Mustafa Destici'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısını geri çeviren Akşener'e eleştiri

Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İyi Parti’ye yönelik çağrısının olumlu bir şey olduğunu belirterek, “Çağrı yapılan parti açısından da aslında önemlidir, değerlidir, kıymetlidir. Niye? Seni gündeme taşıyor. Niye? Sana bir değer atfediyor, kıymet atfediyor. Ama verilen cevap çok çirkin. Her yönüyle çirkin” dedi.
Ersin Küçükbarak
|
19 Kasım 2022, Cumartesi - 00:37
Mustafa Destici'den Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısını geri çeviren Akşener'e eleştiri

Mustafa Destici, TV100’de yayınlanan Yüzler Kulübü programında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İyi Parti’ye yaptığı çağrıyı değerlendiren Destici şunları söyledi:

“Verilen cevap çok çirkin”

“Sayın Cumhurbaşkanı normal bir çağrı yaptı her parti her partiye çağrı yapabilir ittifaka davet edebilir bu aslında olumlu bir şeydir. Çağrı yapılan parti açısından da aslında önemlidir, değerlidir, kıymetlidir. Niye? Seni gündeme taşıyor. Niye? Sana bir değer atfediyor, kıymet atfediyor. Ama verilen cevap çok çirkin. Her yönüyle çirkin. Yani bir siyasetçiye yakışmaz, benzetme daha çirkin. Ona farklı benzetmelerle başkaları da daha ağırlarıyla cevap verebilir. Şimdi ben ne söyleyebilirim burada benim söyleyebileceğim şey o zaman derim ki siz de bir ayağı HDP olan, terör örgütü olan masada oturmaya devam edin derim en basitiyle, çok memnunsanız. Şimdi bakıyorsunuz Meral hanım son günlerde HDP eş genel başkanlarından birisiyle birbirlerine yükseliyorlar. Yani o ona yükseliyor o ona yükseliyor. Sert cevaplar veriliyor. Tamam da sayın Akşener’e sormak lazım Sayın Erdoğan’ın bu çağrısına o kadar sert cevap veriyorsun HDP eş genel başkanına böyle yükseliyorsun da yüzünde Rabbi yessir gördüğünüz İmamoğlu sizi Pervin Buldan’la beraber ağaç dikmeye davet ettiğinde ona hiç yükselmedin, ona hiç böyle cevap vermedin. Ben Pervin Buldan’la birbirlerine yükselmelerini de kayıkçı kavgası olarak değerlendiriyorum. Birbirleriyle ilgili ciddi bir atışma olarak görmüyorum Eğer öyle olsa İmamoğlu’nun çağrısına da ne diyorsun sen derdi. Kimi kimle nereye davet ediyorsun derdi. Ya da Demirtaş kahve içmeye geleceğim dediğinde de Tayyip Erdoğan’a -ülkenin Cumhurbaşkanı aynı zamanda- verdiği cevabı bile veremedi. Cumhurbaşkanı’na veriyorsun Demirtaş’a veremiyorsun. Ben bunu da halkın Türk milliyetçilerinin değerlendirmesine bırakıyorum”

"İyi Parti’nin de Cumhur İttifakı’nda yer almasından memnuniyet duyarım"

Destici, Cumhur İttifakı'nın genişlemesine ilişkin bir soru üzerine Cumhur İttifakı’nın hassasiyetlerini ya da önceliklerini taşıyan her siyasi partinin Cumhur İttifakına dahil olabileceğinin altını çizdi.

“Bizim önceliğimiz nedir bizim önceliğimiz çok açık ve net devletin varlığı, bekası, ülkenin bütünlüğü milletin istiklali ve istikbalidir. Bunu istikrarlı bir şekilde götürmektir” diyen Destici, “Ben Yeniden Refah Partisi’nin Cumhur İttifakı’nda yer almasından memnuniyet duyarım. İyi Parti’nin de Cumhur İttifakı’nda yer almasından memnuniyet duyarım” şeklinde konuştu.

“O masadan o liderlerden biri aday olacaksa elbette ki birinci aday Kılıçdaroğlu’dur”

Destici, altılı masanın cumhurbaşkanı adayıyla ilgili değerlendirme yaparken de masada adaylığı en çok CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun hak ettiğini dile getirdi.

Kılıçdaroğlu’nun masanın en büyük partisinin genel başkanı olduğuna işaret eden Destici,

“Masayı oluşturan yani altı kişiyi o masada buluşturan özveriyse özveri, destekse destek her anlamda partilerin hepsine sadece İyi Parti’ye verdiği 15 milletvekilinden bahsetmiyorum. Her türlü destekten bahsediyorum. Bütün bunları yapan oy farkına bakmadan, oy hesabı yapmadan eşit şartlarda masaya hepsini oturtan, hepsine eşit şartlarda söz verilmesini hepsine eşit şartlarda temsilci alınıp çalışmalar yapılmasını sağlayan birinci adam sayın Kemal Kılıçdaroğlu. Dolayısıyla ben Kılıçdaroğlu’nun adaylığının o masadan o liderlerden biri aday olacaksa elbette ki birinci aday Kılıçdaroğlu’dur” ifadelerini kullandı.

