Mesut Özil'le Fenerbahçe'de sistem değişecek mi? Gürcan Bilgiç anlattı

Spor yazarı Gürcan Bilgiç, Mesut Özil'in gelişiyle Fenerbahçe'de sistem değişikliği yaşanacağını belirti. Özil transferini değerlendiren Bilgiç "Ali Koç Mesut’la birlikte gerçek Fenerbahçe başkanı oldu diyebiliriz" dedi.
Ankara Masası
|
01 Şubat 2021, Pazartesi - 21:28
Mesut Özil'le Fenerbahçe'de sistem değişecek mi? Gürcan Bilgiç anlattı

Sabah Gazetesi yazarı Gürcan Bilgiç, Ankara Masası özel yayınında Gökhan Gökyıldırım’ın sorularını yanıtladı.

Özellikle Mesut Özil transferinin üzerinde duran Bilgiç, bu transferle Fenerbahçe’nin gücüne güç kattığını söyledi.

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un da kendini bu transferle ispatladığını belirten Bilgiç “Ali Koç Mesut’la birlikte gerçek Fenerbahçe başkanı oldu diyebiliriz” dedi.

" Öyle bir oyuncu da değil"

Bilgiç ,Mesut’un para için Türkiye’ye gelmediğini ifade ederken “Valla çok önemli bir oyuncuyu getirdiler. Yani bunun adı şey değil. Esasında bir transfer değil, bir vizyon Mesut Özil ve böyle oyuncuların transfer edilmesi. Yani Messi var, Ronaldo var. Onların altında Mesut ve diğerleri geliyor. Sosyal medyadaki takipçi sayısı Süper Lig'deki takımların toplamından daha fazla bir oyuncu Fenerbahçe’nin transfer ettiği. Gerçekten de oynadığı her takımı farklı yapabilecek farklı noktaya taşıyabilecek yeteneklere sahip. Zaten onu bu noktaya getiren de o yetenekleri ve Fenerbahçe etabında son basın toplantısında gördük ki kendisi ne kadar yukarıdaysa ünü, şöhreti, yetenekleriyle gönlü ve egosu o kadar aşağıda. Gerçekten çok bize ait çok olgun, kendini bilen, hedeflerini tespit etmiş, aidiyet duygusu yüksek yani geleyim son 3 sene işte paramı kazanayım gideyim diye düşünmeyen ki böyle yıldızları da oldu böyle oyuncular da transfer etti. İşte Van Persie var, keza Falcao var şimdi Galatasaray'ın yaşadığı. Öyle bir oyuncu da değil. Çünkü Türkiye'nin oynadığı takımın oyuncularının çok şey öğrenebileceği çok şey görebileceği gerçekten eskiden olduğu gibi artık hedeflerimizi farklılaştırıp yükseltebileceğimiz düşünceleri tekrar kazandığımız bir süreç oldu Mesut Özil transferi.” Dedi.

"Çok farklı karakterde bir oyuncu"

Alex-Mesut Özil karşılaştırılmasına da değinen Bilgiç “Alex de çok önemli bir oyuncuydu. 8 sene oynadı Fenerbahçe'de. 8 sezon ve istikrarlı oynadı. Yani sürekli olan yani tamamen takımın yıldızıydı, hakikaten iyi bir oyun lideriydi. Taraftar düşünün yani heykelini yaptı Alex’in. Elini taşın altına sokan sorumluluk alan bir oyuncuydu ama mesela Fenerbahçe’nin Avrupa’daki en başarılı dönemi Alex’siz olduğu dönemdi. Bir de öyle bir durum var. Mesut öyle değil. Yani Alex'in mesela Avrupa'da bir Parma macerası var. Parma’ya giriyor. Yarım sezon bir sezon artık oynuyor oynamıyor tekrar Brezilya’ya geri dönüyor. Ondan sonra aldı Fenerbahçe. Mesut ise arkasında işte La Liga bırakıyor, Premier Lig bırakıyor, Bundesliga bırakıyor. Dünya şampiyonluğu olan çok farklı kalitede, çok farklı karakterde bir oyuncu. Tabii burada bu noktada Alex'in çevresindeki oyuncu grubuyla Mesut’un çevresindeki oyuncu grubu da aynı değil. Yani Alex, Anelka'yla oynadı, Tuncay Şanlı ile oynadı, Rüştü Reçber ile oynadı,  Ümit Özat ile oynadı, Appiah ile oynadı, Emre Belözoğlu ile oynadı. Çok çok kıymetli, çok değerli oyuncular vardı Alex'le birlikte oynayan.Şuan Fenerbahçe'de belki o değere ulaşabilecek oyuncu var ama şuanda o noktada değiller.” Şeklinde konuştu.

