Fitch Ratings, Türkiye'nin enflasyonu kontrol altına almak için Merkez Bankası'nın politika faizini yüzde 50'ye çıkarmasının ardından yurt dışı yerleşik yatırımcıların geri dönmeye başladığını bildirdi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu, Türkiye'nin yabancı para cinsinden (YP) borçlanma aracı ihraçlarının yatırımcı duyarlılığının artmasıyla canlandığını ve bu durumun yakın vadeli refinansman risklerinin azaldığının bir işareti olduğunu vurguladı.
Fitch Ratings'in yayınladığı Türkiye Borçlanma Aracı Sermaye Piyasaları Gösterge Tablosu raporuna göre, gelecek 12-24 ayda Türkiye'nin borçlanma aracı sermaye piyasası (DCM) ihraçlarının ağırlıklı olarak ülke finansmanı, fon çeşitlendirme hedefleri ve İslami finansın geliştirilmesi gündemiyle şekillendirileceği belirtildi.
Raporda, yüksek maliyetler göz önüne alındığında DCM ihraçlarının çoğunlukla fırsatçı olmasının beklendiği ve orta vadede DCM'nin 450 milyar doları aşması ve sukuk ihraçlarının payının yüzde 20'yi geçmesinin öngörüldüğü ifade edildi.
Yabancı para cinsinden borçlanma aracı ihraçlarında yaşanan canlanmanın, Türkiye'nin daha geleneksel makroekonomik politikaları benimsemesiyle birlikte yatırımcı duyarlılığının artmasıyla yakın vadeli refinansman risklerinin azaldığının bir göstergesi olduğu belirtildi.
Raporda ayrıca, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın enflasyonu kontrol altına almak için politika faizini yüzde 50'ye çıkarmasının ardından yurt dışı yerleşik yatırımcıların geri dönmeye başladığına dikkat çekildi.
Güçlü gelir tabanı, yönetilebilir borç amortismanları ve iyileşen finansman koşullarıyla genel devlet borcunun düşük olduğu kaydedilen raporda, Türkiye'nin 2023'te dış piyasalarda 10 milyar dolar tahvil ihraç ettiği ve mevcut finansman planında bu yıl için de benzer bir tutarın öngörüldüğü ifade edildi.
Raporda, "Derecelendirilen bankaların ve şirketlerin geçen yılın ikinci yarısından bu yana yabancı para cinsinden borç ihraçları piyasalarına geri döndüğüne dair işaretler, erişimin iyileştiğini ve uzun süren çok sınırlı ihraç döneminin ardından hala yüksek olsa da daha kabul edilebilir fiyatlara kilitlenerek varlıklarını sürdürmek için yaptıkları stratejik hamleleri yansıtıyor." değerlendirmesinde bulunuldu.