Tansu Çiller'den Mesut Yılmaz açıklaması

Eski başbakanlardan Mesut Yılmaz, İstanbul'da tedavi gördüğü hastanede 72 yaşında hayatını kaybetti. Yılmaz'ın ölümü ardından akıllara gelen ilk isim Tansu Çiller oldu. Koalisyon hükümetlerinde Mesut Yılmaz'la birlikte siyaset yapan Çiller, telefon bağlantısı ile katıldığı bir televizyon programında o dönemdeki sıkıntıları anlattı, başkanlık sistemini övdü.

"Rekabet iki partinin üstüne yıkıldı"

Darbelerin çok büyük maliyetler getirdiğini, millete faturalar ödettiğini ifade eden Çiller, "Bunlardan biri hiç kuşkusuz 12 Eylül 1980 darbesidir. Bu darbe Adalet Partisi'ni bölmüştür. Adalet Partisi'ni böldükten sonra partiyi yasaklamış, liderlerini tutuklamıştır. Bu yasaklar sonucunda merkez sağ tek bir partide bütünleşmişken buradan başka partiler türemiştir. Bu bölünmüşlük Anavatan ve Doğru Yol Partisi'ni çıkarmış ve sonra da rekabeti bu iki partinin üstüne yıkmıştır. Bu istikrarsızlık modelidir. Milletimiz bu modelin, bu istikrarsızlığın yüksek bedelini rekabet içinde devam eden koalisyonlarla ödemiştir." dedi.

"Ne kadar yıpratıcı olduğunu gördüm"

Söz konusu koalisyonlarda Mesut Yılmaz'la birlikte olduğunu kaydeden Çiller, 
"Tabi bu koalisyonlar aslında olmadan da merhumlar Demirel ve Özal arasında da devam etti. Ve onlar da kendilerini bunun tuzağı içinde buldular. Ben onu da yaşadım. Ben o dönemde Hazine Bakanıydım. O dönemde bu rekabetin ne kadar yıpratıcı olacağını gördüm. Bu bütünleşmeye onların ömrü yetmedi ama hemen arkasından Çiller ve Yılmaz dönemleri yine aynı rekabete sahne olmak durumunda kaldı. Çünkü aynı tabana hitap ediyorsunuz, dava aynı, kadrolar birbirine benziyor ve netice itibari ile birleşmeye çalışsanız da doğal bir rekabet, darbelerin getirdiği bölünmüşlüğün üstümüze yüklediği faturalar sizle beraber devam diyor." ifadelerini kullandı.

"Bütünleşme yönünde adım atılmasını istedim" 

Anavatan Partisi'nin o yıllarda Büyük Birlik Partisi ile bütünleştiğini dile getiren Çiller, "Onların sayıları bizden azdı. Ama bizim de oy oranız kıl payı bir farkla bu iki partiden daha azdı. Bundan iki şey çıkardı: ya rekabetin devamı ya da bütünleşme. Ben bütünleşme yönünde adım atılmasını istedim. Bu bütünleşme uğruna Başbakanlığı Mesut Yılmaz'a bırakarak bir koalisyon hükümeti kurmamızdan yana oldum. Ve burada bir fedakarlık da yapıldı. Başbakanlığı da verdik ama burada bizim çıkardığımız azınlık hükümetiydi. Azınlık hükümetiyle bir koalisyon hükümeti şeklinde devam etmenin çok büyük zorlukları var." diye ekledi.

"Başkanlık sisteminin koalisyonları bertaraf etme şansı daha yüksek"  

Çiller şu şekilde konuştu: Ben bugün çok net olarak parlamenter sistemin çıkardığı koalisyonların ülke için çok zor dönemleri gündeme getirdiğini yaşayarak gördüm. Dolayısıyla bugünkü başkanlık sisteminin kendi doğasında bu koalisyonları bertaraf etme şansı daha yüksek. Belki ufak iyileştirmeler kendi milletimize uygun değişiklikler bu sistem içerisinde de olabilecektir. Ama netice itibari ile başkanlık buna daha yatkındır. Ekonomik krizlerde, pandemi dönemlerinde bu istikrarın ne kadar önemli olduğunu gördüm.