Ülkesindeki Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırılara ilişkin ilk defa konuşan Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, kutsal kitapların yakılması ile ilgili olası bir yasağın ifade özgürlüğünü kısıtlamayacağını vurguladı.
Politico haber sitesinde yer alan habere göre, Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, "Başka insanların kitaplarını yakamayacak olmanın, ifade özgürlüğüne yönelik bir kısıtlama olduğunu düşünmüyorum." şeklinde konuştu.
Danimarka hükümetinin, “Danimarka’da dini ve kültürel temelli saldırılara karşı tedbir almanın tüm yollarını araştıracağı” yönündeki açıklamaları sorulan Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, “olası bir yasağın problem yaratabilecek bir durum oluşturmayacağını” ifade etti.
Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, ilk defa konuştuğu saldırılara ilişkin, "Somut bir güvenlik riski var. Bu bizim uluslararası alanda izole olma riskimizi de ortaya çıkarıyor. Bu durum ortaklıklar ve ittifaklar kurmak için çok fazla çaba harcadığımız bu dönemde özellikle sorun teşkil ediyor." dedi.
Danimarka'da Kur'an-ı Kerim'e yönelik provokasyonlar
Bu tür saldırılar son dönemde İsveç ve Danimarka'da artış gösteriyor ve toplum tarafından hoş karşılanmıyor. Rasmus Paludan adlı Danimarkalı aşırı sağcı politikacı, İsveç'in çeşitli şehirlerinde ve başkent Stockholm'de Kur'an-ı Kerim yakma provokasyonlarını sürdürmüştü. Bu tür saldırılara, Stockholm Camisi önünde yapılanlar da ekleniyor.
Danimarka'daki İslam düşmanı ve aşırı milliyetçi grup, nisan ayından itibaren Türkiye'nin Kopenhag Büyükelçiliği önünde Türk bayrağına ve Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırılar düzenlemeye başlamıştı. Birçok ülkenin tepki gösterdiği bu saldırılar, uluslararası hukukun ihlali olarak tanınan bir kararla kınanmıştı.
İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) 18. Olağanüstü Dışişleri Bakanları toplantısı sırasında da bu tür saldırılar düzenlenmişti. Yetkili makamlardan izin alınarak yapılan bu eylemler, halk tarafından hoşgörüyle karşılanmıyor ve ciddi tepkilerle karşılaşıyor.
