Bülent Kuşoğlu, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'na kapıları kapatmadı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarına ilişkin 'Kemal Kılıçdaroğlu CHP'nin adayıdır' dedi. Millet İttifakı'nda aday olabilecek çok insan olduğunu söyleyen Kuşoğlu, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'na işaret etti.
Ankara Masası
|
24 Aralık 2021, Cuma - 15:07
Bülent Kuşoğlu, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'na kapıları kapatmadı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu, Ankara Masası canlı yayınında Fatih Atik'in sorularını yanıtladı.

Ekonomide yaşananlar, Merkez Bankasının hamleleri, erken seçim tartışmaları konusundan açıklamalarda bulunan Kuşoğlu'nun 'Cumhurbaşkanı adayları kim olacak?' sorusuna cevap verdi.

CHP'nin adayının Kılıçdaroğlu olduğunu ifade eden Kuşoğlu, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'na da kapıları kapatmadı. 

Kuşoğlu'nun gündeminde  Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin "15 liradan, 16 liradan, 17 liradan dolar alanlar büyük finansörler değil. Büyük finansörler bu işin bir şekilde döneceğini bilir. Ama çarpılan kim oldu? Küçük yatırımcılar." ifadesi de vardı.

Kuşoğlu , "Çarpan devletin kendisi olmasına rağmen bu ifadeyi kullanabiliyor." dedi. 

AK Parti içerisinde adaylık tartışması

Asıl aday krizinin Ak Parti'de olduğunu belirten Kuşoğlu "Erdoğan'ın söylediğine göre seçime 1,5 yıl var. En çok aday da bizde var.  Erdoğan'a Allah sağlık versin ama bakalım girebilecek mi seçime. Orada 2 durum var. Birincisi sağlığı el vermediği için adayımız olmasın diyenler var AK Parti içerisinde, ikincisi kazanamaz o yüzden girmesin kazanabilecek başka bir adayla seçime girelim parti ayakta kalsın. Çünkü Erdoğan kaybederse  parti dağılacak, bizler yok olacağız bu yüzden kazacak bir adayla girelim diyor AK Partililerin bir kesimi de." ifadelerini kullandı.

" Yeni bir Erdoğan lazım değil"

Millet İttifakı'nda aday olabilecek çok insan olduğunu söyleyen Kuşoğlu, sözlerine şöyle devam etti;

"Bizde aday çok, aday olabilecek çok insan var. Ama bir kere Türkiye'de kurumsal yapıyla ilgili bir değişiklik gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi çalışmıyor artık. Bunu göstermemiz gerekiyor. Sistemi değiştireceğiz. Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi getireceğiz. Bunu benimsemiş bir adayla çıkacağız. İkincisi Millet İttifakı olarak Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti ve bunlara eklenebilecek Deva Partisi, Gelecek Partisi, Fatih Erbakan'ın partisi gibi partilerde olabilecek. Kurumsal bir yapıyla çıkacağız. Türkiye'de adaylıkla ilgili algıda değişiyor. Yeni bir Erdoğan lazım değil. Türkiye'ye bundan önceki seçimlerde olduğu şekilde muhafazakar bir aday da lazım değil. Daha devleti bilen, demokrasiye yatkın, ekonomiyi bilen aday istiyor Türkiye. Seçim yaklaşınca da halkın istediği algı daha net ortaya çıkacak. Halkın istediği tipte bir aday olacak. Tek aday mı olur çoklu bir adayla mı çıkarız henüz konuşmadık. " 

İmamoğlu ve Yavaş'a kapıları kapatmadı

'Kemal Kılıçdaroğlu CHP'nin adayıdır' diyen Kuşoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da aday olabileceğinin altını çizerken "Kazanabilen bir aday olması lazım. Sayın Kılıçdaroğlu da olur, başkası da olur, Türkiye'ye Cumhurbaşkanlığı yapabilecek bizim cenahta çok isim var. Karşı taraftan ikinci bir isim çıkmıyor. İmamoğlu da olur İstanbul'u yöneten 16 milyonluk  Yunanistan'dan büyük bir yer. Orayı yöneten Türkiye'yi de yönetir. Mansur bey de olur, bir başkası da olur. Bizde Türkiye'yi yönetebilecek çok aday var." dedi.

Bakan Nebati'nin "Çarpılan küçük yatırımcılar oldu" açıklaması: "Vatandaşı çarpan devlet"

"Çarpan devletin kendisi olmasına rağmen bu ifadeyi kullanabiliyor. Hazine ve Maliye Bakanı devleti yöneten olarak vatandaşını çarptı. Sonra 'çarpılan bunlar oldu' diyor. Peki kim kazandı? O gece bu işin yapılacağını bilenler vardı. Saray ve yakın çevresi, Hazine ve Maliye Bakanlığının yakın çevresinde olanlar kazandı. Böyle bir durum olacağını biliyorlardı.17-18 Türk lirasından dolarlarını sattılar ve ertesi gün 12 liradan tekrar dolar aldılar. Böyle bir işlem yaparken 100 milyon dolarlık işlem için 600 milyon Türk lirası para kazanmış oldunuz. Bunu devlet ve kamu kuruluşları yaptı. Vatandaşı çarpan devlet. 

