Gültekin Uysal, Ankara Masası Gündem Özel programında gazeteci Gürkan Zengin’in konuğu oldu.
“Millet İttifakı içinde güven bunalımı aşıldı mı?” sorusu üzerine Uysal, bunun aşıldığı kanaatinde olduğunu söyledi.
"Milletimizin beklentileri bizim kılavuzumuz"
“Elbette siyaset dinamik bir süreç. Karşı karşıya geleceğimiz farklı olağanüstü hadiseler de olabilir, o noktada farklı hükümler de verebilirsiniz. Ama ana çıpaları itibariyle tekrar referansıma dönecek olursam milletimizin beklentileri bizim kılavuzumuz” diyen Uysal, “Onun çizdiği sınırların dışına, vicdan hizasının dışına düşmemek lazım. O noktada ben toplumsal beklentinin çok belirleyici olduğu kanaatindeyim. Bugün ortaya çıkan ortak mutabakat metinleri var, ortak referans alanları var, ortak politikalar metinleri var. Neyi nasıl hangi süreçlerle yöneteceğimizin ana hatları ortada. Elbette değişen dinamikler, şartlar, olaylar bütün bunları gözden geçirmek de icap ettirebilir. Ama ben siyasi aktörlerin bu bilinçte, bu sorumlulukta olduğu kanaatindeyim" şeklinde konuştu.
"Bu birlikteliğin zedelenmeyeceği daha da tahkim olacağı kanaatindeyim"
Uysal, “Tabi çok zor bir süreci yönetiyorsunuz. Farklı farklı aktörler var. Onların menfaatlerini birlemeniz, ülkenin öncelikleriyle örtüştürmeniz gerekir. Şu ana kadar yürüyen dıştan içten pek çok beklentilere iktidarın bütün hedefi bu birlikteliği nasıl parçaların üzerine kurmuştu. Hani tilkinin 40 hesabı var 40’ı da kümes üzerine derler. Sayın Erdoğan’ın hesabı da buydu. Bu zamana kadar tahakkuk etmedi bu hesabı. Ben bundan sonra da bu birlikteliğin zedelenmeyeceği daha da tahkim olacağı kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın “Karşı blokta bütün sol, komünist, sosyalist, ateist fraksiyonların bir araya geldiklerini görmemiz FETÖ unsurlarının tamamen karşı bloğa destek olduğunu görmemiz hatta PKK yöneticilerinin açıkça çektikleri videolarla, yaptıkları açıklamalarla mevcut iktidarın devrilmesi ve karşı bloğun iktidara gelmesi için destek olduklarını görmemiz karşısında bu bloğun kazanmasına vesile olan bir parti olmak istemedik” şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine Uysal şunları söyledi:
" Sayın Erbakan eline tutuşturulan siparişe göre konuşmuş"
“Sayın Erbakan eline tutuşturulan siparişe göre konuşmuş. TRT Haber’e sorsak bundan önce kaç kez çıkarıldı? Papatya falı gibi. Bir Meksika sınırı var iktidar cenahındaysanız her şey hakkınız, o taraftaysanız günah bile yok neredeyse. Çünkü HÜDAPAR’ın bile yerli ve milli olarak takdim edildiğine göre tevil götürmez ortada bir zırvalık var, bir ezber var. Bunları görüyoruz. Hem bizlerin hem ittifak içinde olan siyasi partilerin bu ülkenin birliği beraberliği noktasındaki hassasiyetini ne sayın Erbakan sorgulayabilir ne de başkası sorgulayabilir kanaatindeyim. Bizim durduğumuz yer belli."
"Sayın Erbakan’a yakışmıştır diyeyim"
" Sizin programınızda da geçmişte ifade ettim. Hem terörle mücadele hem FETÖ ile mücadele, Türkiye’nin milli meseleleri biz siyasetimizin sınırlarını iktidarla rekabetiniz farklı şeydir ülkenin menfaatlerine karşı çıkmak başka şeydir. Sayın Erdoğan çok uzun süredir bir şark kurnazlığı içinde. Netameli konularda gelin vebale ortak olun onun dışındaki mevzularda ben istediğim gibi keyfi kararlar veririm diyerek yürümüştür. Bizler bunlara rağmen ister teskerelerde, Suriye’de, Irak’ta, PKK ile mücadelede ister onun dışında Doğu Akdeniz’de deniz aşırı yapılmış operasyonlarda hep bu ölçüyle hareket ettik. O açıdan sayın Erbakan’a yakışmıştır diyeyim artık, o programın içine girmiş çok hızlı adapte olmuş"
" Yani PKK karşı o zaman Tayyip beyin yanında mı duralım?"
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal terör örgütü PKK'nın da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gitmesini istediğinin hatırlatılması üzerine “Yani PKK karşı o zaman Tayyip beyin yanında mı duralım? Tayyip beyin yanındaydı bu PKK. Abdullah Öcalan’ın elinden mektup alıp bir akademisyenin nasıl konuşturulduğunu biliyoruz." dedi.
Gürkan Zengin'in," PKK, Kandil Türk askerinin Irak’tan Suriye’den çekilmesini arzular. Bu açık bir şey. Siz Erdoğan’ın devrilmesini yenilmesini istersiniz ama Türk askerinin Suriye ve Irak’tan çekilmesi gibi bir talebiniz yok. Birileri çekilmesini arzularsa da buna karşı çıkarsınız, doğru mu?” sorusuna ise Uysal şöyle yanıt verdi:
"Çözüm sürecinde kitlelere PKK'nın arkasına geçin denildi. Bu temel yanlışı yapan da Sayın Erdoğan"
"Elbette, elbette. Türkiye’nin milli güvenliği neyi icap ettiriyorsa, Türkiye bu mücadeleyi bir partilerin ahbap çavuş ilişkileriyle değil Türkiye Cumhuriyeti devleti milletinin karşı karşıya olduğu riskler temelinde bir değerlendirme yapar. Sayın Erdoğan bu ilişkileri bu noktaya getirdi. PKK üzerinden yani Türkiye’de çok temel bir etnik bölücü hareketlerin nihai programı vardır. O nihai programa su taşımayacaksınız. Ben çözüm süreciyle beraber geniş kitlelere doğu ve güneydoğuda yani Türkiye’nin topyekun bir demokrasi meselesi olarak görmemiz gerekirken kompartımanlara ayırdı. Dedi ki bu meselenin muhatabı PKK’dır, siz PKK’nın arkasına geçin kitlelere. Sizin hakkınızı ben PKK ile müzakere edeceğim. Çok temel bir yanlıştır. Bu yanlışı yapan kim? Sayın Erdoğan. Bugün de PKK ile işbirliği yapma imtiyazı sayın Erdoğan’da var. Fırsat, imkan bulursa o işbirliklerini yapar. Geçmişte gördük."