Mesut’un gelişiyle birlikte Fenerbahçe’deki yeni dönem ve sistem değişikliğiyle ilgili Bilgiç şunları söyledi;

"Ateşleme görevi görecek"

Mesut, işte burada belki bir buji görevi görecek, bir ateşleme görevi görecek. Yani düşünsenize bir takımın oyuncususunuz antremana çıkıyorsunuz Mesut Özil ile yan yana yürüyorsunuz. Bir anda ufkunuz değişir, hayalleriniz değişir yani. Yani ben neredeyim dersiniz o adam işte Real Madrid'deydi, şampiyonluk gördü. Arsenal’e gitti kupalar gördü. Alman milli takımında dünya kupasını kaldırdı ve ben onunla aynı takımdayım. Onun bulunduğu yere çıkmak için en azından oyuncular bir farkındalık yaşayabilirler. Hangi takıma geldiklerini anlayabilirler.

"Gerçek Fenerbahçe başkanı oldu diyebiliriz"

Mesela Ali Koç, Fenerbahçe’ye ilk başkan olduğunda bütün Fenerbahçe taraftarı soyadından, ailesinden işte servetinden dolayı çok çok önemli futbolcular, çok önemli transferler bekliyordu Ali Koç'tan.

Ama adam dünya kadar para verdi kulübe ama transfer için bir bütçesi yoktu. İşte satmadan alamazsın. Şu kadar harcayabilirsin bunu yapabilirsin. Hani ki onlar da gene kendi dinamikleriyle bazılarını olmayacak bazılarını açmayı başardı ki…Mesut transferinde de Acun Ilıcalı canıma muhakkak Ali Koç ya da Koç grubunun da desteği vardır. Kulübün ancak ödeyebileceği bir para sözleşmeye yazıldı. Mesut'un durumundan dolayı olan diğer farkta; reklam anlaşmalarıyla, işte sponsorluk anlaşmalarıyla halledildi. Yani güçlü bir başkan profilini ilk defa çizdi. Yani tırnak içinde Ali Koç Mesut’la birlikte gerçek Fenerbahçe başkanı oldu diyebiliriz. Son 5 hafta ilk defa aynı 11 ile çıktı. Yani sadece sakatlık ya da ceza dışında bir değişiklik yaptı. İşte Ozan'ın yerine Mert Hakan oynadı Sivas'ta. Sarı kart cezası vardı.

" Yeni teknik direktör, yeni oyuncular, yeni takım"

İlk defa son 5 hafta aynı takımla aynı 11 ile çıktı ve bu 4 maçı kazanıp  son 7 hafta 6 maçı kazandılar 1 beraberlik aldılar Sivas’ta. Bu istikrarı sağlayamamanın bir sürü nedeni vardı. İşte kampa geç katılan oyuncular, geç biten transferler üstüne pozitif vakaların gelmesi, sakatlıklar, kart cezalıların yaşanması, 3 günde bir maç süreci. Yani zaten yeni bir takımsınız. Eskiden kalan 3 oyuncu oynuyor değil mi Altay, Gustavo bir de Ozan oynuyor takımda eskiden kalan. Sol bek yeni, stoperler yeni sağ bek yeni evet Serdar Aziz ya da sağdaki girer çıkarsa 4’e çıkıyor bu sayı. Ve onları yine birlikte oynatamadınız. Bir uyum dönemiydi bir alışkanlık dönemiydi. Yeni teknik direktör, yeni oyuncular, yeni takım, yeni şehir, yeni ülke. Bu zorluklar yaşanabilecekti. Bunları kısa yoldan aşmak adına çok tecrübeli oyuncular transfer ettiler. İşte Gökhan geldi, Novak geldi, Sosa geldi, Cisse’yi aldılar. Çünkü bunlar daha önce bu gibi durumları çok yaşadılar. Çözüm yollarını iyi biliyorlar, sorumluluk aldılar. Mesela ilk haftalar oyuncuların tecrübesi ve oyuna kurdukları karakterle geçti. Hatırlayın Caner ortalayıp Gökhan kafayla golü atıyordu. Sonra eleştiri konusu oldu. Fenerbahçe hep aynı golleri atıyor böyle saçma şey olur mu kardeşim diye. Sosa oyuna ağırlığını koyan bir oyuncuydu sorumluluk alıyordu gitti Rize'de temdit penaltısı gibi bir penaltı attı yani kolay kolay herkesin kaldıramayacağı, 86 mıydı neydi yanlış hatırlamıyorsam penaltı olduğunda.

Düzen değiştirdiler. Yani önde basmaya çalışan, yüksek nabız da yüksek tempoda oynamak isteyen bir takım iken üst üste gelen mağlubiyetlerle denge takımı haline geldiler. Yani kendi sahasında bekleyen zaman zaman topu rakibine veren topun arkasında fırsatları değerlendiren takım haline dönüştüler ve galibiyetler geldi.

Fenerbahçe'de sistem değişecek

Fakat Mesut'un transferi işte Osayi-Samuel’in gelmesi, Attila Szalai’nin gelmesi Fenerbahçe’nin bundan sonraki yani ikinci 20 maçlık Kayseri maçının formatlarını izlerini göreceğimiz diğer karşılaşmalara gebe olacaktır. Yani biraz daha öne çıkan, biraz daha önde olmak isteyen rakiple daha temasta mücadeleye giren o baskıyı rakibine hissettiren bir takım olmaya çalışacaklar. Yani o devinimde Mesut geldiğinde kendi sahanda beklediğinde çok bir anlamı yok. Mesut’u almanın çok bir anlamı yok ama şunu bilecek rakip de Fenerbahçe’nin oyuncusu da top Mesut’a geldiğinde doğru yere gidecek.