"Devlet vatandaşını kandırmaz"

Dövizde yaşananlara da değinen Kuşoğlu, birilerinin suç işlendiğini vurgularken "Türkiye'de birkaç aydan beri ekonomiyle ilgileniyoruz ancak dünyanın bildiği ekonomin kuralları ve mantığıyla yapmıyoruz. Kendi mevzuatımıza aykırı yeni bir ekonomi  yaratmaya başladık. Sonuç aldık fakat dövizin çıkışı değil inmesi de çok tehlikeli. Döviz bozdurup ev almak isteyen insanlar zarar etti. Hazine ve Maliye Bakanı '16-17 liradan nasıl döviz alırsınız işte böyle çakılırsınız' dedi. Eylül ayında 8 lira olan dolar 18 TL ye gelince kadar neden seyrettiniz. Bundan sonra faizi düşürecek misiniz? Faiz bir seferde değil işkence çektirilerek  4 ayda 5 faiz puan düşürüldü. Dövizi 12 liraya düşürecekseniz neden 18 liralara çıkmasına engel olmadınız.Cumhurbaşkanı dini inançlarıma göre faizi düşüreceğim dedi birden bire faizleri yükseltti.4 aydır düşüreceğini söyleyip bir gecede faizi yükseltti. Vatandaşını nasıl kandırırsın devlet vatandaşını kandırmaz. Çakılmasına sebep olmaz. Bu nasıl bir devlet anlayışı devlet böyle mi yönetilir. Burada suç var birilerine haksız kazanç sağladılar birilerinin çakılmasına göz yumdular" diye konuştu.

"İletişim politikamızı gözden geçirmemiz gerekiyor"

Partisinin iletişim alanında eksik olduğunu belirterek özeleştiri yapan Kuşoğlu "Bizim yanlışımız özellikle iletişim alanında. Demek ki farklı bir algı oluşturmuşuz ya da algıyı iktidar bizden çok daha iyi başarmış. Şunu da kabul etmek lazım, Türkiye'de Ankara Masası'na gelip konuştuğum gibi her yere konuşamıyorum. Türkiye'nin yüzde 80 ulusal medyasına çağrılmıyoruz hiçbir zaman. Oralarda kendimizi anlatamıyoruz. İktidara mensup kişilerle geçmişte olduğu gibi açık oturum yapıp birbirimize bir şeyler anlatamıyoruz. Meclis'te ve ulusal medyada da bir araya gelip tartışmaktan kaçıyorlar. İktidarın çok büyük bir medya üstünlüğü var. Birde kabul etmek lazım, Cumhurbaşkanlığına bağlı İletişim Başkanlığı diye bir birim var. Müthiş bir bütçeye sahip. O bütçe sadece muhalefete karşı kullanılıyor. Türkiye'nin menfaatleri için kullanılan bir şey değil. İletişim Başkanlığı muhalefete karşı müthiş bir algı operasyonu yapıyor. Bunlara karşı başarılı olamadık. Demek ki bizim iletişim politikamızı gözden geçirmemiz gerekiyor." dedi.

"Sadece özel sektörün değil kamunun yatırım yapması lazım"

Özel sektörümüzün desteklenmesi lazım. Onun için kamunun devreye girmesi lazım. Artık üreten Türkiye gerekiyor.  Türkiye'nin bir ekonomi programına, yapısal reform yapmasına ihtiyaç var. Devlet bakkallık yapmasın, bu zihniyeti de bırakmamız lazım. Dünyada böyle bir anlayış yok. Dünya Bankası IMF bunu terk etti. Özel sektör risk faktörünün az olduğu karlı yatırımları yapar. Dünya özellikle teknoloji konusunda çok riskli. Özel sektörün bu büyük yatırımları yapması mümkün değil. Ama devlet riskli yatırımlar da yapar. Teknolojisinin hangi yöne evrileyeceği ile ilgili yatırımları devlet yapar, yönlendirir. Uluslararası küresel arenada devlet kurumları mücadele eder ama özel sektör yapamaz. Özel sektörümüzün desteklenmesi lazım. Onun için kamunun devreye girmesi lazım. Kamu yatırımcı olarak  özellikle tarımda, eğitimde, sağlıkta devletin yatırımcı olması lazım özel sektörle birlikte. Mesela devlet destekli ASELSAN , HAVELSAN gibi şirketlerimizin büyümesi lazım. Yüksek teknoloji gerektiren Ar-Ge yatırımları konusunda devletin devrede olması lazım. Enerji konusunda büyük açığımız var devletin devrede olması lazım. Erdoğan döneminde her şeyi özelleştirerek çok büyük yanlış yaptık. 61 Milyar dolarlık özelleştirme yapıldı. Türkiye’nin cari açığının 21 milyar doları petrol kimya alanında. PETKİM özelleştirileceğine iki tane daha yapılsaydı cari açığımız olmayacaktı. Dünyada kamu yatırımcılığı geri geldi her şey özel sektöre bırakılmıyor. Erdoğan tek bir devlet fabrikası açmamıştır. Artık üreten Türkiye gerekiyor yoksa kurtuluş yok. Kurun yükselip düşmesi günlük hadiseler bunlarla hiçbir şey olmaz.

http://www.ankaramasasi.com/haber/1193143/bulent-kusoglu-mansur-yavas-ve-ekrem-imamogluna-kapilari-kapatmadi
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (2)

Yorumunuz İletilmiştir.
tebrikler
24 Aralık 2021, 16:34
mansur ve ekremle ikinci seçimi görme şansınız yok maalesef, ne hizmet ettiler ne seçimden önce verdikleri sözleri tuttular ve bir çok insana da zulüm ettiler.. bunların kulağını çekemeyen yaptıklarını görmezden gelen sizlere de yazıklar olsun..
beypazarı
24 Aralık 2021, 16:39
amacı yapmak olmayan sadece yıkıp döken adaylarla devam aferin bu zihniyete