Ahmet Kırmızı: Kalıcı yaz saati uygulaması yerinde değil

Türkiye'deki uygulanan kalıcı yaz saati ile alakalı Ankara Masası'na değerlendirmelerde bulunan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Başkanı Ahmet Kırmızı," Öğrencilerin, annelerin, babaların psikolojik durumunu ve tedirginliklerini bir bütün olarak ele aldığımızda uygulamanın yerinde ve doğru olmadığını düşünüyorum." dedi.
Ankara Masası
|
22 Kasım 2021, Pazartesi - 13:25
Ahmet Kırmızı: Kalıcı yaz saati uygulaması yerinde değil

Türkiye'de 2016 yılında yürürlüğe giren karar ile kış saati yerine kalıcı yaz saati uygulamasına geçildi. Gün ışığından daha fazla yararlanmak için atılan bu adım tartışmaları da beraberinde getirdi. Özellikle veliler çocuklarının hava aydınlanmadan okul gitmek için evden çıktığına işaret ederek güvenlik konusunda yaşadıkları endişeleri anlattı. 

Söz konusu tartışmalar sürerken Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, bugüne kadar elektrikte 6,82 milyar kilovatsaat tasarruf sağlandığını, bu tasarrufun parasal karşılığının 6 milyar lira olduğunu açıkladı. 

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Çevre Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Başkanı Ahmet Kırmızı, 5 yıldır kullanılan fakat halen tartışma konusu olan uygulamayla ilgili Ankara Masasına konuştu.

"Aslında tasarruf sağlanmıyor"

Uygulamanın yerinde olmadığını ve bunun devam etmemesi gerektiğini vurgulayan Kırmızı, "Daha az enerji kullanımına yol açtığı düşüncesiyle tasarruf için yapılmış bir uygulama. Ancak böyle düşünülse de aslında bir tasarruf sağlanmıyor. Her tüketim için alınan önlem iyi bir şey değildir.  Öğrencilerin, annelerin, babaların psikolojik durumunu ve tedirginliklerini bir bütün olarak ele aldığımızda uygulamanın yerinde ve doğru olmadığını düşünüyorum." dedi.

Bu konuyla alakalı akademik çalışmaların olduğunu belirten Kırmızı, "Akademik çalışmalar neticesinde de tüketimin diğer uygulamaya göre daha fazla olduğu kesinleşti. Bunun ekonomik yan tarafları var. Dünya ile olan irtibatımız daha da uzaklaşıyor. Diğer ülkelerle olan 1 saatlik fark, şimdi 2-3 saatlik aralara çıktı. Ekonomik veya psikolojik olarak düşündüğünüz de çok elle tutulur bir tasarruf sağladığı noktasında ikiye bölünmüşlük var. Elle tutulur tasarrufun olmadığını düşünenlerin sayısı daha fazla. Bu kadar zulüm etmeye gerek yok insanlara. " ifadelerini kullandı.

"Yarım saatlik bir kazanım vatandaşın stresinden daha önemli değil"

Kırmızı, "Bizi yöneten insanlar eğer, psikolojimizi, yaşam tarzımızı ve sosyal durumumuzu düşünüyorsa, yarım saatlik bir kazanımın da bizlerin sağlığından, stresinden daha önemli olmadığını düşünmeli. Türkiye'nin çok refah bir ülke olduğunu düşünsek bile insanların çalışma saatleri esnek değil. 
Toplumun yüzde 45'i askeri ücret ile çalışıyor. Bu insanlar sabah saat 6'larda yola çıkıyor." şeklinde konuştu. 

"Elde edilen kazancın anlamı yok"

Uygulama sayesinde sağlanan 6 milyar tasarrufun neye göre hesaplandığını soran Kırmızı, "6 milyar tasarruf neye göre hesaplanmış? Hangi kalemlere göre düşünülmüş? Tek kalemle tek açıdan baktığınızda her şey doğru gelebilir. Ama birkaç açıdan, birkaç kalem üzerinden düşündüğünüzde elde etmiş olduğumuz kazancın bir anlamı kalmadığı noktalar da vardır" diye konuştu. 

" 6 milyarlık tasarruf, sabahın 7'sinde servise bindiklerinde öğrencilerin o karanlık süreçte yaşamış olduğu stresi karşılar mı?" diye soran Kırmızı, "O tedirginlikle okula gidiyorlar ve biz o çocuklardan başarı bekliyoruz öyle mi ? Bir sonraki levelde de bu çocukların psikolojileriyle, yaşamış oldukları travmalarla ilgili harcamalar yapacağız. O harcamaların karşılığı 6 milyar dolar mı, 6 milyar mı edecek? O hesabın neye göre, kime göre yapıldığını düşünmek zorundayız. Tek noktadan baktığımız zaman kaybediyoruz. " ifadelerine yer verdi. 

"Uzun vadeli düşündüğümüzde bir kazancı düşünmüyoruz"

Uygulamanın yanlış olduğunu ve gün ışığından daha fazla faydalanmak için atılan bu adımın işe yaramadığını faturalardan görebildiklerini savunan Kırmızı, "Bu amaç gerçekleşseydi bunu hissedebilirdik. Gerçekleşmedi ki hissedemedik. Bugün düşünülen tasarrufu düşündüğümüzde, biz elektriği yüzde 10-15'lik kısmı yenilenebilir durumdan, yüzde 30'luk kısmını fosil yakıtlardan ve geri kalanını doğalgazdan üreten bir ülkeyiz. Doğalgazı üretme sebebimiz de yapmış olduğumuz anlaşmalar gereği iade ya da benzeri aktarma olmadığından, o doğalgazı kullanmak zorunda olduğumuzdan. Şimdi hesap nedir?  Doğalgaz kullanımını minimuma indirip, dövizlerin ve benzeri şeylerin dışarıya çıkmasını engellemek. Dünya ile ekonomik ve saat farklılıkları olsun, insanların ve çocukların yaşamış olduğu travmalar olsun uzun vadeli baktığımızda bir kazancı düşünmüyoruz." değerlendirmesinde bulundu. 

Kırmızı daha sonra şöyle devam etti:

Tasarruf edeceksek farklı şekilde bunu başarabiliriz. Tüm devlet kurumları saat 8'de açılıyormuş gibi düşünmemek gerekiyor. Devlet kurumları saat 5-6'da kapanıyor. Devlet kurumları 5.30- 6'da açılmak zorundaki kış aylarında ısınma zorunluluğu var. Sistem devreye giriyor. Sadece tavanda yakmış olduğunuz elektrik değil, ışıkları, bilgisayarları birçok şey düşünebilirsiniz. Evet hesap edilmiştir ama bu hesap noktasında bu 6 milyarlık tasarrufun çok yönlü ele alınarak  hesaplandığını düşünmüyorum."

http://www.ankaramasasi.com/haber/1131366/ahmet-kirmizi-kalici-yaz-saati-uygulamasi-yerinde-degil
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.