Muhtarların iki kimliği: Devlet ve millet

Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Genel Başkanı Bekir Aktürk, Cumhurbaşkanı Erdoğan sayesinde muhtarlığın yeniden önem kazandığı belirtti. Aktürk, muhtarların devlet ve millet olmak üzere iki kimliği olduğunu söyledi.
Ankara Masası
|
23 Ekim 2020, Cuma - 18:48
Muhtarların iki kimliği: Devlet ve millet

Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Başkanı Bekir Aktürk, Ankara Masası özel yayınında Gökhan Gökyıldırım’ın sorularını yanıtladı.

Bekir Aktürk, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sayesinde muhtarlığın eski önemine kavuştuğunu söyledi.

Muhtarlığın siyaset üstü bir kurum olduğunu belirten Aktürk, ‘milletin kendisiyiz’ dedi.

Konfederasyonu Başkanı Bekir Aktürk muhtarlığın ‘Devlet’ ve ‘Millet’ olarak iki yüzünün olduğunu belirtirken , “Bu muhtar kimliğinin iki tane yüzü var, bir yüzü devlettir, bir yüzü millettir. Millet olan yüzünde biz milletimize hizmet etmek için hizmetkar olmak için muhtarlığa talip olduk ve milletimiz bize bu görevi reva gördüler ve bu şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Diğer yüzü devlettir. Devlet ile siyaseti birbirine karıştırmamak gerekiyor” diye konuştu.

"Tozlu raflardan indirildi"

Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu Başkanı Bekir Aktürk, muhtar, muhtarların sorunları ve birçok konuda şu açıklamalarda bulundu;

Eskiden muhtarlar tozlu raflara kalkmıştı ama Cumhurbaşkanımızın sayesinde bu tozlu raflardan indirildi ve tekrar parlatılmaya asli görevine döndürülmek için çalışmalar devam ediyor. Türkiye genelinde 50 bin 285 muhtar var ve bunun 18 bin civarındaki sayısı köy ve 32 bin rakamındaki mahallelerden oluşuyor. Muhtarlık siyaset üstüdür. Muhtarlık milletin kendisidir. Birinci derecede temsilcisidir. Yani cumhurun yereldeki en son noktasıdır.

"Bir muhtar kimliğinin iki tane yüzü var"

En üst mühür Cumhurbaşkanıdır ve en alt mühürde muhtardır. Burada şunu söylemem gerekiyor siyasi olarak zaman zaman eleştiriliyor muhtarlar. Bizim Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kimliğinden hariç bir kimliğimiz daha ve bu kimlik bir kutsal ve sorumluluğu ağır bir kimliktir ve o muhtar kimliğidir. Bu muhtar kimliği muhtarların ne olduğunu çok iyi özetlemektedir. Bu muhtar kimliğinin iki tane yüzü var, bir yüzü devlettir, bir yüzü millettir. Millet olan yüzünde biz milletimize hizmet etmek için hizmetkar olmak için muhtarlığa talip olduk ve milletimiz bize bu görevi reva gördüler ve bu şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Diğer yüzü devlettir. Devlet ile siyaseti birbirine karıştırmamak gerekiyor Gökhan Bey. Biz devletin halkın arasındaki sözcüsü ve gözüyüz. Milletin devletin yanındaki sözcüsüyüz. Vatandaşın derdiyle dertlenen, sorunlarını çözmek için devletten yardım isteyen rica makamlarıyız. Bunun da özellikle altını çizmek istiyorum. Biz muhtarlar rica makamıyız. Rica makamı devlet onun için devlet ile siyaseti birbirinden ayrıştırıp tamamiyle biz devlete hizmet edeceğiz, devlete hizmet eden zaten milletine hizmet etmiş sayılıyor. Yani devlet, millet, bayrak. Bunlar bizim kırmızı çizgilerimizdir.

"Yüzde 80’i - 90’ı kağıt üzerinde"

Siyaset üstü bir kurum aslında değil mi muhtarlık?

