azaltılması gerektiğinin mesajını verdi. 

Programın devamında İdlib konusuna değinen  Babüroğlu şunları söyledi:

Rusya'nın desteğinde Suriye, İdlib'in güneyinde bu terör örgütlerinin (Heyeti Tahriri Şam) tehdit olduğu gerekçesiyle orayı sürekli bombalamaya başladı. Bu Türkiye ile Rusya arasındaki bir soğukluğun belirtisi. Türkiye ile Ukrayna arasındaki işbirliği  Rusya'yı memnun etmedi. Azerbaycan'da Türkiye'nin bir üst kurması konusu açıklandığında Rusya buna açıkça karşı çıkmıştır. Rusya, Ukrayna için de açıkça karşı çıkmıştır. Türkiye'nin Ukrayna'ya insansız hava araçları, silahlı hava araçları gibi bazı savunma sistemlerini satmasına karşı çıkmıştır

NATO zirvesinde Türkiye'nin de imzaladığı bir madde var. Türkiye'nin, 'Ukrayna, Karadeniz'de, Asya'da, Akdeniz'de her yerde daha fazla görev alsın' şeklinde bir açıklaması var. Bu NATO Bildirisi'ne de yansıdı. 28 Haziran'da Sea Breeze tatbikatı var. Bu Ukrayna kıyılarında, yani Karadeniz'de olacak. Bu elbette Rusya’yı memnun etmiyor. Karedeniz'de NATO’nun, ABD’nin, İngiltere'nin varlığının artması en fazla Rusya’yı rahatsız eder. İstikrarlı Karadeniz’i de istikrarsız bir göl haline getirir. 

Türkiye bana göre bu tür büyük çaplı tatbikatların Karadeniz'de yapılmasına karşı çıkmalı. Çünkü Karadeniz kıyıdaş ülkeler için bir barış denizidir.  Türkiye'nin, kıyıdaş olmayan ülkelerin buraya mümkün olduğu kadar gelmelerini engellemesi lazım.