CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu: Söz veriyorum helalleşeceğiz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "Onlara güzel bir Türkiye vadediyoruz. Tasada ve kıvançta beraber olacağımız, kadın-erkek ayrımı olmayan, hiç kimsenin ötekileştirilmediği bir Türkiye'de yaşamak istiyoruz. Bunun sözünü veriyorum, mutlaka Türkiye kucaklaşacaktır, mutlaka Türkiye helalleşecektir," dedi.
Ankara Masası
|
08 Mart 2022, Salı - 14:27
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu: Söz veriyorum helalleşeceğiz

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu "Bütün vatandaşlarımızı yürekten kucaklıyoruz. Onlara güzel bir Türkiye vadediyoruz. Tasada ve kıvançta beraber olacağımız, kadın-erkek ayrımı olmayan, hiç kimsenin ötekileştirilmediği bir Türkiye'de yaşamak istiyoruz. Bunun sözünü veriyorum, mutlaka Türkiye kucaklaşacaktır, mutlaka Türkiye helalleşecektir, büyüyecektir, mutlaka Türkiye'ye demokrasi gelecektir, mutlaka İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girecektir." dedi.

Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satırbaşları;

Bayburtlu kardeşlerin milletvekili istiyorum sizden. Bayburt'un gerçek anlamda il olmasını istiyorsanız, Bayburt'ta işsizlik olmasın diye düşünüyorsanız oyunuzun rengini değiştireceksiniz. Millet İttifakı'nın bileşenlerine oy vereceksiniz. O zaman göreceksiniz Bayburt tarihteki görkemli günlerine mutlaka kavuşacaktır.

Bir siyasi iktidar vaatlerle geliyorsa sözünü tutması gerekir. En tepedekinin 'ben güvenilir bir insanım' demek için sözlerini tutmalı. Muhtarlara maaşları konusunda sözü vermişti, tutmadı.

Anadolu'nun içi boşalıyor, yatırım batıya kaydı. Sınırları ticaretinde ciddi kısıtlama gelmiş vaziyette. Buradan bütün Vanlı kardeşlerime sesleniyorum; Van'ın tarihini de ekonomisini de büyüteceğiz. Van'ı gerçek anlamda büyütmeye söz veriyorum. Van'ın kahvaltısını her yabancının da tatmasını isterim. Van'ı gerçek anlamsa büyütmeye bu kürsüden söz veriyorum.

Muhtarların üzerine bir görev düşüyor, sandığa gittikleri zaman sözünde durmayan politikacıya asla oy vermem diyecek. Bugün beni yarın toplumun çok daha büyük bir kesimini kandırabilir diyecek. Sağlıkçılar için de bütçeden önce bir torba kanun gelmişti.

" Sağlıkçılarla ilgili verdikleri sözü tutmadılar"

Sayın Sağlık Bakanı aradı, genel kurulda görüşülecek biz genel kurulda görüşülürken malum pandemi dolayısıyla sağlıkçılar büyük özveride bulundular, onların aylıklarına zam yapalım dediler. Çok güzel. Biz tamam dedik, eksiklik var normalde bütün sağlık çalışanlarını karşılaması lazım ama biz buna destek vereceğiz dedik.

Geldi biz desteğimizi açıkladık , fakat dediler ki bunu bir görüşmemiz lazım. Bütün sağlık çalışanlarını kapsasın dendi, eyvallah, çok daha güzel bir tablo çıkar. Gitti komisyona komisyondan çıkmadı. Hatta komisyondan gelir diye cuma- cumartesi, pazar da parlamento açık kaldı. Sağlıkçılarla ilgili maddeler tamamıyla çıkarıldı. Ve torba kanun o şekilde geçti. Tam 4 ay geçti .Sağlıkçılarla ilgili verdikleri sözü tutmadılar.

Bütün sağlıkçı kardeşlerimize söylüyorum bir politikası verdiği sözü tutmazsa o politikacının mensup olduğu partiye oy vermeyeceksiniz kardeşim. Biz kandırılmaya alıştık diyorsanız o zaman devam edin. O zaman demokrasi yok, özgürlük yok, geçinemiyorum diye dert yanmayacaksınız! Kendi geleceğinizi kendi iradenizle belirleyeceksiniz. Sizi kandıran siyasetçiye izin vermeyeceksiniz.

"Zeytin ağaçlarına karşı bir alerjisi var"

AK Parti'nin bu zeytin ağaçlarına karşı bir alerjisi var. Kanunla yapamadıklarını bir yönetmelikle yaptılar. Şimdi bunun üzerine bütün STK'lar davalar açtı bizler de dikkatle değerlendiriyoruz.

İnsan bazen şaşırıyor. Nükleer enerji düzenlemesi vardı. Orada CHP'lilerin yaptığı ciddi itirazlar vardı. Bir nükleer enerji komsiyonu kurulacak ve bu kurumun da liyakat sahibi olmaları lazım.

