Bugün size biraz Uhud'dan bahsedeceğim

Ersoy DEDE
|

Tarih tekrar eder dendiğinde bazı tarihçiler çok sert tepki gösteriyor. Her tarihi hadisenin kendi özel şartları olduğundan falan bahsediyorlar. Elbette Amerika kaybolup kaybolup yeniden keşfedilmez amma dersler çıkarmak için de dönüp dönüp tarihe bakmakta fayda olduğunu kimse reddedemez herhalde.. Gelin bugün de öyle yapalım..

Hicret'in 3.yılıydı.. 7 Şevval 3... Şimdiki Suudi Arabistan'ın kuzeybatısında Mescid-i Nebevi'ye birkaç km mesafedeki Uhud Dağı'nda verilen o zorlu müdafaadan bahsedeceğim size bugün.. Hz. Hamza'nın ve 70 kadar Müslümanın şehit düştüğü, Peygamber Efendimiz'in yaralandığı o savaştan..



Mekkeli Ebu Süfyan'ın ordusu, Bedir'in intikamını almak üzere diş bilenmişti.. Uhud onlar için de önemli bir fırsattı.. Tek motivasyonu para olan 3 bin kişilik bir ordu kurdu Ebu Sufyan.. Buna karşılık Rasûlullah (s.a.s.)'ın stratejik zekası ve Müslümanların onları şehadete yürütecek iman gücü vardı.. Peygamberimiz , ordusunun arkasını Uhud Dağı'na verdi. Medine'ye döndü.. Solundaki Ayneyn tepesi'ne "Cübeyr oğlu Abdullah" komutasında elli okçu yerleştirdi. O okçular savunmadaki orduyu her hâl ve şartta koruyacaktı..




Devamı için tıklayınız 


http://www.ankaramasasi.com/makale/52068/bugun-size-biraz-uhuddan-bahsedecegim

Yorumlar (0)