Spor Yazarı Gürcan Bilgiç, Ankara Masası özel yayınında Fenerbahçe’deki gelişmeleri değerlendirdi.
Bilgiç, Fenerbahçe Teknik Direktörü Erol Bulut ve Sportif Direktörü Emre Belözoğlu üzerinden çıkarılan haberler konusunda Fenerbahçe taraftarını uyardı.
Taraftarın kandırılmaya çalışıldığını belirten Bilgiç “Fenerbahçe taraftarı bu sene çok ciddi trolleniyor. Yani bunun farkına varıp, liderin 2 puan gerisindeki teknik direktör için gitsin mi kalsın mı kampanyası yapılmaz. Yani oyunu beğenmeyebilirsiniz eleştirebilirsiniz. Gürcan olmasın Gökhan olsun diyebilirsiniz. Bunu hepimiz söyleyebiliriz, söylüyoruz bunlar görecelidir. Bu acı bu gitsin diye biri ateşi yakıyor, onun rüzgarını sağlayıp yangını büyüten bir Fenerbahçe taraftarı oluyor. Dikkat etsinler bu gibi konularda. Çünkü Aykut Kocaman da Ersun Yanal da bu şekilde gitmedi mi? Şimdi şampiyonluk potasındaki bir takımı başka şeyler üstünden parantezler açılıp o takımın profesyonelleri teknik direktör veya futbolcuları bir algı durumu ile yönetilmeye kalkışıyorsa, insanlar dikkatli olsun burada planlar burada bir tuzak var. O tuzağa düşmesinler.” diye konuştu.
"Daha direnen bir takım yoluna girmişti"
Fenerbahçe’deki son dönemdeki yükselişle ilgili konuşan Bilgiç şunları söyledi;
Esasında Göztepe maçı sonrasından almak lazım bu dönemi. Yani Göztepe yenilgisi, Ardından bir hafta sessizlik dönemi. Çünkü Trabzonspor maçı vardı ne Erol Bulut ne Ali Koç ne Emre Belözoğlu ne de futbolcular konuştu bu dönemde. Ve Trabzon maçına işte bir gün iki gün kala Caner Erkin kadrodan çıktı. Şimdi o krizden geçerken Trabzon'da kazandılar. Antalyaspor beraberliği var, ardından Konyaspor galibiyeti var. Yani 7 gün 8 günde oynanan 3 karşılaşmadan 7 puan çıkardı Fenerbahçe. Ve bu üç maçı da puan kaybettiği Antalyaspor maçı dâhil belki de sezonun en iyi mücadelesi ile en iyi taktik düzeniyle en doğru değişikliklerle geçirdi. Yani Antalya maçı beraberliği sonrası özellikle ilk yarı nezdinde Fenerbahçe eleştirildi ama bence ilk 45’te, ikinci 45’te o karşılaşmada çok doğru oyunlar oynanmıştı. Skordan bağımsız söylüyorum çünkü Antalyaspor bu ligin en zor takımı, yenilmemek üzere sahaya çıkan bir takımdan bahsediyoruz. Fenerbahçe’nin de kapalı savunmalar karşısında biraz önce senin söylediğin gibi sıkıntısı ortada. Çok zor geçeceğini bekliyordum, nitekim de öyle oldu. Ona rağmen tırnak içinde söylüyorum, Tisserand gol asisti yapmasaydı belki maçı da kazanacaklardı. Bu üç maçın özelinde şu var, Fenerbahçe takımı sahada daha çok kazanan bir vücut dilini, daha direnen bir takım, yoluna girmişti.
"Oyunculara yansımaması mümkün değil"
Bilgiç, Erol Bulut’un Caner Erkin kararının takımdaki otoritesini arttırdığının altını çizerken “İki çok önemli veri var, birincisi Trabzonspor maç öncesi özellikle Erol Bulut, Caner Erkin kararını alırken başta Ali Koç‘un onun yanında durması ve tam destek verdi. Bu çok önemli. Düşünün Fenerbahçe taraftarı Erol Bulut'u tartışıyor gitsin diyor, acemi diyor, bilmiyor diyor. Bunu takımdaki oyunculara yansımaması mümkün değil. Bunların konuşulmasını kulüp başkanı geri geliyor ve fiziksel olarak yani vücut olarak yanında duruyor Erol Bulut’un. Hem söylem olarak hem de fiziksel olarak oyuncularla yaptığı konuşmada yanında duruyor. Bir anda teknik direktörün oradaki otoritesi sembol olarak gücü saygınlığı takım düzeyinde arttı. Dolayısı ile bu sahadaki oyuna yansıdı.” İfadelerini kullandı.
