Türk sinemasının gülen yüzü: Kemal Sunal

Film çekimine gitmek için, korkusu olmasına rağmen uçağa binen ve kalp krizi geçirerek henüz 55 yaşındayken yaşama veda eden Kemal Sunal’ın bugün 76. yaş günü. "Aslında 10 Kasım doğumluyum. Ama Atamın vefat ettiği günde doğum günü kutlayamam, sevinemem, gülemem. 11 Kasım doğum günümdür.” diyen ve milyonların hayran olduğu usta komedyeni bugün anılıyor.
Zeliha Demirci
|
11 Kasım 2020, Çarşamba - 10:28
Türk sinemasının gülen yüzü: Kemal Sunal

Uçak fobisi olduğu bilinen ve hiç uçağa binmeyen Türk sinemasının usta ismi Kemal Sunal, 3 Temmuz 2000 tarihinde 'Balalayka' adlı filmin çekimleri için Trabzon’a gitmek üzere bindiği uçakta kalkıştan hemen önce geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti.

10 Kasım 1944 doğumlu olmasına rağmen" Atamın vefat ettiği günde doğum günü kutlayamam, sevinemem. 11 Kasım doğum günümdür." diyen Kemal Sunal İstanbul’da  dünyaya geldi. Mimar Sinan İlkokulu ve Vefa Lisesi mezunu olan sanatçı, liseyi 11 yılda tamamladı. Marmara Üniversitesi Gazetecilik bölümündeki eğitimini ise 12 Eylül 1980’de yarıda bıraktı. Üniversite döneminde ve sonrasında Emayetaş Fabrikası’nda çalışan Sunal, tiyatro ve sinema dünyasına adım atmadan önce elektrikçi çıraklığı yaptı.

“Yaz tatillerinde çalışır babama yardımcı olurdum”

Usta komedyen, bir röportajında erken yaşta iş hayatına atılmasını, “Ekonomik durumumuz iyi değildi. Babam Migros’tan emeklidir. Yaz tatillerinde ayakkabı, kitap parasına yardımcı olmak için çalışırdım.” sözleriyle anlattı.

Henüz lise yıllarında tiyatro ile ilgilenmeye başlayan Kemal Sunal, aynı zamanda okulda müsamereler düzenledi, “Zoraki Tabip” tiyatro oyununda rol aldı. Vefa Lisesi’ndeki felsefe hocası Belkıs Balkır aracılığıyla tiyatrocu Müşfik Kenter’le tanışan sanatçı, profesyonel oyunculuk yaşamına Kenterler Tiyatrosu’nda adım atarak, uzun yıllar burada oyunculuk yaptı.

Ertem Eğilmez Sunal’ı keşfetti

Ulvi Uraz Tiyatrosu’nda, bir süre Ayfer Feray Tiyatrosu’nda, son olarak da Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nda görev alan sanatçı, burada oynadığı bir oyunda yönetmen Ertem Eğilmez tarafından beğenilince, beyaz perdeyle tanıştı.

Kemal Sunal oyunculuğa başlama hikayesini şöyle anlattı: “Nasıl oldu bilmem, ben kendimi sahici bir sahnede seyircilerin arasında buldum. Ses Tiyatrosu’ndaki ilk rolüm çok kısaydı. Üç dakika sahnede ya kalıyor ya kalmıyordum. Öyle pek bir şey söylediğimi de hatırlamıyorum. Sahnenin bir ucundan girip öbür ucundan çıkıyordum. Ne yaptığımı da pek hatırlamıyorum ama seyirci kahkahadan kırılıyor. Bu da benim hoşuma gitmişti.”

Sinemaya ilk adımını 1973 yılında attı

Ertem Eğilmez’in yönettiği “Tatlı Dillim” adlı filmde, uzun boyundan dolayı basketbolcu rolünü canlandıran sanatçı, sinemaya ilk adımını 1973 yılında atarak, kalabalık kadrolu filmlerde rol almaya devam etti.

Rıfat Ilgaz’ın “Hababam Sınıfı” eserinin sinema uyarlamasında canlandırdığı “İnek Şaban” tiplemesi başta olmak üzere, birçok filmde özgün fiziği ve canlandırdığı tiplerin halka olan yakınlığı nedeniyle kısa zamanda Türkiye’nin en sevilen oyuncularından biri oldu.

“Özel hayatımda çok soğuk bir adamım”


“İnek Şaban”ın sevilmesi üzerine birçok filmde, “iyi, saf adam” tiplemesi çizdiği “Şaban” karakterini canlandırdı. Kendisini, “Ben özel hayatımda çok az konuşan, çok soğuk bir adamım” sözleriyle tanımlayan sanatçı, rol aldığı onlarca filmde milyonları güldürdü.
1990’lı yıllardan itibaren filmleri kesintisiz olarak televizyonlarda yayınlanmaya başlayan sanatçının rol aldığı “Süt Kardeşler”, “Tosun Paşa”, “Salako”, “Köyden İndim Şehire”, “Çöpçüler Kralı” gibi filmler Türk sinemasının en çok izlenen filmleri arasında yer aldı.
3 Temmuz 2000’de bir film çekimine gitmek için bindiği uçakta kalp krizi geçirerek hayatını kaybeden sanatçı, binlerce kişinin katıldığı törenle son yolculuğuna uğurlandı.
http://www.ankaramasasi.com/haber/356678/turk-sinemasinin-gulen-yuzu-kemal-sunal
İlginizi Çekebilir

Yorumlar (0)

Yorumunuz İletilmiştir.