Lütfü Şahsuvaroğlu: Salak olanlar Türk değildir

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Lütfü Şahsuvaroğlu, uygulanan sığınmacı politikasını eleştirirken "Türk'ün geleneğinde misafirperverlik vardır ama salaklık yoktur. Salak olanlar Türk değildir." dedi.
Ankara Masası
|
24 Ocak 2022, Pazartesi - 14:49
 Lütfü Şahsuvaroğlu: Salak olanlar Türk değildir

Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Lütfü Şahsuvaroğlu, Ankara Masası Genel Yayın Yönetmeni Fatih Atik'in sorularını yanıtladı.

Programın başında Gazeteci Uğur Mumcu, Diyarbakır eski Emniyet Müdürü Gaffar Okan, Eski Dışişleri Bakanı İsmail Cem ölüm yıl dönümleri nedeniyle anıldı. Lütfü Şahsuvaroğlu, bazı kanalların sabah saatlerinde vefat eden Fatma Girik'in ölüm haberine yer vermemesine tepki gösterdi.

"Toplumsal mutabakata ihtiyacımız var"

Gündeme ilişkin konuşan Şahsuvaroğlu, "Siyaset normalleşme sürecini bıraktı, iki kutuplu topluma dönüştürdü. Vehimler, telaşlar korkular çağında yaşıyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söylemlerini eleştiren Şahsuvaroğlu, mafya dilinin kullandığını ifade etti. Şahsuvaroğlu "Bizim dinimiz insanı yaşatan bir devlet istiyor. Toplumsal mutabakata ihtiyacımız var." diye konuştu.

Türkiye'de fikir hürriyetinin kalmadığının altını çizen Şahsuvaroğlu "İstiklal Marşımızda 'Ben ezelden beri hür yaşadım hür yaşarım" diyor. İnsanın hür olması Anayasamızca konmuş. İnsanların fikirlerini söyleyemeyecek mi? Türkiye’ye en büyük tehdit at gözlüğüdür, cehalettir. İslam’ı Taliban gibi algılama cehaleti ve o fikirlere düşüncelere düşmanlıktır. Ben olmayanın şeytan olarak tarif edilmesidir. Bu bizim dinimize de yakışmaz, bizim toplumumuza da. Bizim 1400 yıllık İslam tarihinde, 1000 yıllık Anadolu tarihinde böyle bir yaklaşım yoktur. Bu sadece istilacıların tavrıdır." ifadelerini kullandı.

"Salak olanlar Türk değildir"

Devletin içindeki krizleri tanımlayan Dr. Lütfü Şahsuvaroğlu; birinci devlet krizi, ikincisi milli birlik krizi, üçüncüsü ekonomik kriz, dördüncüsü ise sığınmacı krizidir şeklinde konuştu.

İktidarın yürüttüğü sığınmacı politikasını eleştiren Şahsuvaroğlu şunları söyledi;

Sığınmacılar krizi. Bu sadece Suriyeliler, Afganlar meselesi değildir. Börtü böceği bile incitmenin ne kadar din dışı olduğunu Arafat'ta yaşadık. Bir böceği bile öldüremezsin, bir taze sapı bile kıramazsın. Bu bir öğretidir. Şimdi böyle bir anlayışa sahip olanlar, bir insanı öldürmek bütün insanlığını öldürmek gibidir anlayışına sahip olanlar herhangi bir sığınmacıya, Suriyeli'ye, Afganlı'ya hele hele bunları çoğu Özbek. Bunlara düşman olabilir mi Türk? Türk'ün geleneğinde misafirperverlik vardır ama salaklık yoktur. Salak olanlar Türk değildir. Dolayısıyla Türk küresel emperyalizmin Türkiye'yi uluslararası göçmen kampı yapıp Avrupa'yı rahat uyutmak, İsrail'in güvenliğini sağlamak gibi abesle iştigal edemez. Bunun Türk'ün yönetim sanatında yeri yoktur. Türk merhametlidir, Türk fedakardır, Türk misafirperverdir, Türk sadakatlidir, Türk devletini önceler. Biz anamızdan ne gördük. Allah devlete, millete zeval vermesin. Ama şimdi devlet krizi var, milli birlik krizi var, sığınmacılar krizi ve ekonomik krizi ile Türk toplumu, hepimiz, bu gemide olanların tamamı cendereye sıkılıyor ve dışarıdan bakanlar Türkiye'ye yeni roller biçiyor.

"Helalleşme bu anlamdaysa doğru değil"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'helalleşme' çağrısına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Şahsuvaroğlu " Helalleşmek iyidir. Fakat bu helalleşme henüz iktidarın beceremediği ve FETÖ borsası oluşturduğu bu 1400 yıllık İslam tarihinde Haşhaşiler'de bile görülmemiş örgütü yenemediler. Örgüt yenilmediği halde ve iktidarla hale kriptoların iş başı yani şuan da metodolojisi devam ediyor. Hem de benim bildiğim birçok kripto FETÖ'cu önemli yerlerde görevlerine devam ediyor. Eğer helalleşme bu anlamdaysa doğru değil. Ama helalleşme daha önce Baykal'da demişti, Bu Alevi vatandaşlarımızla, Sünni vatandaşların birbirlerine olan geleneksel yanlış yaklaşımlarını bir helalleşme ile toplumsal bir mutabakata evrilirse yerinde olur. Siyasilerinde helalleşmesi için de bunu karşı tarafta da bir cepheleşme yaratmaması lazım. Türkiye'de şuan gerek iktidar gerekse muhalefet cephesinde dönülmez bir yola girildi. Bu dönülmez yolda halkımız cepheleşirken maalesef muhalefet iktidarın dayandığı temelleri yani müteahhit ordusunu yaşatacak bir misyon üstleniyor. İktidardan sıtkı sıyrılmış birkaç betoncu, müteahhit muhalefetle görüşüyor. O yüzden de muhalefet şöyle afişler yaptılar, "Projeye değil ranta karşıyız." Neden projeye karşı değilsiniz, Kanal İstanbul'dan yana mısınız." ifadelerini kullandı.

http://www.ankaramasasi.com/haber/1258702/lutfu-sahsuvaroglu-salak-olanlar-turk-degildir
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.