Takımdaki değişiklikler
Sakat oyuncuların dönmesiyle takımın daha da güçlendiğini vurgulayan Bilgiç “Antalya maçıyla birlikte önce İrfan Can sonra Gustavo’yu kadroya kattılar. Artık ilk 11 oyuncusu olma yolunda ilerliyorlar. Gökhan Gönül tekrar kaptan olarak, geriden de Atilla Szalai ciddi performans sağlıyor. Pelkas sakatlıktan çıktı çok formda döndü takıma. Valencia’nın ekstra bir performansı var. Bunlar oyun gücünü de kazanma işini de yükseltti, Fenerbahçe’nin. Ben Konyaspor maçını kazanacaklarını düşünüyordum senin dediğin gibi 3 dakikada 2 gol attılar mı 30 dakika kusursuz bir fırtına yarattılar. Yani iki gol atılmasına rağmen en az üç tane daha pozisyonları var. Çok iyi pozisyonlar, gol olması gereken pozisyonlar var. Yani tamam ben skor aldım diyorsun. Bu 8 gündeki üçüncü maçım yorgunluklar var diyorsun bana ne niye risk alayım, rakip risk alsın diyorsun. Yani bunlar hep bu oyunun sebepleri ya da bahaneleri öyle bir şeydir. Ama Beşiktaş'ta bırakıyor topu rakibe ama bu kadar pozisyon vermiyor hatta pozisyona gidiyor.” Şeklinde konuştu.
Bilgiç, Mesut Özil’in zamana ihtiyacı olduğunu ancak, rakiplerin Mesut Mesut’tur” diyerek gerekli önemleri aldığını, yakın oynayarak nefes aldırmadığını söyledi.
"Hepimiz oyuna geliyoruz"
Ünlü spor yazarı, Emre Belözoğlu hakkında çıkan haberlere de değinirken “Emre Belözoğlu ilgili haber pazar günü, Konya'ya gideceği gün çıktı. Haber bir yerden çıktı tek kaynaktan. O haber öncesi yani cumartesi akşamı Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, NTV'de Tuğba Dural’ın konuğuydu. Programın sonlarına doğru dedi ki, ‘Futbolun içinde FETÖ hala var, çok sert bir şekilde var. Bu konuda devlet ciddi çalışmalar yapıyor.’ Hemen ertesi gün Emre Belözoğlu'nun haberi sosyal medyaya servis edildi, eşyalarını topluyor, gitti, ayrıldı, bıraktı, istifa etti. Şimdi insanlar buna çok ciddi şekilde inandı tartışıldı. Fakat işte orada oyuna geliyoruz. Hepimiz oyuna geliyoruz.”dedi.
Emre Belözoğlu-Erol Bulut tartışması
"Emre Belözoğlu ile Erol Bulut arasında çatışma var, çatışma yoksa problem var demektir" diye konuşan Bilgiç "Bu iki futbol adamı tartışacaklar kendi doğrularının birbirlerine kabul ettirmeye çalışacaklar. Fakat Fenerbahçe’de son kararı Erol Bulut verir. Erol Bulut’un Caner Erkin kararında Emre farklı düşünüyordu. Caner'in takım içinde kalmasını devam etmesini, kadronun bir parçası olması gerektiğini savunuyordu. Ya eski takım arkadaşı olmaları, ya ligden daha iyi tanıması ya işte ben olsam böyle yaparım aslında kötülük değildir modeline geliyor. Ne olacak bu konu? Erol Hoca bu noktada çok geri adım atmadı. Önce Trabzonspor maçı kadrosundan çıkardı. Sonra Samandıra'da takımla birlikte antrenmana çıkartmadı. Bu hafta geri döner mi yorumları vardı, şu ana kadar dönmedi. Erol Bulut Caner Erkin’in takımdaki arkadaşlık ilişkilerini etkileyecek bir de teknik adamın otoritesini tartışmaya açacak görüntüler vermesine müsaade etmemiş oldu. Genelde bunları daha önce de yapıyordu. Neden herkes hoşgörüyle bakmış, eskiden yapardı ama artık o da yapmayacak." İfadelerini kullandı.
