Olay, 22 Nisan tarihinde meydana geldi.

İddiaya göre, Sincan’da yaşayan felç hastası emekli polis Ahmet Özcan (66), eşini tedavi ettirdiği özel hastanenin masraflarına maaşı yetmeyince, arkadaşı aracılığıyla   Engin E. adlı emlakçıyla tanıştı.

Ankara Batı Adliyesinin karşısında bulunan bir iş merkezindeki avukatlık bürosunda Hasan Y. ve Engin E. ile buluşan Özcan, Engin E.’ye maaşını haciz edebileceklerini ifade ederek 5 bin lira istedi. 

 İki taraf şartlarda anlaşırken, Özcan'ın tuvalete gittiği anda rakamlarla oynama yapılarak 5 bin lira 180 bin liraya çıkarıldı.  Ardından avukatlık bürosu çalışanı ve Engin E., Özcan’ın maaşına haciz koydurmak için Ankara Batı Adliyesi’ne gitti. Sonrasında avukatlık bürosu çalışanı ile ofise dönen Engin E., parayı Özcan’a vermeden hızlıca olay yerini terk etti.

Daha sonra Özcan’ın evine Ankara Batı Adliyesi İcra Müdürlüğü'nden Tülay O. adına 180 bin liralık ödeme emri geldi. Felç olması nedeniyle bu duruma itiraz edemeyen Özcan, hem ihtiyacı olan 5 bin lirayı alamadı hem de mağdur oldu.

Yetkililerden yardım istedi

Yaşadıklarını anlatan emekli polis Özcan, maddi anlamda zor durumda olduğunu belirterek “Benim gibi bu duruma düşen başkaları da olabilir. Devlet büyüklerimize sesleniyorum, benim canım yaktılar başkasının canı yanmasın. Çözülürse annemden yeni doğmuş gibi olacağım. Beni açlığa mahkum etti bu vatandaşlar. Maddi manevi zararlarımın karşılanmasını istiyorum. Gerekli cezaları neyse alsınlar. Ben devlet için 25 sene polislik yaptım. Düştüğüm duruma bak. Ben ikaz ettim onlara telefon açtım, benim icramı kaldırın, ben sizden para almadım diye. Bana para verecek olan şahıs dedi ki ‘nereye gidersen git, kimseden korkumuz yok’ şeklinde kelimeleri tehdit eder gibi beyan etti” dedi.

"Bütün suç benim"

180 bin lira borcu ödemek için birçok sıkıntı çektiğini dile getiren Özcan, “Benim 3 ila 5 bin lira arasında paraya ihtiyacım vardı. Fakat ne yazık ki hiç para vermediler bana. İmza attırdılar, bütün suç benim. Detaylı olarak incelemedim. Yanımdaki şahsa güvendiğim için meblağa bakmadan hazırladıkları evrağı imzaladım. İkinci kez 180 bin lira hazırlamışlar, ilk hazırladıkları evrağı imzalamadım. Ben sizden bir maaşıma karşılık para alacağım dedim. Bu 180 bin liranın ne olduğunu sordum. Tuvalete gittim geldim. Hazırladıkları rakama hiç bakmadım. 180 bin liralık borç gelince başımdan aşağı sıcak su döküldü” ifadelerini kullandı.