Fransa'da farklı düşüncelere sahip 94 Senatör, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a, son zamanlarda Paris yönetiminin Afrika'da artan Fransız karşıtlığına dönüşen politikalarını eleştiren bir mektup gönderdi.
Haberlere göre, Roger Karoutchi, Bruno Retailleau ve Christian Cambon gibi isimlerin de aralarında bulunduğu 94 senatör, Macron'a Fransa'nın Afrika politikasını yeniden gözden geçirmesi çağrısında bulunarak, "Fransafrik olmadan Fransa, Afrika'da silinmeye mahkum mu?" başlıklı bir ortak mektup yazdı.
Mektupta, "Daha önce Mali, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Burkina Faso gibi ülkelerin, şimdi ise Nijer'in Fransız güçlerini ve şirketlerini reddettiği" ifadesine yer verildi.
Mektupta yer alan "Afrika'da Fransafrik projesinin yerini askeri açıdan Rusafrik, ekonomik açıdan Çinafrik, diplomatik açıdan Amerikaafrik aldı" ifadesiyle, kıtada Fransız etkisinin zayıfladığına dikkat çekildi. Ayrıca, Fransızca dilinin Afrika kıtasında İngilizce'ye göre kullanımının düşüşte olduğu vurgulandı.
Mektupta, Fransa'nın Kuzey Afrika ülkeleri Cezayir, Tunus ve Fas gibi sorunlarına da değinilirken, Sahra altı Afrika'da Fildişi Sahili, Senegal gibi ülkelerde de Fransa'ya karşı protestoların yükseldiği belirtildi.
Macron'a yöneltilen mektupta şu soru soruldu: "Artık Fransa'nın Afrika vizyonunu ve Fransa'nın bu bölgelerle olan ilişkilerini gözden geçirme zamanı gelmedi mi? Çünkü dost kıta Afrika'nın, Fransa'nın bölgedeki varlığına artık tahammül edemediği görülüyor."
Nijer'de de Fransa'nın varlığı tartışılıyor
Nijer'de, 26 Temmuz tarihinde Cumhurbaşkanı Muhammed Bazum, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı unsurları tarafından alıkonuldu ve aynı akşam askeri güçlerin yönetimi ele geçirdiğini açıklamıştı.
Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Komutanı General Abdurrahmane (Ömer) Tchiani, 28 Temmuz'da Vatanı Koruma Ulusal Konseyi (CNSP) adlı cuntanın liderliğini üstlenerek geçiş hükümetini yönetmeye başladı.
Darbenin ardından binlerce Nijerli, başkent Niamey'deki Fransız Büyükelçiliği önünde protesto düzenlemiş ve bazı göstericiler elçiliğe saldırmıştı. Bu olaylar, Fransa'nın ülkedeki varlığına ilişkin tartışmaları alevlendirdi.
Nijer, uranyum rezervleri bakımından zengin ancak nüfusunun yaklaşık 20 milyon olması nedeniyle dünyanın en fakir ülkelerinden biri olarak kabul ediliyor. Fransa, ülkede 1500 askeri bulunduruyor.
Önceki darbelerin ardından Mali ve Burkina Faso'da "terörle mücadele" amaçlı askeri varlıklarını azaltan Fransa, bu birimleri Nijer'e kaydırmıştı. Ancak, Nijer'deki cunta yönetimi, daha önce yapılan askeri anlaşmaları geçici olarak askıya alacağını açıklamıştı ve bu durum Paris'teki yetkililerle anlaşmazlık yaratmıştı.
Fransa, cunta karşı askeri müdahaleyi desteklediğini belirtirken, şu aşamada askeri birliklerini geri çekmeyerek, Nijer'de yaşayan yaklaşık 600 vatandaşını tahliye etmeye odaklandı.
Darbe sonrası Fransa, Nijer'e yönelik kalkınma yardımlarını ve bütçe desteklerini askıya aldığını duyurdu.