Düşünün Fenerbahçe'nin santrforusunuz Avrupa liglerinin son 10 senenin asist kralı geliyor. Sizin arkanızda duruyor. Ben olsam uyuyamazdım. Bu şakayı yapıyorum gene yapayım. İkimiz bir ay idman yapalım. Mesut'un önünde 30 maç santrfor oynayalım inan 15 gol atarız. Attırır bize oramıza çarptırır buramıza çarptırır. 

"Fenerbahçe'de fiziki olarak problem yok"

İlk yarının rakamlarına baktığımız zaman 110 kilometre civarlarında bir ortalaması var Fenerbahçe’nin.  Bu en iyi döneminde yani Aykut Kocaman döneminde 105 civarındaydı. Yani 120 koştuğu maçlar da oluyordu takımın ama ortalaması 105 civarındaydı. Yüzde 5 bir gelişme var. Bu yarım oyuncu fazla oynamak demek rakipten. Ve üç günde bir maç sürecinde bu 110 -111-112 kilometre de ulaşıyorsanız demek ki fizik olarak da çok problemimiz yok. Yunan bir kondisyoneri var. Hakikaten iyi çalışıyorlar. 

"Yokluğu hissettirmeyen bir kadro yapısı"

Diğer takımlar da şu vardı mesela iyi bir 11’i vardı. Alanya'da olsun Malatya’da olsun. Bir iki oyuncu sakatlandığında önemli oyuncu sakatlandığında problem yaşamaya başlıyordu. Fenerbahçe’nin şansı şu. 25 tane oyuncusu var ve hakikaten yeri doldurulamayacak oyuncular var ama kenardan gelen ile ilk 11 oynayan arasında çok büyük fark olmuyor. Böyle 3-4 oyuncu eksiltmediği taktirde bir iki oyuncunun yokluğunu kapatabilen hissettirmeyen bir kadro yapısı da var bu da bir şans elbette.

Mesela lider Beşiktaş çok iyi oynuyor, çok coşkulu oynuyor keyifli futbolu var ama yüzde yüzle oynuyor Beşiktaş.  İkinci Fenerbahçe 42 puan yani 2 puan eksik Beşiktaş'tan sence Fenerbahçe yüzde kaçıyla oynuyor? 60,65 yani Fenerbahçe yüzde 100’e çıkarsa ne olur? Ya da Beşiktaş yüzde 100'den yüzde 80’e düşerse ne olur? Yani mayıs ayına kadar sürecek 20 maçlık periyot var. Kupa maçları var, araya bir şey girecek. Sadece milli maç arası girecek. 3 günde bir maç oynanacak. Kış şartları devreye giriyor. Bu aşamada bütün takımlar iniş çıkışlar yaşayacaktır.

"Büyük kulüp işini şansa bırakmaz"

Ama bu yapılan son hamlelerle son transfer hamleleriyle Fenerbahçe kulübü, işini şansa bırakmadı. Aslında doğru bakış açısı budur.  Her kulüp şansızlık yaşar ama büyük kulüp işini şansa bırakmaz. İyi oyuncular aldılar. Mesela Attila Szalai’nin oynadığı ilk maçta sanki hep o takımında oynuyor gibiydi. Mesut'u zaten herkes biliyor ama Mesut'un nereden baksanız bir ayı var. Yani bir Galatasaray maçı oynar ama ilk 11 zor Mesut Özil’in oynaması.  Önümüzdeki Cumartesi Galatarasay maçı.

"Fark yaratabilecek bir oyuncu"

Osayi-Samuel’i sezon başı almak istiyorlardı. Kulübü bırakmadı. Şimdi bir fırsat yakalar. O da enteresan bir oyuncu. Çok süratli. Topla birlikte dikine gidebilen bir oyuncu. Oturduğu zaman yani takım da o düzene  oturduğu zaman çok fark yaratacaktır. Yani dikine giderken faul alırsınız, Kart göstertirsiniz, rakibe arkadaşınıza asist yaparsınız o da Fenerbahçe'nin oyununa hücum gücüne fark yaratabilecek bir oyuncu.

"Keyifli bir ikinci yarıya gireceğiz"

Diğer taraftan Ozan, Gustavo ikilisi artık oturdu. Orada problem yok. Szalai ile birlikte defansta en azından duran toplarda çok hata yapıyorlardı orada bir sıkıntıları aşağı düşürebilirler. Elbette Galatasaray’da Beşiktaş'ta transferler yapacaktır. Onlar da kadrolarını güçlendireceklerdir. Ben çok keyifli bir ikinci yarı gireceğimizi düşünüyorum.

http://www.ankaramasasi.com/haber/553366/mesut-ozille-fenerbahcede-sistem-degisecek-mi-gurcan-bilgic-anlatti
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.