Aralık ayları, malum, hem benim gibi gariban işverenlerin hem de büyük şirketlerin tamamının “maliyet analizi”ne çöktüğü aydır. “Maaşlar ne olacak”, “maliyetler nereye çıkacak”, “seneyi nasıl atlatacağız”, “vergilerde ne öngörüyoruz?” gibi pek çok soruya cevap aranır. “Gariban işveren” dedim. Orayı Devamı...
Seksenlerin sonuydu. Aslında hikâyenin tamamı “seksenlerin sonuydu” da olurdu ve anlatacağım şeyden geriye hiçbir eksik kalmazdı. Seksenlerin sonuydu. Ankara’nın bugün bile “gecekondu” denilebilecek semtlerinden birinde, iki oda bir salon bir evin salonunda, hayattan tek beklentileri aşklarına kar Devamı...
Yanlış anlaşılmasın. Yangın, sel ya da Afganistan uzmanı değilim. Müslüm Gürses’i, Ankaragücü’nü ve Büyük Türk Şiiri’ni saymazsak herhangi bir uzmanlık alanım da yok. Yine de eksik söylemiş olmayayım. Bir meselenin uzmanı değilken uzmanıymış gibi yapanları tanıyabilen bir uzmanlığım da gelişti senel Devamı...
Yaşlı adam, oturduğu bankta dünyaya sıkışmış gibi hissediyordu kendini. Aslında dünya değildi kendisini bir türlü ait hissedemediği... İçinde yaşadığı zaman dilimine alışamamamın sıkışmışlığı idi o büyük ihtimalle. Çok eskiden “skor çağına geldik, oyunun ne olduğunu unuttuk” derdi sık sık. Kimse an Devamı...
Annemin vefatı dolayısıyla son 8-9 gündür ülkede olan biteni takip edemedim pek fazla. Bu da bana “orman yangınları” meselesine biraz uzaktan bakma şansı verdi. Süreç boyunca aldığım bazı notları sizinle paylaşmak istiyorum bugün. İlki şu. Tarım Bakanı Pakdemirli, iletişim yönetimi ve söylem gelişt Devamı...
Çocukluğumun sessiz, işinde gücünde bir komşusu idi Doktor Hamit Bey. Bizim evin sol çaprazında, kirada otururdu. Çocuk doktoruydu. Afganistan’da Rus işgali başlayınca kaçıp gelmiş, Ankara’nın Yenimahalle’sinde hayata tutunmaya çabalıyordu.Doktor Hamit’i Türkiye’ye iki nedenin getirdiğini tahmin edi Devamı...
Bir ressama gittim ilkin. Kenarlardan daralmış, grisi fazla bir gökyüzü çizmenin peşindeydi. İzledim onu. Fırçaları tuvale vuruşuna dikkat kesildim. Sonra sordum: “Ey renklerin efendisi. Paletinde kuşlar, yalnızlıklar ve kalbi kırılmışlar saklayan büyük ressam. Söyler misin bana? Benim bu çaresizliğ Devamı...
Büyücek bir akıl hastanesine benzetiyorum bazen memleketi. Akut halde, semptomları ortadan kaldırılamayan, her türden ilacı reddeden akıl hastalarıyla dolu büyücek bir akıl hastanesine üstelik. Çünkü başkaca bir izah bulamıyorum zihnimde. 15 Temmuz’un yıldönümünde toplumun hatırı sayılır bir kesimi Devamı...