Evet demokrasinin temel taşıyız. Biz seçilirken herhangi bir partinin dayatmasıyla değil veyahut da herhangi bir parti taraftarını yani insanların belli bir görüşe haiz olan insanların bizi desteklemesiyle değil, çeşitli görüşlerde milletin bizi seçmenin desteklemesiyle biz muhtarlık kurumuna geliyoruz ve bu kurumda da hiç kimseyi fikriyle, zikri ile ayrıştırmadan herkesi kucaklayarak, derdiyle dertlenmemiz gerekiyor ki bizim asli görevimiz budur. Ama yerelde muhtarlardan fazlasıyla yararlanılmadığını düşünüyorum. Çünkü burada ayrıştırmalar yapılıyor zaman zaman bazı yerlerde Cumhurbaşkanımızın bir söylemi var işte muhtarlar göz bebeğimizdir muhtarlarımızı üzen bizi üzer. Hatta bir adım ileriye gidersek muhtar valilerimiz kaymakamlarımız belediye başkanlarımız muhtarların emrindedir söylerken bunu tabii ki ben mecazi olarak alıyoruz. Muhtarların ne kadar önemli olduğunu belirtmek istedi burada. Yani muhtarın mahallesine hizmet yapılacaksa muhakkak muhtardan bir bilgi alınmalı. Muhtarla çalışılmalı. Çünkü mahallenin neresinde ne var, hangi sorun var, kim, ne var diye bunu biliyor ve bundan beraber yola koyulan hizmet yapan başarılı oluyor. Şimdi yukarısı güzel diyor ve Büyükşehir Belediyelerinde Muhtarlar daire başkanlıkları kuruldu. Diğer belediyelerde muhtarlar müdürlüğü illerde işte bir vali yardımcısının muhtarlardan sorumlu olması gibi uygulamalar yapıldı. Ama bu tamamı ile yüzde 80’i - 90’ı kağıt üzerinde kaldı. Yani sadece büyük şehirlerde hepsini demiyorum bazılarını tenzi ediyorum. Muhtarlar Daire başkanlığı formalite olarak yürütülüyor. Halbuki muhtarın derdi kendi derdi değil milletin derdi. O zaman hızlı bir şekilde çözüm bulunabilmesi için Muhtarlar Daire Başkanlığı muhtarlar müdürlüklerin faal çalışması gerekiyor. Bazı belediyeler benden olan benden olmayan muhtar diye ayrım yapmaması gerekiyor. Özellikle bunları tabii ki 5393 sayılı kanunun Belediyeler Kanunun 9.maddesinin emredici hükme çevrilmesi imkanları oranında yardımda bulunabilir sözcüğünün yardımda bulunur. Çünkü Muhtar mahallesi için istiyor, millet için istiyor, kendisi için istemiyor.

Muhtarlık seçimi için öneri

Yani buradaki uygulamalar tabii ki sizin hani az önce sorduğunuza yukarıda tavanda söylenenden tabandaki uygulama aynı değil. Muhtar seçimlerinin değiştirilmesi yani adaylık sisteminin getirilmesi gerekiyor. Çünkü muhtar seçildikten sonra görevden alınmalar oluyor. Adli sicil kayıtlarından dolayı. Bunu sonunda değil de başında aday olmadan Seçim Kuruluna müracaat edilip işte aday olabilir miyim, bir sakınca var mı diye baştan tedbir alınması bu işin muhtarlık camiasını seçimlerinin daha huzurlu geçmesini ve güvenli geçmesini sağlayacaktır. Ve birleşik oy pusulasının yapılması aynı belediye başkanlıklarındaki gibi muhtarlarında  birleşik oy pusulası ile birlikte seçime girmeleri, bunların yeni düzenlemeleri yapılması, büyük şehirlerde tekrar tüzel kişiliklerin tekrar muhtarlara kazandırılması daha iyi hizmet verecektir. Bunun gibi çeşitli önerilerimizi İç İşleri Bakanlığı Muhtarlar Daire Başkanlığı'na ilettik ve çalışmaları da sürüyor. Yani burada şunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Cumhurbaşkanımız ve İçişleri Bakanımız Muhtar camiasına müthiş derecede bir değer veriyor. Pazartesi günü Ankara'daki Muhtarlar Günü kutlamasında da kendileri söylediler. Pandemi sürecinde ve bu afet dönemlerinde muhtarlar ön ön saflarda yer alıyorlar ve bunda da başarılı oluyorlar. Bundan dolayı mahalle ve köylerimizde muhtarlık camiası çok önemli.

http://www.ankaramasasi.com/haber/282669/muhtarlarin-iki-kimligi-devlet-ve-millet
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.