Suat Kılıç, Ankara Masası Gündem Özel programında Gazeteci Fatih Atik'in konuğu oldu.
Kılıç, Esenyurt'ta 2 kişinin ölümüyle sonuçlanan silahlı saldırıya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Son dönemde polis adliye olaylarında bir artışın söz konusu olduğunu belirten Kılıç " Devlet gerekeni yapacaktır. Devlet, burada İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı’dır. Gereken yapılacaktır, yapıldığına inanıyorum." dedi.
"Ruhsatsız silahlara yönelik denetimlerin, hatta silahlara ruhsat verilmesi kurallarını bir kez daha gözden geçirmek gerekir" diyen Kılıç "Sokakta çeteler, suç örgütleri konuşuluyorsa bu konuşulmayınca kadar operasyonlarımıza devam etmemiz lazım. Bunun yapıldığını görüyoruz, destekliyoruz. Silah ruhsatı verilmesiyle ilgili yeni bir düzenleme yapılabilinir. Türkiye’de bütün suçlara ruhsatsız suçlarla yapılıyor. Bu detay çok önemli." dedi.
"Türk hukuk sistemine yeniden döndürülmesi düşünülebilir"
Sözlerinin devamında 'idam' tartışmalarına da değinen Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Suat Kılıç, ölüm cezasının geri getirilebileceğini söyledi.
Kılıç sözlerine şöyle devam etti:
"Kısas İslam hukukunda var, bizim beşeri hukuk sistemimizde yok ama aslında beşeri hukuk sistemindeki birçok cezalar, müebbet hapis cezaları, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezaları ‘’ Duyarsınız hani 44 kere ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırıldı. Bu ne demektir? Aynı suçu 44 defa işlemiş olması halinde 44 defa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılır’’.
Hüküm paragrafını okuduğunuzda gerçekten çok ağır ve mağdur tarafın yüreğini soğutan vicdanını rahatlatan cümleler. Ama nereye geliyor mesele hükmün infazına. İnfaz edilmeyen hüküm yok hükmündedir. O nedenle ceza kanununda ön görülen hükümlerin infaz edilmesi lazım.
Ben yeni tartışmalar açmayı doğru bulmuyorum idam cezası tabii ki belli suçlarda, devlete karşı işlenen suçlarda, aileye karşı işlenen suçlarda, kadına karşı çocuklara karşı işlenen suçlarda ölüm cezasını Türk hukuk sistemine yeniden döndürülmesi düşünülebilir.
Bir teröristi, onlarca askerimizi polisimizi şehit ettiğini bile bile ceza evlerinde yaşatmayalım denilebilir. Bunlar tartışmaya açık konular ama asıl olan bugünkü ceza rejimimizde var olan cezai yaptırımları infaz rejiminde uygulanabilir kılmaktır. Toplumun yüreğini soğutmaya ve adalet duygusunu hakim kılmaya bu da yeterli olacaktır."