Destici, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “milliyetçilik ise ülkücülük ise ben birinci sıradayım” sözlerini de şöyle değerlendirdi:

“Kemal Kılıçdaroğlu bozkurt işareti de HDP’nin kullandığı zafer işaretini de yapıyor”

“Sayın Kılıçdaroğlu adaylık noktasında iyice havaya girdiği için hangi kesimle karşılaşsa hangi kesime gitse ülkücülerle görüştüğünde ben de ülkücüyüm, liberallerle görüştüğünde en neo liberal benim, solcularla görüştüğünde benden iyi solcu mu var, alevilerle görüştüğünde benden iyi alevi mi var, yani kemal bey şu anda biliyorsunuz bozkurt işareti de yapıyor HDP’nin kullandığı zafer işaretini de yapıyor. Tabiri caizse herkese bir mavi boncuk dağıtıyor. Ben bozkurt işareti yapsam çok tabiidir, doğaldır. Çünkü ben ülkücüyüm, Türk milliyetçisiyim. Ama Kemal bey bunu yaptığı zaman Kemal beyin bunu sadece ülkücü tabana bir selam olarak yaptığını bir mavi boncuk olduğunu herkes bilir. Yani Cumhuriyet Halk partisi tabanının önemli bir kısmını da o işaretin rahatsız ettiğini de bilir.Bilir yani bu çok açık ve net. Ama Kemal bey aynen başörtüsü yasa teklifinde olduğu gibi her tarafa bütün seçmen kitlelerine bir mavi boncuk dağıtıyor”

Merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nun oğlu Furkan Yazıcıoğlu'nun CHP’den aday olabileceği yönündeki bir hatırlatma üzerine Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici şöyle devam etti:

“Biz Muhsin Yazıcıoğlu nerede durmuşsa orada duruyoruz”

“Biz de lise talebesiyiz seminere gidiyoruz rahmetli Muhsin başkan da Ülkü Ocakları Genel Başkanlığından ayrılmış ve orada hem merhum Türkeş’in gençlik müşaviri hem de eğitimcisi partinin. Bize seminer vermeye geliyor. Muhsin başkanla bizim ilk tanışmamız orada. Ben o günden şehadetine kadar Muhsin Yazıcıoğlu’nun hapis hayatı hariç her şart ve halükarda yanında durmuş birisiyim. Herkes geldi gitti partiye seçimlere göre geldiler gittiler adaylık ümidiyle geldiler gittiler. Çeşitli saiklerle geldiler gittiler ya da parti kurulurken büyük umutlarla kuruldu beklentiler karşılanmayınca gittiler ama ben ve bazı arkadaşlarımız her şartta şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nun yanında durduk şehadetine kadar. Dolayısıyla Muhsin Yazıcıoğlu benim idolümdü, benim liderim. Onun ailesi de geride bıraktıkları da davası da partisi de ocağı da benim için kıymetlidir. Dolayısıyla bunu kamuoyu önünde tartışmayı uygun bulmam işin doğrusu ama söylemek istediğim şudur. Biz Muhsin Yazıcıoğlu nerede durmuşsa orada duruyoruz şu anda.”

“Yazıcıoğlu ailesinden herhangi birisinin CHP’den aday olacağını düşünmüyorum”

“Ben Yazıcıoğlu ailesinden herhangi birisinin Cumhuriyet Halk Partisinden aday olacağını düşünmüyorum. Büyük Birlik Partisi’nin kapısı bütün bizimle milli hassasiyetlere sahip olan ya da demokrasi hassasiyeti olan her insana açık olduğu gibi en evvel de elbette ki kurucu liderimiz şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nun aile fertleri, dava arkadaşları, partinin eski kurucuları, parti daha önce görev yapmış arkadaşlar hepsine açıktır. Dolayısıyla bizim adımız Büyük Birlik yani biz kendi içimizde birliği sağlayamazsak kendi içimizde birliği tesis edemezsek nasıl başarıya ulaşacağız ki? Ben her zaman arkadaşlara bunu söylüyorum. Biz önce kendi içimizde birliği tesis etmeliyiz. Birbirimizi sevmeliyiz, birbirimizi saymalıyız, birbirimizi hoş görmeliyiz. Dolayısıyla bizim kendi ilkelerimiz var bu ilkelerimize uygun olarak yolumuza devam ediyoruz ve devam edeceğiz”

http://www.ankaramasasi.com/haber/1942668/mustafa-desticiden-cumhurbaskani-erdoganin-cagrisini-geri-ceviren-aksenere-elestiri
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.