Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati, Meclis Plan Bütçe Komisyonunda bakanlığının bütçe sunumu gerçekleştirdi.
Türkiye olarak İhracatta 2022 yılının her ayında rekor kırıldığını dile getiren Bakan Nebati, Ekim ayında 253 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine ulaşıldığını söyledi.
Sözlerine devam eden Nebati, "Bugün Türkiye, 228 ülke ve bölgeye ihracat yapan ve dünya ihracatından aldığı payı yüzde 1’in üzerine çıkaran güçlü bir ekonomi konumundadır." ifadelerini kullandı.
"Hedefimiz yüzde 5 büyümek"
Nebati açıklamalarında, "Türkiye, yeni iş imkanları oluşturmada OECD ülkeleri arasında açık ara ilk sırada yer almayı başarmıştır. Toplam istihdam seviyesi Eylül itibarıyla 31,4 milyon kişiyle tüm zamanların zirvesine ulaşmıştır. Ağustos ayı itibarıyla işsizlik oranı son 8 yılın en düşük seviyelerine gerileyerek yüzde 9,9 olmuştur. 2023 yılında da dengeli görünümünü koruması beklenen ekonomik büyümenin yüzde 5 olması hedeflenmektedir." diye konuştu.
Hazine'den kkm'ye 91.6 milyar tl
Hazine tarafından desteklenen KKM hesaplarına bugüne kadar yaklaşık 91.6 milyar TL destek ödemesi gerçekleştirildiği bilgisini paylaşan Bakan Nebati, " Hazine destekli hesaplarda yenileme oranı yaklaşık yüzde 70 seviyesindedir. KKM hesaplarının toplam vadeli mevduatlar içindeki payı ise yüzde 27’dir. Vatandaşlarımızın KKM’ye destek ve teveccühleri sayesinde milli para birimimizde istikrar güçlendirilmiş ve liraya olan güven artmıştır. 9 Kasım itibarıyla 2,3 milyon mudinin, yaklaşık 1.5 trilyon liralık tasarrufu bu hesaplarda değerlenmektedir" dedi.
"Cari açık enerji kaynaklı"
"Enerji faturası geçen yılın aynı seviyesinde kalsaydı şu an cari işlemler açığını konuşmuyor olacaktık" diyen Bakan Nebati, "Enerji ve altın hariç değerlendirildiğinde cari işlemler dengesi, Ağustos ayında yıllıklandırılmış olarak 41,2 milyar dolar fazla veriyor olacaktır. Cari işlemler dengesi enerji ithalatı kaynaklı açık verirken enerji hariç cari denge fazla verme eğilimini sürdürmektedir. ifadesini kullandı.
"Türk lirası stabilite sağlandı"
Nebati, "Küresel finansal piyasalarda öngörülebilirliğin azaldığı, dolar karşısında avronun dahi sene başına göre yüzde 12; Japon yeninin ise yüzde 27 değer kaybettiği bir ortamda Türk lirasında stabilite sağlanmıştır. Reel kur ise sene başına göre yüzde 16,7 değer kazanmıştır. Bu uygulamanın döviz kuru dalgalanması ve diğer makroekonomik göstergeler üzerindeki olumlu etkileri dikkate alındığında maliyeti sınırlı kalmıştır." açıklamasını yaptı.
