Melih Gökçek, Ankara Masası canlı yayınında Genel yayın Yönetmeni Fatih Atik'in sorularını cevapladı.

Melih Gökçek, "Demokrat Parti Genel Merkezi (eski ANAP Genel Merkezini sanayi atık alanı) ilan etmişsiniz. Neden bu karar alındı sorusu üzerine konuya açıklık getirdi"

"Özal Müzesi yapmadılar ben de destek vermedim"

Rahmetli Özal, Anavatan Genel Merkezini özel olarak planını ve projesini çizdirip yaptırdı. Hatta bir toplantı salonu vardı, petek tarzındaydı, bal peteği gibiydi. Bir gün aniden yıktılar orayı. Şimdi yok orası biliyorsunuz. Ben hemen feryat ettim o tarihte o zaman Demokrat Parti miydi Anavatan mıydı şimdi hatırlamıyorum ama orda oturan orada iktidarda olan kimse yani sahip olan o. Haber gönderdim yapmayın, yıkmayın burayı. Özal’ın hatırası var. Dediler ki biz yanda büyük bina yapacağız. Arkadaş bir şartla yaparım dedim. Mevcut olan Anavatan Partisi Genel Merkezini ‘Özal Müzesi’ yapalım. Size her türlü yardımı yapayım dedim belediye olarak. Belediye Meclisi’nden karar alacağım, Özal artık millete mal olmuş birisi. Burayı Özel Müzesi yapalım. Yanına da ne istiyorsanız size vereyim dedim. Vermediler arkadaş. Vermiyorsanız ben de vermiyorum dedim, bu kadar basit.”

Fatih Atik'in, "Niye versinler size?" sorusunu ise Melih Gökçek,  "Bana vermesin ya müze yapsın diyorum. Taahhütname getirin burası müze olacak deyin. Biz müzeye yardımcı oluruz." şeklinde yanıtladı.

Melih Gökçek, Demokrat Parti'yi Özal Müzesi teklifini kabul etmedikleri için cezalandırmadığını, kararın, dönemin Belediye Meclisi üyelerinin oylarıyla alındığını da savundu.

"Meclis ne derse o olur"

-Parti nerede çalışacak?

-Yapacakları o binada, o kadar basit. Yani sen Özal’ın mirasını yıkıp da neden kendine keyif ediyorsun? Dağılacak para yok olup gidecek. Gelmiş geçen gün birisi bana diyor ki 15 milyon lira borcu var partinin diyor. Bana ne borcu varsa? Böyle bir şey olabilir mi yani? Oradaki binaya mı bağlı o? Rahmetli Özal’ın binasına?

-Ama neden sanayi atık alanı ilan ettiniz yani?

-Bir şey ilan edeceksin. Orada da Belediye Meclisi’nin takdiri neyse o olur. Sanayi yapar, başka şey yapar, öyle yapar, böyle yapar, yapar. Ben belediye başkanı olarak tek bir oyum var. Tek bir oy ile ya yardımcı olurum ya da karşı çıkarım. Bir oyla… yani Meclis ne derse o olur.

-Yani sizi dinlemedikleri için cezalandırdınız mı Demokrat Partiyi?

-Hayır cezalandırmadım. Orada öyle bir şey yoktu ki olsun.

-Bu konuda oldukça çok şikayet geliyor…

-Gelsin…Particilik yapsınlar başka yerde yapsınlar işi"