ATO Genel Sekreteri Dr. Baytemür: Varyantların testten kaçma ihtimali çok yüksek

Ankara Tabip Odası (ATO) Genel Sekreteri Dr. Muharrem Baytemür, okullarda haftada iki kez PCR testinin zorunlu tutulması hakkında Ankara Masası’na konuştu. Baytemür, “Güvenilir olması noktasında hala soru işaretleri olan test yerine aşının tercih edilmesi gerek” dedi.
Zeliha Demirci
|
25 Ağustos 2021, Çarşamba - 16:48
ATO Genel Sekreteri Dr. Baytemür: Varyantların testten kaçma ihtimali çok yüksek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği Kabine Toplantısının ardından, 6 Eylül'de yüz yüze eğitimin başlamasıyla henüz aşı olmamış öğretmen ve personelin haftada en az 2 defa PCR testi yaptırmasının zorunlu hale getirildiğini açıklamıştı. Konu hakkında Ankara Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Muharrem Baytemür Ankara Masası’na açıklamalarda bulundu.

PCR testinin hem zahmetli hem de ülke ekonomisine yük olduğunu belirten Dr. Baytemür, “Temizlik personeli, tüm okulun hijyen durumu, sınıfların sayısı bunların hepsi önemli. Hastalığa karşı elimizde bulunan en etkili yöntem aşı. Şu an hakkı olan öğrencilerimizin, vatandaşlarımızın aşı olmalarını tavsiye ediyoruz. Diğer insanlara bulaştırma şansımız var hastalığı ve biliyoruz ki bir kısım- özellikle yaş düştükçe- semptom göstermeden hastalığı geçirebiliyor. Şu anki uygulamada aşısı yoksa özellikle öğretmenler haftada iki defa PCR testi yaptıracak. Bu da zahmetli ve ülke ekonomisine de yük aslında. Bu nedenle aşının yapılması lazım.” dedi.

"Bizim aşıyla ilgili görüşümüz bütün öğrencilerimiz için aşılamanın açılmasıdır"

Vaka sayısının artışına ve sağlık çalışanı ölümlerine dikkat çeken Muharrem Baytemür, “Bu sene liseye başlayacak çocukların büyük oranda 14 yaşında. Şu andaki uygulamada 12- 15 yaş arasında kronik hastalığı olan çocuklara aşı yapılıyor. Şimdi lise 1-2 aşısız, lise 3-4 aşılı olacak. ATO olarak bizim aşıyla ilgili görüşümüz bütün öğrencilerimiz için aşılamanın açılmasıdır. Kendimizi ve başkalarını korumanın bilincinde olmalıyız. Şu anda vaka sayılarının, ölümlerin yüksek olduğunu bilelim. Maalesef bugün Ankara’da bir meslektaşımız hayatını kaybetti. Bir süredir yoğun bakımdaydı ve aşı olmayı reddetmiş bir meslektaşımızdı. Eşi aşılı olduğu için hafif geçirdi. Uzunca bir süre sağlık çalışanı ölüm haberi gelmiyordu, artık gelmeye başladı. Vaka sayılarının artmasıyla beraber 3 gün önce de Bolu'da bir doktor hayatın kaybetti. Vakalar 18 bin bandının altına düşemedi. 8 Haziran’dan sonra 2 ay hiçbir sağlık çalışanı vefat etmemişti. Ağustos başında İstanbul’da bir göz uzmanı, devamında 4 sağlık çalışanı daha vefat etti. Vaka sayısının artışıyla sağlık çalışanı ölümü de artıyor.” ifadelerini kullandı.

"Test aşı kadar etkili bir yöntem değil"

“Şu anda test çok uygun bir yöntem değil, hala soru işareti var” diyen Dr. Baytemür, “Özellikle varyantların testten kaçma ihtimalleri çok yüksek. Bazı bulgular testte negatif çıkabiliyor. Yani bu süreçte test aşı kadar etkili bir yöntem değil. Aşıyla hastalığı engelliyor ya da hafif geçirilmesini sağlıyorsunuz. Bu nedenle aşı hakkı olan velilerin, öğretmenlerin ve çocukların aşı olması gerekiyor. Koronavirüsü tutan başka bir yöntem yok. Haftada iki defa test yapılması hem zaman hem enerji kaybı hem de mali yük. Güvenilir olması noktasında soru işaretleri olan test yerine aşının tercih edilmesi gerek. Okul sağlığı bir şey var. Her okulda bunun karşılığı var. Hekim anlaşması var, sürekli hemşire var.  Kamu okullarında da sürekli hemşire bulunmasını zorunlu hale getirmek lazım. Okullarda hijyen takibinin sürekliliğinin sağlanması ve olabilecek diğer sağlık sorunları için sağlık çalışanı istihdam edilmesi lazım.” şeklinde konuştu.

"Ekim ayında vaka sayısında daha ciddi bir artış bekleniyor"

Kapalı ortamda daha fazla zaman geçirme durumunun başlamasıyla yeni bir dalganın gelebileceğini söyleyen Dr. Muharrem Baytemür şöyle devam etti: “Yaz döneminde kısıtlamalar kalktı ve tatil yörelerinde daha fazla olmak üzere birçok yerde genel tedbirlere uyulmaması gibi sıkıntılar oluştu. Eğer tedbirleri uygun şekilde hayata geçirmezseniz yeni bir dalga olacak. Bunların önüne geçilemez. Özellikle ekim ayında vaka sayısında daha ciddi bir artış bekleniyor. Yavaş yavaş kapalı ortamda daha fazla zaman geçireceğiz. İlk dozu herkesin yaptırmış olması gerekiyor. İkinci dozda yüzde 85’i aşmış olmamız gerekiyor. Bunun dışındaki yöntemler kalıcı değil bu nedenle birçok kısıtlama da beraberinde gelecek, hayatı zorlaştıracak. Otobüsten tutun da konsere, maça aşısız girilemeyecek, PCR testi zorunlu olacak, kapalı alan olduğu için kısıtlama daha da artabilir.”

http://www.ankaramasasi.com/haber/971438/ato-genel-sekreteri-dr-baytemur-varyantlarin-testten-kacma-ihtimali-cok-yuksek
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.