Bu konuda önergelerimiz verildi. Fakat her seferinde reddedildi. Kaboğlu 'Ya bunlar bunu böyle yaptı ama ya bunlar bir yönetmelikle veya KHK ile kendilerine yönelik bir kurum oluştururlarsa' dediğinde, Özgür Özel kardeşimiz 'Hayır yapamazlar' demiş.

Nitekim kanunun yayınlandığı gün nükleer düzenleme kurumuyla ilgili düzenleme de Resmi Gazete'de yayımlandı. Şuanda nükleer kelimesinin n'sini dahi bilmeyen bir kişiyi oraya atamak mümkün. Ya devlette adalet liyakat unutulmuş vaziyette.

AYM iptal kararı vermişti .Bunun için de yine Kaboğlu hocamıza görev düşüyor. AYM'ye itiraz dilekçemizi hazırlayacağız. Devlet böyle yönetilmez, devlet bilgi, birikim, adaletle yönetilir. Ama bunlara böyle yapıyorlar. Ama hiç kimse merak etmesin hepsini aşacağız.

"Parlamentonun yarısı kadın yarısı erkek olsun"

Bugün 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü. Hayatın kahrını çeken kadınlar, evladı işsiz olduğu için iş arayan kadınlar, gece sokağa rahat çıkamayan kadınlar, yılın sadece 1 günü bütün kadınlar acaba bir araya gelip yürüyüş yapabilir miyiz, kendi haklarımızı, beklentilerimizi topluma duyurmak için bir yürüyüş yapabilir miyiz diye düşünen kadınlara yasak getiren erkekler. Demokrasinin ne olduğunu bilmeyenler. Kadının haklarını ellerinden almaya çalışanlar. Ve Ukraynalı kadınlar. Bu dramı dünya insanlık hak etmiyor.

Tarafların bir araya gelerek anlaşması lazım. Silahla öldürülüyorlar, bomba ile öldürülüyorlar. 21. yüzyılın dünyasında böyle bir vahşeti kabul etmiyoruz. Kadınlar hayatın kahrını çekiyorlar ama dirençle hayata sarılmasını, zorlukları aşmasını da biliyorlar. Kadınların hayatın her alanından güçlü bir şekilde yer almalarını istedik. Parlamentonun yarısı kadın yarısı erkek olsun.

Siyasi partiler yasasını değiştirelim, parlamentonun yapısı bizim nüfus yapımızı göstermiş olsun. Teklif hazırlandı, 400'e yakın kadın kuruluşuna gönderildi, öneriler geldi, teklif son şeklini aldı genel kurula indirdik, açık ve net ifade edeyim size sağlamak istediğimiz bu teklifi AK Parti ve MHP'nin kadın milletvekilleri de dahil reddettiler. Kadınlara şikâyet ediyorum.

Hayat pahalılığını en çok yaşayan kadınlardır. Evladını yatağa aç yatıran annenin dramını kimse anlayamaz. Ve Türkiye'nin bu acı tablodan süratle kurtulması lazım. Bunun için de sandığın gelmesi gerekiyor. Direniyorlar ama gün olacak sandık gelecek ve biz Türkiye'nin kaderini kadın-erkek hep birlikte değiştireceğiz.

Aylardır söyledim, gıda krizi geliyor, önlem alın diye. Gıda krizinin geleceğini görmüyorlar. Kış ayları geliyor bakın insanlar faturalarını ödeyemeyecekler aman bir kara-kış fonu kurun diye defalarca söyledim yine yapmadılar. Ama CHP'li belediyeler bunların tamamını yaptılar. Faturasını ödeyemeyecek durumdaki ailelerin faturalarını ödediler.

"Enflasyon sopasını fakirin fukaranın sırtında kırdılar"

Ben yine tekrar hepinizin huzurunda CHP'nin aldığı bu kararı uygulayan, kendi sınırları içindeki hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir tabloyu yaratan belediye başkanlarımıza teşekkür ederim. Ne diyorlardı sakın CHP'ye oy vermeyin yardımlar kesilir.' Bütün bu algının nasıl yıkıldığını nasıl yok olduğunu hepimiz gördük ve bu yanlış algının da tanığı olduk. Bunlar tam tersini yaptılar zam üstüne zam yaptılar enflasyon sopasını fakirin fukaranın sırtında kırdılar.

Esnaf büyümedi, çiftçi büyümedi, taksici büyümedi, kim büyüdü? Ben söyleyeyim, milyonlar fakirleşirken 5'li çete büyüdü. Bunların sorumlusu kim? Bu kadar zammı kim yaptı? Esnafı kim perişan etti, çiftçiyi toprağına kim küstürdü? 84 milyondan alıyorsun yüzde 11 büyüyenlere veriyorsun. Demek ki ülkeyi bu hale bu hükümet getirdi.

http://www.ankaramasasi.com/haber/1350187/chp-lideri-kemal-kilicdaroglu-soz-veriyorum-helallesecegiz
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.