Kurtuluş döneminin eseri: İkinci Meclis binası

Araştırmacı yazar Cüneyt Polat, İkinci Meclis binasının arşiv fotoğraflarını Ankara Masası ile paylaştı.
Zeliha Demirci
|
16 Mart 2021, Salı - 11:26
Kurtuluş döneminin eseri: İkinci Meclis binası

Araştırmacı yazar Cüneyt Polat, Türkiye'nin en önemli anlarına tanık olmuş, Ankara Ulus'ta bulunan İkinci Meclis binasının eski fotoğraflarını Ankara Masası okuyucuları ile paylaştı. 

Dünyada üç meclis binasına sahip olan tek başkentin Ankara olduğuna dikkat çeken Polat, “Böyle bir özelliğini olması bizim için çok güzel. Çünkü demokrasi ile alakalı üç farklı müzeye sahibiz. Üçü de Türkiye siyasi tarihinin çok önemli anlarına sahne olmuş. İkinci Meclis binamız Kurtuluş Savaşımızın son günlerinde kararı alınıp uygulamaya başlanan, savaş bittikten sonra barış dönemi ile birlikte vücuda getirilen, belirli mimari akımlar gözetilerek yapılan, önemli bir eser.” dedi.

Birinci Meclis’ten farklı olarak meclis binası olarak düşünülüp yapılan İkinci Meclis binasının mimari yapısından bahseden yazar Polat, “İlk meclis binası, İttihat ve Terakki'nin kulüp binasıydı fakat o günün şartlarıyla orası meclis binasına dönüştürülerek faaliyete geçmişti. İkinci binamız tamamen meclis binası olarak tasarlanmış ve uygulanmış. O yüzden şartları çok daha iyi. Salonu o günlere göre güzel bir salon. Fuayesi yani girişte bir bekleme bölümü var. Araçların parka gidebileceği, küçük çaplı törenlerin yapılabileceği bir bahçesi var. Sağında, solunda ve arkasında yine büyük bahçeleri var ki hemen altındaki büyük bahçe şu anda ne yazık ki dolmuş durakları olan yer. O dönemde çok büyük bir bahçe orası ve adı millet bahçesi olarak geçiyor. Ankaralılar dinlenmek için oraya gidiyorlar. Havuzları olan çok güzel, çok nefis bir bahçe. Bir kısmı şu anda kurumuş, dolmuş duraklarına feda edilmiş. Milletvekillerinin çalışmalarını yapabilmesi için küçük odalar ayrılmış. Kendince kütüphanesi, mescidi, yemekhanesi olan bir meclis binası tasarımı.” ifadelerini kullandı.

Polat şöyle devam etti: “Tabii Cumhuriyet yeni kurulmuş, ülkemizin çok problemi var. Mali olarak çok da güçlü değiliz ancak bu arada bunun vücuda getirilmesi önemli ve gerçekten mimari olarak da göze hoş gelen bir bina. Mesela bir misafir odası var, çok önemlidir orası. Mecliste üst katta, yurtdışından gelen konsolosların ya da büyükelçilerin oturumları takip ettiği localar var. Bu odalar locaların karşısında ve içerisinde barındırdığı eserlerle çok özel. Tamamıyla antika ve İstanbul’daki Osmanlı Saraylarından getirilmiş.”

İkinci Meclis binasında o dönem yapılan değişiklikleri anlatan Polat, “Bir cumhurbaşkanlığı locası var. Bu loca mimari tasarımda daha ön plana konulmuş. Kongre salonunda milletvekillerinin oturduğu yerin hemen arkasında, oturumları takip edecek insanların ya da gazetecilerin oturduğu bölümler var. Daha sonra bakılıyor ki cumhurbaşkanlığı locaları bu bölümlerle neredeyse burun buruna gelecek durumda, bu nedenle güvenlik dolayısıyla biraz daha içeri çekiliyor. Araya duvar tarzında bir yapı koyuyorlar ve o şekilde cumhurbaşkanlığı locasını o günün şartlarına göre koruma altına alıyorlar. Kürsünün hemen arkasında ilk dönemde Kur'an-ı Kerim'den, Şûrâ suresinden bir ayet var. ‘Müslümanlar her işlerini istişare ederek yapsınlar’, bugünkü anlamda Müslümanlar bir toplantı yaparak işlerini öyle görürler, kararlarını öyle alırlar mealinde bir ayet var. Fakat daha sonra anayasada yapılan değişikliklerle, laikliğin getirilmesiyle o ayet kaldırılıyor. Yerine  ‘Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir’ ibaresi yerleştiriliyor.” şeklinde konuştu.

İkinci Meclis binasının uzun yıllar kullanıldığını ve önemli gündem maddelerinin burada görüldüğünü söyleyen Polat, “İlk muhalefet partileri bu salondayken ortaya çıkıyor ki 1946’da Demokrat Parti ilk defa muhalefet partisi olarak salona giriyor. Yine 1950 yılında CHP'yi deviren Demokrat Parti bu salonda ilk defa Başbakanlık koltuğuna, Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturuyor ve çoğunluğu elde ediyor. Yine 60 darbesi ne yazık ki bu meclis binası tarafından karşılanıyor, bu salonda yemin ediyorlar, gösteri yapıyorlar. Böyle de hüzünlü bir tarafı var bu salonunun. Uzunca bir süre bu bina Türk siyasi tarihine, demokrasimize ve milletimize hizmet etmiş. İçindeki eşyalarıyla, barındırdığı hatıralarıyla, kütüphanesiyle çok önemli. Çok nadide eserleri olan, çok kaliteli, çok değerli karelerin bulunduğu bir fotoğraf koleksiyonu olan kapsamlı ve hoş bir kütüphanesi var. Araştırmacılara belirli izinler karşılığında bu eserler gösteriliyor. Çok fazla üzerinde çalışamıyorsunuz çünkü çok nadide şeyler bunlar. En azından istifade etme imkanı sunuluyor size.” diye konuştu.

İkinci Meclis binasına önem verilmesi gerektiğinin altını çizen Polat, "Ankaramız'da olması bizim için önemli. Başta Ankaralılar olmak üzere Türkiye'deki bütün vatandaşlarımızın ilgisine muhtaç. Buralar gezildikçe ve ilgi gösterildikçe yaşar. Bunu yaşatmak başta Ankaralılar olmak üzere bütün ülke vatandaşlarının görevlerinden bir tanesi. Çünkü dedelerimizden bize miras kalmış önemli yerlerden biridir. Dünyanın değişik yerlerinde, özellikle Avrupa’da ülkelerinin parlamento binaları genelde tektir. Bizim gibi zaruretleri onları yaşamamışlar. Şu anda hala kullandıkları o binaları zaman zaman, belli günler ve saatlerde halkın ziyaretine açıyorlar ve çok ciddi bir ilgiyle karşılanıyor. Aynı ilginin bizim Meclis binalarımıza da gösterilmesi gerektiğini düşünüyorum. Oraya girdiğiniz zaman o dönemlerin havasını teneffüs etme imkanı bulabiliyorsunuz. Çünkü özenle korunuyor. Kültür Bakanlığımıza ve devletimizin diğer kurumlarına da teşekkür etmemiz lazım. Ellerinden gelenin en iyisini yapıyorlar. Çok güzel saklamaya çalışıyoruz. Bu mirası saklamak yetmiyor. Aynı şekilde halkın ilgisi de bu noktada çok önemli." ifadelerini kullandı.

http://www.ankaramasasi.com/haber/653480/kurtulus-doneminin-eseri-ikinci-meclis-binasi
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.